Pınar Altuğ silahlı saldırı hakkında ilk kez konuştu!
Ünlü oyuncu Pınar Altuğ, Kanaltürk'te yayınlanan 2. Sayfa programına konuk oldu. Altuğ, eşi Yağmur Atacan'ın uğradığı silahlı saldırı sonrası yaşadıklarını ilk kez anlattı.
İşte ünlü oyunucunun açıklamalarından ara başlıklar...
"YÜZÜNE SİLAH DOĞRULTMUŞLAR"
Silahlı saldırı olduğu gün Yağmur arabasına binmek üzere ofisten
çıktı. Bileğini burktuğu için otomobilin arka koltuğuna oturmuş.
Çantasını koyduğu sırada kurşunlar yağmış. Aracın camları aşağı
inmiş. Yağmur tam toparlanıp kaçmaya çalışırken yüzüne doğrultulan
silahı görmüş. Zanlı birkaç kez tetiğe basmış, silah tutukluk
yapmış. Ateş alsaydı, kocam ölecekti.
"YAĞMUR'UN YANINA GİTTİĞİMDE ŞOKTAYDI,
SAKLANMIŞTI"
Tüm bunlar olurken kızımız Su ile markette alışveriş yapıyordum.
Telefon açan Yağmur 'Sakin ol, sana bir şey söyleyeceğim. Silahlı
saldırıya uğradım' dedi. Hayatımın en zor dakikalarıydı.
'Neredesin?' diye bağırdım, yalan söylüyor sandım. Kızımızı eve
nasıl bıraktığımı hatırlamıyorum. Evdeki dadıya 'Kapıları kilitle,
pencereleri sımsıkı kapat. Telefona cevap verme, kapıyı kimseye
açma' demişim. Yağmur'un yanına gittiğimde şoktaydı, saklanmıştı.
Her şey korku filmlerindeki gibiydi.
"KOCAMI ÖLDÜRMEK İSTEYEN ZANLI SERBEST"
İşin en acı ve korkunç tarafını açıklıyorum. Kocamı öldürmek
isteyen zanlı 20 gün önce, tam da doğum günümde serbest bırakıldı.
Çünkü deli raporu var. Cezai ehliyeti yok. Kendisini hiç görmedim.
Ama ifadesini okuduğumda kanım dondu.
"PINAR'LA EVLENMEM İÇİN YAĞMUR'U ÖLDÜRMEM GEREKİYORDU"
DEMİŞ
İfadesi şöyle; Bir gün bana mesaj geldi. Mesajda Pınar Altuğ'un ruh
ikizim olduğu, onunla evlenirsem mehdiliğimi ilan edeceğim
belirtiliyor. Bunun için de Yağmur'u ortadan kaldırmam gerekiyor.
Çünkü o bir Deccal." İşte bu yüzden çok korkuyorum.
Adli Tıp bu zanlıyı olayın ardından yeniden kontrolden geçirmedi.
Devlet korumamız yok. İstanbul eski Valisi Hüseyin Avni Mutlu 'Size
çağrılı koruma verelim' demişti. Ama çağrılı koruma bu trafikte
bize yetişemez ki.
"EŞİMİN ÇOCUĞUMUN CANI TEHLİKEDE"
Buna göre geçeceğin yolu önceden haber veriyorsun, o an için yolu
senin için kontrol altına alıyorlar. Eli silahlı 10 korumayla
dolaşacak insanlar değiliz. Ama çevremizde bize göz kulak olan
birileri var. Çünkü canımız söz konusu. Eşimin, çocuğumun, benim
canım tehlikede.
"BÜYÜK PANİK YAŞIYORUM"
İtiraf edeyim ki; bir ara Yağmur ve ben ciddi travma yaşadık.
Psikolojik destek aldık, Yağmur hala devam ediyor. Kocama gün
içinde telefonla ulaşamadığımda büyük panik yaşıyorum. Trafikte
giderken önümüzdeki araba durup sağa yanaşsa ikimiz de saldırıya
uğrama paniği yaşıyoruz.
"BANA BACIM DİYORDU"
Yağmur bu olaydan 3 ay önce de bir zamanlar çok yakın olduğumuz
aile dostumuz tarafından darp edilmişti. Soframızı paylaştığımız,
bana 'Bacım' diyen, nikah şahidimiz olan kişinin kocama yumruk
atması affedilir bir şey değildi. Travmatikti. Bu yüzden hala
içimden her gün bir şeyler kopuyor. Bunu aşmaya çalışırken başımıza
korku filmlerini aratmayacak olay geldi.
Bu işin arkasında birileri var mı bilmiyorum. Polisler, Yağmur'a
birtakım sorular sordu. Tahminlerimizi söyledim. Birtakım şeyleri
emniyetle paylaştık. Ama birlikte aynı sofrada yemek yediğimiz,
kızımızı seven, yanımızda olan insanlardan 'Bizi öldürebilir' diye
şüphelenmek bile çok ürkütücü.
"YAĞMUR ARTIK ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK SOKAKTA
DOLAŞAMIYOR"
Psikolojiyi bozan bir şey. Yağmur artık eskisi gibi elini kolunu
sallayarak sokakta dolaşamıyor. Böyle bir özgürlüğü kalmadı. Son
derece kısıtlı yaşıyor, birçok programını son anda değiştiriyor.
Bir zamanlar baba-kız yaptıkları birçok geziyi, programı iptal
etti. Çünkü yavrumuza, bana zarar gelmesinden çok korkuyor.
"KIZIMIN OKUMA YAZMA BİLMEMESİ ŞANS"
Kızımızın şu an henüz çok küçük olması, okuma-yazma bilmemesi şans.
Saldırıdan sonra Yağmur uzun bir süre evden çıkamadı, polisler
gelip gitti. Herkes 'Geçmiş olsun' dedi. Su 'Anne hasta mı oldunuz,
neden herkes geçmiş olsun diyor' diye sormaya başladı. Nasıl 'Kızım
biri babanı öldürmek istedi' diyebilirim ki?
"DELİ" DEYİP BIRAKTILAR
Kocamı öldürmek isteyen kişinin serbest olmasından dolayı hiç iyi
değiliz. Biri kocamı öldürmeye çalıştı. 'Deli' deyip bıraktılar.
Her an geri gelebilir. İşin içinden çıkamıyoruz. Devlete
sığınmaktan, adalete güvenmekten başka çaremiz yok.
"ÇOK KORKUYORUM"
Biz karanlık işlerle uğraşmış insanlar değiliz. Her an sevdiğiniz
kişinin öldürülme korkusu ile yaşamak, saldırıya uğramak ihtimali
kabus gibi. Belki kızımız olmasaydı, kaçmak ve saklanmak daha kolay
olacaktı. Ama Su var. Çok korkuyorum.