Roboski belgeseli Ankara Film Festivali'nden çıkarıldı!
Bakanlıktan kayıt –tescil belgesi almayı kabul etmedikleri için festival yönetimi tarafından belgeselin programdan çıkarıldığı açıklandı.
28 Aralık 2011'de 34 sivilin hayatını kaybettiği Roboski katliamı
ve sınırdaki kaçakçılık faaliyetlerini anlatan belgesel filmi
Hatırlıyorum (Bîra Mı'têtın) 27. Ankara Uluslararası Film Festivali
programından çıkarıldı.
Filmin yönetmeni Selim Yıldız, ulusal belgesel kategorisinde
yarışmaya alınan filmin ön elemeyi geçtiğini ve gösterim gününün
belli olmasına rağmen son anda festival programından çıkarıldığını
söyledi.
Bu yıl 28 Nisan – 8 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek olan 27.
Ankara Uluslararası Film Festivali'ne gönderilen Hatırlıyorum (Bîra
Mı'têtın) ilk elemeyi geçerek ulusal belgesel kategorisinde
yarışmaya alındı. Bakanlıktan kayıt –tescil belgesi almayı kabul
etmedikleri için festival yönetimi tarafından belgeselin programdan
çıkarıldığını söyleyen Yıldız, "İstanbul Film Festivali'nin Bakur
filmine uyguladığı sansürü bize de uyguluyorlar. Oysa ticari
olmayan gösterimler için kayıt-tescil belgesini alma zorunluluğumuz
yok" dedi.
"YARIŞMANIN MEŞRULUĞU ORTADAN KALKTI"
"Belgeselin programdan çıkarılması demek, söz konusu yarışmanın
meşruluğunu da ortadan kaldırıyor" diyen Yıldız, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Kayıt tescil belgesi zorunluluğu pek çok filmin başvuru yapmasının
önünü kestiğinden bir değerlendirme için gerekli olan asgari
eşitlik koşulları daha baştan sağlanamıyor."
HATIRLIYORUM (BÎRA MI'TÊTIN) BELGESELİ'NİN
HİKAYESİ
Roboskîliler, üç nesilden bu yana ekonomik faaliyetlerinin büyük
bir kısmını kaçak yollarla idame ediyor. Sınırların çizildiği
yaklaşık 100 yıllık süreçte hep ölümler meydana gelmiş. En son 28
Aralık 2011 yılında TSK uçakları tarafından sınır ticareti
yaptıkları sınır hattında 19'u çocuk, 34 kişi katledildi. Son 62
yıllık sınır ticaretine tanıklık eden Ahmet Encü, "Her şeyi
'Hatırlıyorum'' diyor.
2011 yılındaki katliamda 16 yaşındaki abisini kaybeden 14 yaşındaki
Sinan, eve bakma sorumluluğunu üstlenmiş. Sinan'ı telaşla hüzünle,
korku ile bekleyip yaşayan Sinan'ın annesi, yani Hayyam'ın bütün
isteği oğlunu kaybetmemek.