Perihan Savaş: Yılmaz Zafer’i en iyi Engin Akyürek oynar
Cine5 ekranlarının sevilen programı İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’ye usta oyuncu Perihan Savaş konuk oldu.
Perihan Savaş tiyatro sahnelerinden Yeşilçam’a sanat hayatında
yaşadıklarını ve özel hayatının bilinmeyenlerini samimiyetle
anlattı.
İlk evliliğimi aile baskısından kurtulmak için
yaptım”
İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’de çocukluk günlerinde yaşadıklarını
paylaşan Perihan Savaş aile baskısı yüzünden küçük yaşta evlenmiş
“Annem ne makyaj yaptırırdı ne ince çorap giydirirdi. Dize kadar
çoraplar alırdım.Kocaman kızlar olmuşuz büyümüşüz. Bunlardan
kurtulayım diye bir sürü saçmalıklar yaptım, 13 yaşında evlendim.
İzin alarak evlendik, hakim sordu “istiyor musun” dedi “evet
istiyorum” dedim. Nişanlandık, düğünümüz bir sene sonra yapılacaktı
ama evlendiğim kişi askeri okulda okuyordu, saçlarını ve
bıyıklarını kesmek zorundaydı, o da saçlarını uzatmak istiyordu.
Bir tek nikahlı olursa okuldan atılıyordu. Bizde nikah yapıp okula
duyurduk. Biraz menfaaatler örtüştü. Fakat nikah yapıldıktan sonra
“ben senin tiyatro yapmanı istemiyorum” deyince herşey bitti. Ben
çorapsız makyajsız gezmeye razıyım ama tiyatro aşkım özgürlüğüm
alınamaz.” diyerek kısa süren ilk evliliğini anlattı.
“Suna Pekuysal beni keşfetti”
İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’de tiyatro ile tanışmasının usta oyuncu
Suna Pekuysal sayesinde olduğunu anlatan Perihan Savaş “Allah
rahmet eylesin Suna ablam annemle annesi çok yakın arkadaştı. O
yaşlarda ünlü olduğunu bilmiyordum, farkında değilim onlar bize biz
onlara gelip gittikçe Suna abla “bu kızın gözünde ışık var ben bunu
tiyatroya sokacağım” demiş. 5 yaşında başladım tiyatroya. İlk
filmimi çekince gala olmuştu babam tek film için izin vermişti.
Tiyatro devam etsin dedi. Ama filmi görünce beğendi.” “Tiyatroya
ilk girdiğimizde ben de Erhan Yazıcıoğlu da çocuktuk, yıllardır
figürasyon olarak çalıştık, daha sonra başrollerde oynadık ama şu
anda o tiyatronun yönetimindesin. 5 yaşında girdim 72’ye kadar şu
anda yönetimdeyim. Hayal edemezdik, bazen bakıyoruz vay buraya
yönetici olduk diyoruz. Ahd-ı vefa o bize büyük bir mutluluk
veriyor. Arkadaşlarımızla tiyatroyu ayakta tutmak için
çalışıyoruz.” dedi.
“Erol Taş korkumdan kendimi odaya kilitledim”
İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’de ilk film deneyiminde yaşadıklarını
anlatan Perihan Savaş Erol Taş’ı görünce kendini odaya kilitlemiş.
“ Sette kendimi odaya kilitlediğimi hatırlıyorum. Sinemayı çok
severdim. Erol Taş’tan da çok korkardım. O kadar iyi yapardı ki
rolünü. Sete bir gittim ilk gün Erol Abi beni bağlayacak, işkence
yapacak. Ben kendimi odaya kilitledim. Çıkmam diye. Erol Abi’nin
elinde çikolata ile kapıya geldiğini hatırlarım. “Bu kız ne korktu,
kendini kilitledi” diye anlatırdı.” diyerek o günleri paylaştı.
“Türkan Şoray ile beyaz elbise anımı hiç
anlatmadım”
İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’de Türkan Şoray’la ilgili bilinmeyen
bir anısını da anlatan Perihan Savaş “1973 senesi ilk Altın
Kelebek’imiz. Sinemaya 71’de girmiştim “Yılın Umut Vaad Eden
Oyuncusu” ben ve Kadir İnanır seçildik. Türkan Şoray ve Tarık
Akan’da “Yılın Sanatçıları”. Ben “ne giyeceğiz” diye düşünüyorum.
Aykut Işıklar’da o zaman Kelebek’teydi. “Aman Perihan çok özel bir
gece olacak” dedi. Paramızda yok. Annemle ikimiz ne yapacağız diye
düşünürken annem geldi “yürü kızım gidiyoruz” dedi. Komşudan borç
para almış. Beni Beyoğlu’na değil Nişantaşı’na götürdü bir sürü şey
denedik. Bu beyaz güpürlü elbiseyi giydim “çok güzel” dedim. Ama
çok pahalıydı, annem “öderiz” dedi. Aldık, eve geldim Aykut Işıklar
aradı “Perihan’cım sana bir şey diyeceğim, sen ne renk giyiyorsun”
dedi. “Beyaz” dedim. “Yok beyaz giyme, Türkan Hanım beyaz
giyiyormuş sen başka bir renk giy” dedi. “Aykut annem bunu komşudan
borç alarak aldı, gittik bu elbiseyi aldık benim gardrobumda
giyecek başka bir şey yok ama Türkan Hanım’ın gardrobunda birçok
elbise vardır o başka bir şey giysin ben bunu giyeceğim” dedim.
