POAŞ iddianamesi kabul edildi: Aydın Doğan ve Ersin Özince'ye 23 yıl hapis istemi
Petrol Ofisi'nde 2001-2008 yılları arasında akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı iddia edilmişti.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı
Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Adem Meral'in, Petrol
Ofisi'nde (POAŞ) 2001-2008 yılları arasında örgütlü bir şekilde
akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı iddiasına ilişkin hazırladığı 85
sayfalık iddianamenin üzerindeki incelemesini tamamladı.
Habertürk’ün haberine göre, İddianamenin kabulüne karar veren
mahkeme heyeti, ilk duruşmanın 13 Temmuz'da yapılmasına
kararlaştırdı.
Şüphelilere ilişkin suçlamaların yer aldığı iddianamede,
Özelleştirme İdaresi bünyesinde kalan Petrol Ofisi’nin 2000 yılında
"İş-Doğan" konsorsiyumu tarafından 1 milyar 260 milyon dolar
bedelle satın alındığı, satış işleminin ardından şirketin yeniden
yapılandırıldığı, özelleştirme anına kadar TÜPRAŞ’tan mal alan
şirketin bu andan sonra yurt dışından da petrol ithal etmeye
başladığı kaydedilen iddianamede, petrol ithalatında kullanılmak
üzere merkezi Bahama Adaları olan Lysa isimli bir şirketin satın
alındığı, bu şirketin faaliyetlerinin İngiltere’de olduğu, adının
da Petrol Ofisi’ni çağrıştırması amacıyla sonradan Point’e
dönüştürüldüğü, Petrol Ofisi ile Point’in yönetim bağlantısının
bulunduğu ileri sürüldü.
İddianamede, Petrol Ofisi’nin petrol ithalatını bu şirket üzerinden
gerçekleştirmeye başladığı, soruşturmaya konu usulsüzlük
iddialarının Kocaeli Emniyet Müdürlüğü KOM Şubesi’ne 23 Ekim
2008'de yapılan bir ihbarla başlandığı aktarıldı.
Söz konusu ihbara da yer verilen iddianamede, ihbarda, ''Petrol
Ofisi’nin 2001-2008 yılları arasında sonuna kadar yurt dışından
Türkiye'ye yapmış olduğu akaryakıt ithalatında Gümrük Birliği
olmayan ülkelerden yapılan ithalatın Birlik üyesi olan
İngiltere’den yapılmış gibi gösterilerek, gümrüklerimize sahte
belge ibraz edilmek suretiyle, vergi muafiyeti sağlanmak suretiyle
vergi kaçırıldığı, devletin Petrol Ofisi tarafından zarar
uğratıldığının" öne sürüldüğü kaydedildi.
Körfez Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma
dosyasının, Petrol Ofisi şirketinin merkezinin İstanbul'un Şişli
ilçesinde bulunması sebebiyle Şişli Cumhuriyet Savcılığına, çevre
adliyelerin birleştirilmesinin ardından İstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığına intikal ettiği anımsatılan iddianamede, soruşturma
kapsamında Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Gümrük ve Ticaret
Bakanlığından alınan raporlara da yer verildi.
SPK raporunda, yapılan işlemlerde gümrük mevzuatına aykırılıkların
söz konusu olduğunun tespit edildiği savunulan iddianamede, gümrük
müfettişlerinin hazırladığı raporlarda da eksik ve yanıltıcı
beyanname verilmek suretiyle gümrük kaçakçılığı suçunun işlendiği
iddia edildi.
İddianamede, Petrol Ofisi’nin 2000 yılından sonra Ukrayna ve Rusya
gibi AB üyesi olmayan ülkelerden akaryakıt aldığı, eksik ithalat
vergisi ödemek üzere merkezi Bahamalar’da olan fakat İngiltere’de
faaliyet gösteren Point isimli bir şirket kurduğu, akaryakıtı bu
şirket üzerinden almak suretiyle Avrupa Birliği ülkelerinden alınan
mamullerdeki vergi muafiyetinden yararlanıldığı, böylece vergi
kaybına yol açıldığı öne sürüldü.
