Reytinglerin gizli tutulmasını kim neden istedi?
Medyaradar’ın sivri dilli yazarı Ekran Kedisi, reyting sonuçlarının halka açık bir şekilde verilmesini engelleyen perde arkasındaki o kurumu yazdı.
Çok değerli okurlarımız,
Sizlerin de bildiğiniz gibi bir süre önce Medyaradar ve diğer internet sitelerinde reytinglerin açık bir şekilde yayınlanması engellenmişti. Türkiye’de birçok insanın reyting sonuçlarına bakmak için ilk adresi olan Medyaradar ofisine o günden sonra belki yüzlerce telefon geldi. Çalışma arkadaşlarımız, her bir değerli okurumuza bunun bizden kaynaklı bir düzenleme olmadığını ve Reklamcılar Derneği’nin mahkeme aracılığı ile böyle bir karar aldığını açıklamak zorunda kaldı.
Ancak aradan 1 yıl bile geçmeden kulağımıza gelen bilgiler bizi birazcık da olsa şaşırtmayı başardı. Reklamcıların engellettiğini sandığımız reytinglerin, aslında çok yakından tanıdığımız bambaşka bir kurum tarafından engelletildiğini öğrendik. Haliyle şimdi bu kurumun kim olduğunu siz de merak ettiniz. İsmini vermeden halkın haber alma özgürlüğüne el altından kısıtlama getiren bu kurumu biraz sizlere tanıtmak isterim.
Bu kurum öyle bir kurum ki her ay elektrik faturalarından bile pay alıp yılda 2 milyar 657 milyon lirayı cebine koyuyor. Ancak bu gelire rağmen yine 92 milyon liradan fazla zarar etmeyi başarıyor. Bünyesinde 5 bin 300 personel olduğu halde, kurum dışına yaptırılan programlar ve temin edilen haberler için 882 milyon lira para ödüyor. Bir de üstüne 14 milyonluk kiralama yapıyor. Üstelik yandaş isimlere işleri peşkeş çekip, halkın paralarını da havaya uçuruyor. Tabi tüm bu bilgilerden sonra bu kurumun kim olduğunu tahmin etmekte zorlanmamışsınızdır diye düşünüyorum. Evet TRT dediğinizi duyar gibiyim. Doğru bildiniz.
Gelgelim reyting engelletme konusuna. Peki TRT neden durup dururken üstelik başkalarını paravan yaparak reytinglerin engellenmesini neden istedi?
İşte bu noktada reyting listesindeki ilk 100 programı incelemek bizlere oldukça açık fikirler veriyor. Şimdi sizler için açık bir şekilde ele alım; 9 Şubat reyting verilerini incelediğimizde milyarlarca lira para akıtılan TRT’nin ilk 10’da esamesinin okunmadığını görüyoruz. TRT prime time kuşağına koyduğu Şampiyon dizisiyle kendine ancak 15’inci sıradan yer bulabilmiş. Türkiye’nin en fazla kadroya sahip medya organının ilk 100 soktuğu program sayısı ise sadece 9.
Peki bu 9 program kıyas açısından bize nasıl bir yol haritası çiziyor. Hemen onu da şöyle açıklayalım; çizgi film kanalı Cartoon Network’ün ilk 100’de olan program sayısı 12. Yani Cartoon Network Kral Şakir çizgi filmiyle bile TRT’yi sollamayı başarmış.
ATV’nin dizi tekrarlarını koyduğu ve küçücük bir bütçe ayırdığı A2 kanalı ise ilk 100’e 6 program sokmuş. Yani Selena’nın tekrar yayınları bile TRT’nin birçok yapımını geride bırakmaya başarmış. Tabi bu kıyas böyle uzayıp gider. Ama emin olun bu tablonun görülmesini istemeyecek biri varsa o da TRT yöneticileri.
Şimdi TRT’nin işini hakkıyla yapması, devasa bütçesi ve piyasanın çok çok üzerinde maaş alan çalışanlarıyla ilk 100’de fırtına gibi esmesi herkesin beklentisi. Ancak gel gelelim bu oldukça zor ve zahmetli bir iş. Kolayı ise reytingleri gizli tutmak, bu vahim tabloyu en azından halktan saklamak.
Ne diyelim, bu sefer de siz kazandınız gibi duruyor. Ama unutmayın bu halk keriz değil ve bu başarısızlığınızın hesabını da bir gün mutlaka sizden soracaktır.