21 Oca 2008 15:11 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:54

"REKLAM AJANSLARI DİKKAT SİZİ KANDIRANLAR VAR!"...İNTERNET ÇETELERİ REKLAM AJANSLARINI NASIL KANDIRIYOR?..

Gazeteport,internetteki büyük sahtekarlığı gözler önüne seren bir yazı dizisi başlattı.Yavuz Semerci'nin hazırladığı yazı dizisi bakalım kimleri rahatsız edecek?..

Reklam ajansları dikkat sizi kandıranlar var!


Öncelikle belirtmeliyim.

Bu diziye başlamamıza yol açan (anlatacağız) birkaç olay yaşadık. Bizi şaşırtan, üzen gelişmeler üzerine konuyu topluca incelemeye karar verdik.


İnternet üzerinden habercilik yapan Gazeteport son 4 aydır okuyucu ile buluşuyor. Henüz tanıtım kampanyasına başlamadık. Buna rağmen şimdiden 20 bin aktif abonesi olan, günlük 40 bin kişinin ziyaret ettiği bir internet gazetesi olduk. Elbette amacımız kısa süre içinde 100 binin üzerine çıkmak. Bir yandan bağımsız bir gazetecilik yapmak, diğer yandan internet reklam pastasından hak ettiğimiz yeri almak için mücadele ederken, bu piyasada kurulan ve manupülasyona açık yapının deşifre edilmesini de görevlerimiz arasında saydık.


Gördük ki, ortada birbirleriyle ilişkisi olan (ama ilişkileri yokmuş gibi davranan) bazı şirketler var ve bunlar reklam verenler ile reklam ajanslarını kendi çıkarları doğrultusunda kandırıyor... Bu sistemden nemalanan veya bu sisteme başkaldıramadığı için boyun eğen pek çok internet yayıncısı var. Onları suçlamıyoruz.


Ancak görevi kamuoyunu doğrudan yana bilgilendirmek olan Gazeteport, sistemin ağababaları tarafından yapılan "sessiz kalın, reklam verenlerde güvensizlik yaratmayın" çağrısına bu diziyi başlatarak yanıt veriyor.
Elbette olaylar, kişiler ve kurulan şirketler bu dizide yer alacak. Ve şundan emin olun ki, bu diziyi pek çok internet sitesi kullanmayacak. Yalnız kalacağız. Buna rağmen reklam verenlerin kandırılmasına yönelik kurulmuş sistem ile mücadelemiz sürecek.


Suya attığımız taşın halka halka gerekli yerlere ulaşacağına yine de eminiz.
Doğruyu cesaretle söyleyenlerin sonunda savaşı kazandıklarını biliyoruz...


SİSTEM NASIL İŞLİYOR?


Önce reklam şirketlerinden başlayalım.

Alt alta sıralıyorum:
ADD Medya, All Media, Altıncı Duyu, Carat, RPM Radar, MediaTeam, Mindshare, Universal Mccann, Veritas, Zenith, Media Max, Media Com, OMD, Starcom, Mediaedge.cia ve şu anda aklıma gelmeyen Türkiye'nin sayılı reklam ajansları...


Bu ajansların çoğu dünya kalitesinde hizmet veriyor. Ama hangi alanda?
Reklam dünyası ağırlıklı televizyon (pastadan aldığı pay yüzde 54) ve gazeteler (pastadan aldığı pay yüzde 34) üzerine kurulu. Bu ajanslar açısından dergi gibi süreli yayınlar, radyo, internet açık hava mecrası ilgi alanlarının biraz gerisinde...


Özellikle internet mecrasının toplam reklam pastasından aldığı payın ABD'de ve Avrupa'da yüzde 7'lerin üzerine çıktığı dikkate alındığında hemen hepsinin yeni bir oluşum içine girdiğini de görüyoruz. Türkiye'de internet reklamının toplamdan aldığı pay yüzde 1'lerde ve bu hızla artıyor.
Reklamcılık dünyasında sistem basitçe şöyle çalışıyor:
Bir reklam veren, reklam kampanyası başlatırken, çalıştığı reklam ajansına "bütçem bu, bir planlama yap" diyor. Ajans da başlıyor çalışmaya...


Eğer kampanyanın içinde internet kullanımı var ise durum biraz karmaşıklaşıyor. Çünkü ajanslar (yukarıda saydığım) internet mecrasını tanımıyor. Diyelim ki firma, ajansa internet üzerinde 100 bin dolar harcayacağını söyledi. Ajans kendi içinde ilgili birimi olmadığından (yeni yeni oluşmaya başladı) birkaç (internet) ajansına (isimlerini açıklayacağız) satın alma planı yaptırıyor...


Bu noktada anormallik ba