Ayrıca Point şirketinin maliyet rakamlarının kasıtlı olarak aşağı
çekilerek Petrol Ofisi’nin eksik ithalat beyannamesi vermesinin
sağlandığı, 64 sevkiyat işleminde 6,3 milyon dolarlık vergi
kaybının söz konusu olduğu savunulan iddianamede, şüpheliler Aydın
Doğan ve Ersin Özince'nin, Petrol Ofisi'nin "İş-Doğan" ortaklığı
tarafından satın alınması ardından kurumun faaliyetlerini
denetleyip çeşitli talimat verdikleri, bu talimatların yöneticileri
bağlayıcı nitelikte olduğu, 2001-2007 yılları arasında eksik
beyanda bulunmak suretiyle işlenen suçtan kaynaklanan ekonomik
kazancı kendi uhdelerine aktarmak suretiyle haksız kazanç elde
ettikleri iddia edildi.
Doğan ve Özince'nin suç örgütü liderleri oldukları ve örgütün
üyeleri arasında hiyerarşik ilişki bulunduğu öne sürülerek, Doğan
ve Özince’nin verecekleri talimatların Petrol Ofisi yöneticilerini
bağlayıcı nitelikte olduğu ve suç yapılanmasının en tepesinde
oldukları ileri sürülen iddianamede, 2001-2007 yılları arasında
devam eden eksik beyan yönetimini bilmedikleri şeklindeki
anlatımlarının hayatın olağan akışına aykırı olduğu anlatıldı.
İddianamede, aralarında iş adamı Aydın Doğan, Ersin Özince, Hanzade
Doğan Boyner, İmre Barmanbek'in de bulunduğu 47 şüpheli hakkında
hazırlanan iddianamede, şüphelilerin ''kaçakçılıkla mücadele
kanununa muhalefet'', ''resmi belgede sahtecilik'', ''suç işlemek
amacıyla örgüt kurmak'' ve ''örgüte üye olmak'' suçlarından hapis
cezasına çarptırılmaları istendi.
Doğan ve Özince hakkında ''suç işlemek amacıyla örgüt kurmak'',
"kaçakçılıkla mücadele kanununa muhalefet'' ve "resmi belgede
sahtecilik'' suçlarından 8,5 yıldan 24,5 yıla kadar ayrı ayrı hapis
cezası istenen iddianamede, aralarında Hanzade Vasfiye Doğan
Boyner'in de bulunduğu 45 şüpheli hakkında ise ''örgüte üye
olmak'', "kaçakçılıkla mücadele kanununa muhalefet'' ve "resmi
belgede sahtecilik'' suçlarından 7,5 yıldan 21,5 yıla kadar hapis
cezası talep edildi.
İddianame şüpheli olarak yer alan isimler ise şöyle:
''Hakkı Ersin Özince, Aydın Doğan, Dr. Gerhar Roiss, Mahmut
Magemizoğlu, Ali Erdal Aral, Hanzade Vasfiye Doğan Boyner,Yurdaer
Üge, İmre Barmanbek, Adnan Balı, Cevdet Bayram,Özgün Çınar, Mevlüt
Tufan Darbaz, Ali İhsan Karacan, Ali Rıza Temuroğlu, Yahya Üzdiyen,
Yener Şenok, Jan Nahum, Hakan Mumcu, Nesrin Karaman, Kemal Meço,
Ertuğrul Tuncer, İshak Şengül, Caner Çimenbiçer, İsmail Tokaç,
Ahmet İzzet Karacahisarlı, Vural Akışık, İrfan Taşköprü, David
Davies, Manfred Mag Madi, Klaus Schneider, Serdar Ayırtman, Asım
Barlın, Ali Tuzla, Hüseyin Kılınç, Ömer Lütfi İskefyeli, Gökhan
Küçükgirgin,Zeynep Hansu Uçar, Murat Erdoğan, Murat Bekler, Sibel
Bircan,Reha Talu, Sibel Fatma Elekdağ, Tamer Özdamar, Cezmi
Ölekli,Azmi Ölekli, Fahri Kayhan Söyler ve Ali Ertan Çakır.''