Reyhanlı saldırısında FETÖ şüphesi
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde 53 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının talimatını verdiği iddiasıyla ABD'den Türkiye'ye getirilen Memet Gezer'in yargılanmasına başlandı. Savunmasını yapan Gezer, patlamadan önce saldırının olacağı konusunda Hatay emniyetine bilgi verdiğini ileri sürdü. Gezer’in avukatı da müvekkilinin saldırıya ilişkin ihbar tutanağında FETÖ’den ihraç edilen ve cezaevinde olan savcının ismi olduğunu, FETÖ'nün saldırıda parmağı olduğunu düşündüklerini söyledi.
Reyhanlı saldırısının planlayıcısı Yusuf Nazik'in, ifadesinde, saldırının talimatını aldığını belirttiği Memet Gezer, uyuşturucu ticaretinden tutuklu bulunduğu ABD’den 30 Haziran'da Türkiye’ye getirildi. Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde sorgulanan Gezer, Reyhanlı saldırısıyla ilgili davanın karara bağlandığı Ankara 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nce tutuklandı.
Bugün hakim karşısına çıkan Gezer, Türkiye’de uyuşturucu suçundan ceza alınca 2009 yılında kaçak yollardan Suriye’ye gittiğini belirterek, "Suriye’de kaçakçılık ve dolandırıcılık işinden çok para kazandım. Suriyeli kamu görevlilerine rüşvet veriyordum. Bu şekilde Suriye istihbaratından yüksek rütbeli kişileri tanıdım. İstihbarattan adını 'Kifah Milhem' olarak hatırladığım bir generalden Türkiye’ye yönelik saldırı yapılacağını duydum. Ben bu bilgiyi alınca arkadaşım M.G.’yi telefonla arayarak Hatay emniyetine gönderdim. Emniyette şu an ismini hatırlamadığım bir polisle görüşme yaptım. Bana bu bilginin yeterli olmadığını, daha fazla bilgi almam gerektiğini söyledi. Bunun üzerine samimi olduğum general aracılığıyla saldırı hazırlığında olduklarını öğrendiğim Miraç Ural grubuyla ilişkiye geçtim. Bu vesileyle Yusuf Nazik ile ardından da Suriye İstihbaratında subay olan 'Hacı' isimli kişiyle tanıştım. Hacı aracılığıyla da Nasır Eskiocak ile tanıştım" diye konuştu.
Sanık Gezer, saldırıyı gerçekleştiren bu kişilerden aldığı tüm bilgileri arkadaşı A.A. aracılığıyla Hatay emniyetine verdiğini kaydedip, "Başlangıçta saldırının Ankara’da yapılacağı yönünde bilgi vardı. Hedefin Reyhanlı olduğunu Hacı’nın Nasır Eskiocak’a söylemesi üzerine öğrendim. Bu, saldırıdan 5 gün önceydi. Bunu öğrenir öğrenmez Hatay emniyetine bilgi verdim. 2 gün sonra da görüştüğüm emniyetten bunu teyit ettim. Hatta bombayı kimin getireceğine kadar detay aktardım" dedi.
Mahkeme başkanının bütün bunları neden yaptığı yönündeki sorusu üzerine Gezer, "Bunun için kimseden para talebinde bulunmadım. Zaten paraya ihtiyacım da yoktu. Bunu sadece ülkemin insanlarına zarar gelmesini önlemek için yaptım" diye konuştu.
AVUKATI, BELGEYİ MAHKEYE SUNDU
Memet Gezer’in avukatı Adil Hasan Tahsin Dinç, saldırıdan kısa süre önce yapılan ihbarla ilgili tutulan tutanağı soruşturma dosyasından çıkardığını belirterek, mahkemeye sundu. Dinç, "Burada ‘X’ şahıs olarak geçen kişi müvekkilim Mehmet Gezer’dir. İhbarda Acilciler örgütünün bombalı saldırı düzenleyeceğini bildiriyor. Bu tutanağın altında FETÖ’den ihraç edilmiş ve cezaevinde olan bir savcının ismi var. Bize göre bu savcı bombalı saldırının önlenmesi için görevini yapmamıştır. FETÖ örgütünün bu saldırıdan dolaylı olarak parmağının olduğunu düşünmekteyiz. Mahkemeye sunduğumuz evraklarda müvekkilimin saldırıyı detay vererek ihbar ettiği açıktır. Yusuf Nazik, müvekkilimin ihbarcı olduğunu öğrendikten sonra intikam almak için saldırı talimatını kendisinden aldığını söylemiştir. Müvekkilim bu dosyada bu nedenle sanık olmuştur. Aslında kahraman olması gerekirken, sanık olmuştur. Bu nedenle tahliyesini talep ediyoruz" dedi.
Avukat Dinç, ayrıca tutanakta ismi bulunan savcı ile müvekkilinin görüştüğü polis memurları ile bilgileri emniyete götüren arkadaşı A.A.’nın tanık olarak dinlenmesini talep etti.
DOSYA SANIKLARI TANIK OLARAK DİNLENECEK
Mahkeme heyeti, polis memurlarının dosyada beyanları bulunduğu gerekçesiyle tanık olarak dinlenmesine gerek olmadığını, A.A. ile savunmalarda adı geçen sanıklar Ercan Bayat, Yusuf Nazik ve Nasır Eskiocak’ın tanık olarak dinlenmesine karar verip, duruşmayı erteledi.
Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde, belediye binası yanı ile PTT binası önünde 2013’te gerçekleşen 2 ayrı patlamada, 53 kişi yaşamını yitirmişti.
