05 Nis 2013 12:45
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:07
RTÜK ÜYESİNDEN ORTALIĞI KARIŞTIRACAK İDDİA!
Bugün yazarı Tarık Toros, " karasal sayısal yayın ihalesi" ile ilgili olarak görüştüğü RTÜK yetkilisinin sözlerini köşesine taşıdı.
Çok pahalı bir deneme...
RTÜK’ün, iki sene sonra devreye girecek "karasal sayısal yayın" için düzenlediği ihaleye ilişkin bazı detayları dün kaleme almıştım.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve RTÜK Başkanı Davut Dursun’a üç kritik soru sormuştum: 33 kanal kotalı "karasal sayısal yayın" az değil mi? İhaleyi kaybeden veya girmeyen, yani "treni kaçıran" ne yapacak? Tematik kanalların "genel kanal" ihalesine başvurmasına nasıl izin verdiniz?
Çok sayıda arayan oldu. İlginç bazı bilgilere de ulaştım.
RTÜK’ten görüştüğüm üst düzey bir yetkili, "Ne yapalım devlete tahsis edilen kapasite bu kadar" dedi. TRT’ye ayrılan 10 kanal, bölgesel ve yerel 11 kanalla birlikte totalde kutuya 54 kanal giriyor.
Yetkili, "Bu treni kaçıranın durumu sıkıntılı" dedi açıkça... 10 yıl boyunca telafisi yok.
Tematik denetimi ihaleden sonraymış!
Gelelim en can alıcı soruya: Neden tematik kanallar "genel kanal" ihalesine başvurdu?
Başvurularda buna dikkat etmediklerini, böyle bir kriter gözetmediklerini belirtti RTÜK yetkilisi. Yani, başvuran TV’lerin hâlihazırdaki yayın kategorisinin bir ehemmiyeti yok.
Havada bir sinyalleri olsa yeterli... Sistem çalışmaya başlayınca kim "genel" kim "tematik" yayın yapıyor, bu denetlenecekmiş!
Burada şöyle bir sıkıntı daha var. Kanun, tematik yayını tarif ederken "Belli bir türde en az yüzde 70 oranında yayın" sınırı koymuş. Yani, yüzde 69 oranında haber yayınınız varsa "tematik" değil "genel" kanalsınız.
Bu hesaba göre; zorunlu reklam ve tanıtımlar dışında biraz da kültürel programlar koydunuz mu "tematik" olmaktan kolaylıkla çıkarsınız. Haber kanalları "belgesel", belgesel kanalları da "haber" yayını yaparak hem özünü korur hem de "Ben genel kanalım" diyebilir. Kanuna karşı hile yolu açılmış...
Süre dolduğu halde başvuru kabul edildi
Dün konuştuklarım arasında RTÜK üyesi Esat Çıplak da vardı. Verdiği bilgiler üzerinde durulmayacak gibi değil:
"İhaleye başvuru için 20 gün süre verildi, sadece 1 yıl yayıncı olma şartı aranıyor onun dışında belge istenmiyor. Bazıları bunu bile süresinde getiremedi. Mesela bir TV kanalı iki gün geç müracaat ettiği halde izin verildi.
Bölgesel-yerel kanal ihalesinde yasal sürenin bitiminden 15-18 gün sonra yapılan başvurular kabul edildi. İhale, yapmış olmak için yapılıyor.
Türkiye’de uydu ile TV izleyenlerin oranı yüzde 85’in üzerinde. Ben başta dedim ki; ulusal olanlar belli, 23-24 kanal var. Onları otomatikman yerleştirelim. Geriye kalan 9 kanal için ihaleye çıkalım, yeni oyuncular girsin."
TARIK TOROS’UN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
RTÜK’ün, iki sene sonra devreye girecek "karasal sayısal yayın" için düzenlediği ihaleye ilişkin bazı detayları dün kaleme almıştım.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve RTÜK Başkanı Davut Dursun’a üç kritik soru sormuştum: 33 kanal kotalı "karasal sayısal yayın" az değil mi? İhaleyi kaybeden veya girmeyen, yani "treni kaçıran" ne yapacak? Tematik kanalların "genel kanal" ihalesine başvurmasına nasıl izin verdiniz?
Çok sayıda arayan oldu. İlginç bazı bilgilere de ulaştım.
RTÜK’ten görüştüğüm üst düzey bir yetkili, "Ne yapalım devlete tahsis edilen kapasite bu kadar" dedi. TRT’ye ayrılan 10 kanal, bölgesel ve yerel 11 kanalla birlikte totalde kutuya 54 kanal giriyor.
Yetkili, "Bu treni kaçıranın durumu sıkıntılı" dedi açıkça... 10 yıl boyunca telafisi yok.
Tematik denetimi ihaleden sonraymış!
Gelelim en can alıcı soruya: Neden tematik kanallar "genel kanal" ihalesine başvurdu?
Başvurularda buna dikkat etmediklerini, böyle bir kriter gözetmediklerini belirtti RTÜK yetkilisi. Yani, başvuran TV’lerin hâlihazırdaki yayın kategorisinin bir ehemmiyeti yok.
Havada bir sinyalleri olsa yeterli... Sistem çalışmaya başlayınca kim "genel" kim "tematik" yayın yapıyor, bu denetlenecekmiş!
Burada şöyle bir sıkıntı daha var. Kanun, tematik yayını tarif ederken "Belli bir türde en az yüzde 70 oranında yayın" sınırı koymuş. Yani, yüzde 69 oranında haber yayınınız varsa "tematik" değil "genel" kanalsınız.
Bu hesaba göre; zorunlu reklam ve tanıtımlar dışında biraz da kültürel programlar koydunuz mu "tematik" olmaktan kolaylıkla çıkarsınız. Haber kanalları "belgesel", belgesel kanalları da "haber" yayını yaparak hem özünü korur hem de "Ben genel kanalım" diyebilir. Kanuna karşı hile yolu açılmış...
Süre dolduğu halde başvuru kabul edildi
Dün konuştuklarım arasında RTÜK üyesi Esat Çıplak da vardı. Verdiği bilgiler üzerinde durulmayacak gibi değil:
"İhaleye başvuru için 20 gün süre verildi, sadece 1 yıl yayıncı olma şartı aranıyor onun dışında belge istenmiyor. Bazıları bunu bile süresinde getiremedi. Mesela bir TV kanalı iki gün geç müracaat ettiği halde izin verildi.
Bölgesel-yerel kanal ihalesinde yasal sürenin bitiminden 15-18 gün sonra yapılan başvurular kabul edildi. İhale, yapmış olmak için yapılıyor.
Türkiye’de uydu ile TV izleyenlerin oranı yüzde 85’in üzerinde. Ben başta dedim ki; ulusal olanlar belli, 23-24 kanal var. Onları otomatikman yerleştirelim. Geriye kalan 9 kanal için ihaleye çıkalım, yeni oyuncular girsin."
TARIK TOROS’UN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