Rasim Ozan Kütahyalı'nın FETÖ'den tutuklu Yılmazer'e attığı mesajlar ortaya çıktı
Nedim Şener, Sabah köşe yazarı Rasim Ozan Kütahyalı’nın dava dosyasına giren mesajlarını yazdı.
Hrant Dink cinayetinin perde arkasına ilişkin araştırmalarıyla
bilinen Gazeteci Nedim Şener, Sabah gazetesi yazarı Rasim Ozan
Kütahyalı’nın dava dosyasına giren mesajlarını yazdı.
Nedim Şener, Posta gazetesindeki bugünkü yazısında, Hrant Dink
cinayeti davası sanığı Ali Fuat Yılmazer ile Rasim Ozan
Kütahyalı’nın ilişkisine dikkat çekti. Şener, “ROK’un bu
mesajlarından ben utandım” dedi.
İşte Nedim Şener’in o yazısı:
FETÖ’cü istihbaratçılar başta olmak üzere kamu görevlilerinin
yargılandığı Hrant Dink cinayeti davası ilginç gelişmelere sahne
oluyor. Özellikle “FETÖ’nün has adamı” Ali Fuat Yılmazer’in (AFY)
savunması beni yakından ilgilendiriyor. Zaten adım bol bol
geçiyor.
Dink cinayetinde FETÖ’cülerin rolünü ortaya çıkardığımdan beri
benimle özel olarak uğraşan Yılmazer geçen ay yapılan duruşmada
Taraf gazetesi yazarlığı döneminde Ergenekon davalarının ateşli
savunucusu olan ve Zekeriya Öz’ü “heykeli dikilecek adam” ilan eden
Rasim Ozan Kütahyalı (ROK) ile yaptığı mesajlaşmalarını açıkladı.
Gün gün saat saat kaydı dosyada olan uzun bir mesajlaşma. Ama ben
kısaltayım:
NAZLI ABLANIN KİTABI
Tarih 13 Ocak 2012
ROK: “Sayın Müdür, hayırlı cumalar. Nazlı Abla'ya
yazacağı kitap için yardımcı olmanız, perspektif sağlamanız çok
hayırlı olmuş. (Not: Nazlı Ilıcak’ın 2012 yılı Ocak ayında
yayınlanan ve Dink cinayetinde FETÖ’cüleri akladığı ‘Her Taşın
Altında Cemaat mi var?’ kitabından söz ediyor. N.Ş). Bir ara Nazlı
Abla'yı Oda TV grubu kuşatmıştı. Kendisi iyi bir insandır. Onu
oradan kurtarmak lazım. Ben de özellikle Ergenekon'un sol kanadı
ile ilgili kitap yazacağım.
Benim yazacağım kitap da çok satar. Yayıncı öyle söylüyor. Bu sol
kanat konusunda hem iç hem dış kamuoyunu ikna edecek bir eser
lazım. Bu konuda psikolojik savaş yürütüyorlar, karşı durmak şart.
Sizinle o yüzden görüşmek istiyorum, perspektife ihtiyacım var. Bir
gün ve saat belirlersek çok sevinirim. Sevgiler”
AFY: (16:58) “Rasim Bey Nazlı Hanım'ın konusu
şahsımla ilgili konularla ilgili idi. Bunun dışında şu an bizzat
ilgili olmadığım konulara çok müdahil olmak istemiyorum. Beni
anlayışla karşılayacağınızı ümit ederim.”
‘NEDİM ŞENER LOBİSİ’
Tarih 17 Ocak 2012
ROK: “Sayın Müdür, bugünkü Dink kararından sonra
Ergenekon dezenformasyonuyla üstümüze gelebilirler. Nedim Şener
lobisi de bastıracak. Bu karar fecaat oldu. (Not: Dink cinayeti
davasında örgüt yoktur kararından söz ediyor. N.Ş) Markar Esayan da
bugün yanlış yazmış. Sizin isminizi karıştırmış. Ben de bu kararın
geleceğini ve sonraki olabilecek süreci bildiğimden görüşelim
diyordum. Dink cinayeti ve Nedim Şener meselesini gün ve saat
belirleyip karşılıklı detaylı konuşursak isabet olur Sayın Müdür.
Selamlar Rasim Ozan. (Not: O tarihte Silivri’de tutukluydum.
N.Ş)”
Tarih 18 Ocak 2012
ROK:“Ali Fuat Müdür, şu an TRT Türk’te Başbakanlık
Teftiş Kurulu raporu haklı bulunuyor, Nedim övülüyor. Siz de Dink
cinayetinde isim vermeden sorumlu ilan edildiniz. Söylediğim buydu
üstat. Bu konuda Batı medyasında da yazılar yayınlatıyorlar, iş
büyüyor, daha da büyüyecek. Ben o yüzden görüşelim istedim tüm iyi
niyetimle, cevap vermediniz.”
GAZETECİ CİNAYETİNİ KARARTAN GAZETECİLER
ROK’un bu mesajlarından ben utandım. O kitabını yazamadı ama Adem
Yavuz Arslan “Bir Ermeni var”, Nazlı Ilıcak “Her Taşın altında
Cemaat mi var?”, Bayram Kaya “Kördüğüm” kitabını yazarak Dink
cinayetini karartmaya çalıştılar. FETÖ’cü polis ve gazeteci
işbirliği ile yazılan bu kitaplar skandaldır. Gazetecilerin, bir
gazeteci cinayetini karatmak için kitap yazmalarını aklım almıyor.
Mesleğim adına utanıyorum ama onlar utanmaz. Çünkü FETÖ’cülüğün ilk
kuralı utanmamaktır.