Rasim Ozan Kütahyalı Röportajı Halk TV'de Peş Peşe İstifalar Getirdi, Kayda Geçsin Ekibi Dağıldı!
Her şey, Halk TV’nin YouTube kanalında Rasim Ozan Kütahyalı ile yapılan röportajın yayınlanmasıyla başladı. 10 Mart Pazartesi akşamı yayınlanan röportajda Kütahyalı, "Terörsüz Türkiye" açılımının detaylarını anlattı. Sürecin nasıl şekillendiğini, kimlerin katkı sağladığını açıklayan Kütahyalı, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın "silah bırakma" çağrısının nasıl yapıldığını da aktardı.
Her şey, Halk TV’nin YouTube kanalında Rasim Ozan Kütahyalı ile yapılan röportajın yayınlanmasıyla başladı. 10 Mart Pazartesi akşamı yayınlanan röportajda Kütahyalı, "Terörsüz Türkiye" açılımının detaylarını anlattı. Sürecin nasıl şekillendiğini, kimlerin katkı sağladığını açıklayan Kütahyalı, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın "silah bırakma" çağrısının nasıl yapıldığını da aktardı. Ayrıca, Selahattin Demirtaş’ın kısa sürede tahliye edileceğini öne sürdü ve Türkiye’nin genel af sürecine ihtiyacı olduğunu dile getirdi.
Röportajın ardından Kütahyalı, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Martin Bashir’in Prenses Diana ile 20 Kasım 1995’te yaptığı söyleşi kadar içerik açısından bomba dolu bir röportaj" ifadelerini kullandı.
Ancak Kütahyalı’nın Halk TV’ye röportaj vermesi, kurum içinde büyük bir rahatsızlığa yol açtı. Başta Barış Pehlivan, Timur Soykan ve Murat Ağırel olmak üzere birçok gazeteci, röportajın yayınlanmasına tepki gösterdi. Tepkilerin ardından istifalar peş peşe geldi, kanalın sahibi yayına çıkarılmadı ve son olarak röportaj videosu Halk TV’nin YouTube kanalından kaldırıldı.
Halk TV - Rasim Ozan Kütahyalı krizine dair gelişmeler yakından takip ediliyor.
Barış Pehlivan, Rasim Ozan Kütahyalı'nın Halk TV YouTube kanalında yayınlanan röportajına sert tepki gösterdi. Pehlivan, Twitter paylaşımında gazeteciliğin herkesle görüşebilme ilkesine sahip olduğunu belirtirken, Kütahyalı'ya verilen alanın ve söyleşinin şeklinin yanlış olduğunu vurguladı.
Özetle, Pehlivan şu noktaları dile getirdi:
Gazetecilerin herkesle röportaj yapabileceğini ancak mesafeyi korumanın önemli olduğunu,
Halk TV'nin genç muhabirinin Kütahyalı’nın geçmişini bilmemesinin üzücü olduğunu,
Kütahyalı’nın Türkiye’deki medya çürümüşlüğünün bir ayağı olduğunu ve 2007 sonrası kumpas davalarında aktif rol oynadığını,
Kürt açılımı gibi önemli bir konuda Kütahyalı’nın "bilge" pozisyonunda sunulmasının yanlış olduğunu,
Röportajın, Kütahyalı’nın geçmişteki eylemlerine yönelik daha eleştirel ve sorgulayıcı bir çerçevede yapılması gerektiğini,
Halk TV’nin saygın bir kanal olarak bu tarz hatalara düşmemesi gerektiğini belirtti.
Pehlivan’ın açıklamaları, Halk TV içinde de büyük yankı uyandırdı ve röportajın ardından yaşanan istifalar ile kanalın sahibiyle ilgili krizle birleşerek tartışmaları daha da alevlendirdi.
Timur Soykan da Rasim Ozan Kütahyalı’nın Halk TV YouTube kanalında yayınlanan röportajına tepki gösteren isimlerden biri oldu.
Soykan, paylaşımında Kütahyalı’nın geçmişte FETÖ’nün ve Saray rejiminin tetikçiliğini yaptığını ifade ederek, onun Halk TV logosu altında görünmesini üzücü bulduğunu belirtti. Özellikle demokrasi mücadelesinin bedelini ödemiş bir kanalın, geçmişte tartışmalı roller üstlenmiş bir isme alan açmasının yanlış olduğunu vurguladı.
Bu açıklamalar, Halk TV içinde yaşanan krizin derinleştiğini ve kurum içindeki rahatsızlığın büyüdüğünü gözler önüne serdi.
Murat Ağırel de Rasim Ozan Kütahyalı’nın Halk TV YouTube kanalında yayınlanan röportajına karşı çıkan isimlerden biri oldu. Ağırel, Kütahyalı’nın geçmişte FETÖ terör örgütüne övgüler düzdüğünü ve kumpas davalarının savunuculuğunu yaptığını belirterek, bu kişinin terör örgütleriyle yürütülen süreçlere karşı çıkanlara karşı da sert açıklamalar yapmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Ağırel, Halk TV’de yıllarca emek verdiğini ve bu durumu ilkeleriyle ve gazetecilik anlayışıyla ters düşen bir durum olarak gördüğünü ifade etti. Bu açıklamalar, Halk TV’deki rahatsızlığın diğer gazetecilerle daha da derinleştiğini gösteriyor.
Son gelişmeler, Halk TV'deki büyük tepkiyi ve istifaları gündeme taşıdı. Rasim Ozan Kütahyalı ile yapılan röportajın yayınlanmasının ardından gelen sert eleştiriler, kurumda büyük bir huzursuzluğa yol açtı.
