Rus kütüphanesinde Türk zenginliği
Osmanlı döneminden günümüze Türk edebiyatının nadide kitapları, Rusya Devlet Kütüphanesi Doğu Medeniyetleri Merkezi'ndeki Türkiye koleksiyonunda bulunuyor.
Rusya Devlet Kütüphanesi, Türk edebiyatının ilk ve nadide eserleri olma niteliği taşıyan kitapların zenginliğiyle dikkat çekiyor.
Osmanlı ve Cumhuriyet dönemindeki üst düzey yöneticilerin imzalarının ve notlarının görüldüğü bazı tarihi olaylara ilişkin belgeler de koleksiyonun parçaları arasında yer alıyor.
Kütüphanenin Doğu Medeniyetleri Merkezindeki Türkiye koleksiyonunun tarihi, kütüphanenin kurulduğu 1828 yılına dayanıyor. Türk yetkililerin Rusya'ya hediye ettiği ve aralarında Osmanlı Dönemi'nde basılan ilk 17 kitaptan 16'sı bulunuyor.
Kütüphanenin en zengin bölümlerinden biri olan Türkiye koleksiyonunda şu anda 15 bin kitap, 17 bin 500 dergi ile 10 yıllık gazetelerin arşivi yer alıyor.
Rusya Devlet Kütüphanesi'nin koleksiyonunda 1729 yılında İbrahim Müteferrika tarafından sadece bin adet basılan ilk kitap da bulunuyor. Bu, İsmail el-Cevheri’nin 10. yüzyılda yazdığı ve 16. yüzyılda "Vankulu" ismiyle tanınan Müderris Mehmed bin Mustafa el Vani tarafından Türkçeye çevrilmiş iki cilt şeklindeki "Kitab-ı Lügat-ı Vankulu" eseridir. İlk basılı kitap olmanın yanı sıra, basıldığı dönemde büyük ilgi gören ve hızlıca satılan eser, döneminin eğitimli kişileri tarafından başucu kitabı olarak rağbet görmüştü.
Kütüphanedeki bir başka nadide kitap ise Müslüman ülkede yayınlanan ilk resimli kitap özelliğini taşıyan ve Emir Muhammed bin Hasan-ül Mes’udi’nin yazdığı "Tarih-i Hind-i Garbi" kitabıdır. Dinde resmedilmesi yasak olmasına rağmen, insan ve hayvan resimleriyle süslenen bu kitabı İbrahim Müteferrika'nın o dönemde nasıl yayınlayabildiği halen sır niteliği taşıyor.
Katip Çelebi'nin "Cihannüma" eseri de koleksiyonun önemli parçalarından birini oluşturuyor. Kitabın orijinal baskısında hiçbir resim bulunmamasına karşın, Rusya İmparatorluğuna hediye edilen kitapta elle çizilmiş çok sayıda resim ve harita bulunuyor.
Doğu Medeniyetleri Merkezi, günümüzde Türkiye Kültür Bakanlığı ve Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği ile işbirliği yaparak kitap koleksiyonunu daha da zenginleştiriyor.