27 Haz 2012 16:24 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:51

REGL ÖNCESİ ŞİŞEN MEMELER SURİYE İLE SAVAŞ NEDENİ OLABİLİR Mİ?

Radikal yazarı Ezgi Başaran, kadın bedeni üstünde açılan mahrem konuları köşesine ve sosyal medyaya taşıdı!

Devletimle regl sohbeti

Bu devlet, bir kadının sadece doktoruyla paylaşacağı mahrem bilgileri ediniyor, kaydediyor ve uygun bulduğu kişilerle paylaşıyor.

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, ‘ehliyet sınavlarında otomatik vitesli araçlar da kullanılsın’ diye yasa önerisi vermiş. Demiş ki; “Ülkemizde satılan araçların yarısı otomatik vitesli. İleri yaştakiler ve bayanlar düz viteste sorun yaşıyor. Belki de ömrünün sonuna kadar otomatik vites kullanacak kişilere düz vitesle imtihan yapmak mantıklı değil.”

Bu öneri hop çöpe! Çünkü Başbakan demiş ki; “Sadece otomatikle olmaz, düz vites de öğrensinler.”

Konu kapanmıştır.

***

Bu konu kapansın da ben diğerlerini iyice ‘açmaya’ karar verdim, çaresiz.
Çünkü karada ve havada, içeride ve dışarıda yürütülen sıcak savaşların bir tanesi de kadınlar üstünden yürüyor. Bir taraftan F-4’leri Suriye’ye yollarken, NATO’ya brifing verirken, bir taraftan da biz kadınları sütreye yatırıp üstünde tepiniyorlar. Var mı öyle şey? Yoktur.
Mademki doğurup doğurmayacağımıza, yahut nasıl doğuracağımıza devlet karar veriyor, madem ki hamile kaldığımız an, bu bilgiyi fütursuzca kaydediyor, evin erkeklerine, babaya ve kocaya -duruma göre hangisi mevcutsa-, mesaj çekmek suretiyle bildirme hakkını kendinde buluyor;
öyleyse biz kadınlar bu devleti hiç yormayalım, gerekeni yapalım.

***

Hayatımla ilgili yüksek görüş ve düşüncelerini almak üzere devletimle sohbete başlıyorum:

* 28 günde bir regl olmaktayım, yumurtlama dönemlerimi size telgrafla mı ileteyim, e-mail yeterli olur mu?

* Regl olduğumda, hijyenik pedi mi tamponu mu tercih edeyim?

* Doğurmam gereken üç çocuk için doğanın gerekli kıldığı faaliyeti haftanın hangi günleri, günün hangi saatleri icra etmemi uygun bulursunuz?

* Üç çocuğun hepsini aynı pozisyonda hayata kazandırmamız şart mıdır, biraz bölgesel çeşitliliğe gidebilir miyiz? Bununla ilgili bir şemayı hakkımda sahip olduğunuz onlarca iletişim adresinden birine, hatta alışkanlığınız olduğu üzere kocama gönderebilir misiniz?

* Bu faaliyet çerçevesinde birtakım oyuncaklar kullanmanın ‘stratejik derinliği’ var mıdır? Yoksa bu, doğacak çocuk için ‘sıfır sorun’ mu yaratır?

*Jinekolojik muayenede vajinal ultrason yaptırmak konjonktürel olarak doğru mudur?

* Ülkenin bekası için ağdayı mı lazer epilasyonu mu önerirsiniz?

* Brezilya stili tüyden arınma yöntemi, söz konusu ülkeyle yaptığımız nükleer anlaşmaları olumlu etkiler mi?

* Regl öncesi şişen memelerin Suriye’yle gerginliği arttırması ihtimaline karşı bir ilaç neyin mevcut mudur?

***

Eğer bu soruları ‘Tövbe estağfurullah’ diye okumuş, okudukça yüzü ekşimiz, kızarmış kişiler varsa çok sevindim.
Çünkü bu devlet, bir kadının sadece doktoruyla paylaşacağı mahrem bilgileri ediniyor, kaydediyor ve uygun bulduğu kişilerle paylaşıyor.
Eğer devlet bunu yaparken utanmıyor, yüzü ekşimiyor ve kızarmıyorsa bu sorularla muhatap olurken de utanmayacaktır.
Ya yakamızdan düşersiniz ya da bedenimiz üstünden açtığınız konuları biz daha da çok açar, yaptığınız işin ayıbını, baskısını, ağırlığını fitil fitil hissettiririz.
Siz erkek yöneticiler! Duymak istemediğiniz, bilmek istemediğiniz, ‘böögh’ yaptığınız, ‘kadınsal’ diye dalga geçtiğiniz şeyleri yönetmeye kalkmayacaktınız.
Ama bizde teslim olmak yoktur, beyler: #devletimlereglsohbeti başlamıştır, bekleriz.

Ezgi Başaran / Radikal