Türkan Hanım lila bir elbise giymişti. Bunu ilk defa size
söylüyorum. O zamanlar böyle şeyler vardı.” diyerek anlattı.
Yaşadıklarını anlatırken hüzünlenen Perihan Savaş’a İpek
Tuzcuoğlu’nun “Sizi bu hikayede duygulandıran ne oldu?” sorusu
üzerine Savaş “Annemin çabası geldi gözümün önüne çaresizliği,
paramızın olmaması. Babamda çok üzülmüştü. Babam diş doktoruydu
öldüğünde gidip kasayı açtığımızda karşımıza bir defter çıktı. Diş
çekmiş bir lira almış, veresiye diş çeker diş yaparmış para
almamış, o güne gittim çaresizliğimiz ve annemin borç para alması.
Sonra o parayı ödedik. Bana bir film teklifi gelmişti hemen o borcu
ödedik. Çok ağır yaşıyorsun. Sonra annemle bazen konuşuyorduk ne
günlerdi diye. Fazla irdelemezdik annemde sulugözlüydü.” dedi.
İbrahim Bey’e Allah ikinci bir yaşam şansı
verdi”
İpek Tuzcuoğlu’nun kızının babası İbrahim Tatlıses’le ilgili
“Son hastalığı döneminde kızınız Melek çok üzüldü. Orada bir
yüzleşme yaşadınız mı yıllarca yazıldı çizildi insan orada ölümle
yüzleşiyor?” sözleri üzerine Perihan Savaş “Evet kızım çok üzüldü.
Çok kötü günlerdi onlar zaten, ben bir yandan kızıma destek olmaya
çalışıyorum. Bir yandan inşallah sağlıklı bir biçimde ayağa kalkar
diyordum. Çünkü sakat da kalabilirdi. Hatırlamadan da kalkabilirdi
ama Allahın sevgili kuluymuş ki ona ikinci bir hayat şansı tanıdı.
Kızımın da yeni bebeği olmuştu. Yüzleşmeye gelince sanıyorum
İbrahim Bey’in kendiyle yüzleşmiş olması gerekiyor o dönemlerde
daha çok.” diyerek düşüncelerini paylaştı.
“Yılmaz Zafer’i en iyi Engin Akyürek oynar”
İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme’de genç yaşta kaybettiği eşi Yılmaz
Zafer’le ilgili de duygularını paylaşan Perihan Savaş “Çok genç
yaşta kaybettik Yılmaz’ı. Bebeğinin olduğu anda, iki aylıkken
rahatsızlanması ve 18 ayda çok farklı bir biçimde yaşaması çok acı
gerçekten. Yılmaz’ın velayetini aldım. Bu ölene kadar boşanmamak
demekti. Kimse o yönümü bilmiyordu, bunlar iki gün sonra boşanır
derler ya hep. Ben o anda öyle bakmadım Yılmaz’a, bir insan olarak
baktım sonuçta. İyi günde hoşuz beraberiz de o vaziyette onu nasıl
bırakabilirdim ki, insanlığıma sığmazdı, kendime bunu
yakıştıramazdım vicdanım izin vermezdi. Çok isterdim yaşamasını.
Çocuğu olmasını çok istiyordu. O müjdeli haber planlamadığımız bir
dönemde geldi. İki ay tam anlamıyla çocuğunun yüzünü algılayabildi
sonra hep kardeşi zannediyordu. Hepimizin gideceği yer aynı,
hepimiz öleceğiz ölüme dair tek düşündüğüm özlem, sevdiklerini
görememek. Keşke derim Allahım senede bir gün bayram, anneler günü
gibi sevdiklerini görme günü olsaydı.” diyen Perihan Savaş
“Yılmaz’ın filmini yapmayı düşünüyorum. Çok özel bir film olacağını
düşünüyorum. Ve oyuncu düşünürken hep Engin Akyürek’in yüzü aklıma
geldi. Geçen gün oynadığı dizide bir sahnede öyle bir döndü baktı
ki Yılmaz bakıyor sandım. Oğlum Savaş “yan profilinden babama
hakikaten benziyor” dedi. Oynasa oynasa Engin Akyürek oynar.”
diyerek düşüncelerini paylaştı.
“Kıvanç Tatlıtuğ’un işine özen göstermesini doğru
buluyorum”
İpek Tuzcuoğlu’nun yeni nesil oyuncularla ilgili
düşüncelerini sorması üzerine Perihan Savaş “Ben çalışan emek
gösteren işine saygı gösteren o işi gerçekten emeğiyle yapan
inanan, mesela Kıvanç Tatlıtuğ’u örnek vermek gerekirse her
dizisinde veya sinema filminde tiplemesini yaparak, tipini
değiştirerek, saç rengini dahi değiştirerek farklı tipleri oynaması
benim için özel ve doğru birşeydir. Tabii ki aynı karakter değil
ki. Her karakterin birbirine benzemesi mümkün değil özen
göstermeleri gerek diye düşünüyorum.” diyerek cevap verdi