08 Kas 2010 07:45 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:46

RAHŞAN GÜLŞAN'DAN SONRA ORAY EĞİN DE HÜRRİYET YAZARI KIZILOT'A ÇAKTI!

Rahşan dikkat çektikten sonra merak ettim ve Şükrü Kızılot'un köşesindeki fıkralara baktım. Hakikaten şikayet ettiği kadar varmış. Gözlerime inanamadım.

Ay ne güldük bu fıkraya

Ekonomiyi anlaşılır yazanlardan Şükrü Kızılot’u sever, takdir ederim. Bir süre önce Habertürk gazetesinden Rahşan Gülşan nereden takıldıysa hocanın Hürriyet’teki köşesindeki fıkraları gündeme getirdi. Seksist ve misojinist içeriklerinden dolayı...

Ben fıkra anlatılmasından da, gazetelere fıkra yazılmasından da nefret ederim. Fıkra anlatmak, anlatacak başka hiçbir şeyi olmayan bir insanın başvuracağı bir sığınaktır bana göre. Gülme baskısı da cabası...

Neyse, dolayısıyla algım ne Hıncal Abi’nin ’Pazar neşelerini’ ne de Şükrü Hocamız’ın fıkralarını görür. Mehmet Barlas’ın giderek daha fıkra anlatmasını ise kendisinin de fıkra kahramanı olmasına bağlarım.

Rahşan dikkat çektikten sonra merak ettim ama ve Şükrü Kızılot’un köşesindeki fıkralara baktım. Hakikaten şikayet ettiği kadar varmış. Gözlerime inanamadım.

Hele dünkü ’Arda’ fıkrası:
’Arda’ya sormuşlar: Büyüyünce ne olmak istiyorsun? ’Doktor.’ Neden? ’Bir kadına soyunun dediğin zaman soyunabileceği, üstelik bu iş için de kocasından para alabileceğin başka hangi meslek var?’’

Seksist olmasını geçtim, maalesef komik de değil.

Şükrü Hoca’nın bir diğer ’Temel’ fıkrası ise Hıncal Abi’nin Sabah’taki köşesiyle pişti olmuş...
En iyisi topluca köşelerdeki bu fıkra işinden vazgeçelim...

Oray EĞİN / AKŞAM