13 Ara 2017 12:16
Son Güncelleme: 24 Kas 2018 01:51
'Payitaht Abdülhamid'in yapımcısından o iddialara yanıt!
TRT 1'de yayınlanan Payitaht Abdülhamid dizisinde Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret edildiği öne sürülmüştü.
TRT 1 ekranlarında yayınlanan ve başrollerinde Bülent İnal ile Özlem Conker'in yer aldığı "Payitaht Abdülhamid" dizisinin 17. bölümünde geçen bir diyalogda, Mustafa Kemal Atatürk'e hakaret edildiği iddia edilmişti. Tepkilerin ardından CHP milletvekili Zeynep Altıok Akatlı da konuyu RTÜK'e taşıyarak şikayetçi olmuştu.
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan dizinin yapım şirketi ES Film, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek basında çıkan haberleri yalanladı.
İşte, o açıklama:
"Son günlerde Haber Kanalları ve İnternet sitelerinde yayınlanan; ülke genelinde geniş bir seyirci kitlesine sahip olan ve müvekkil şirketin yapımcılığını üstlendiği “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisi ile ilgili gerçekleri yansıtmamakta, müvekkil şirketin itibarını ve dizinin saygınlığı zedelemek suretiyle hukuka aykırılık teşkil etmektedir. Bahse konu içerik ayrıca basın ve habercilik özgürlüğüne aykırı olarak karalayıcı bir üslupla ve sansasyonel kaygılarla diziye yönelik açıkça saldırı teşkil ettiğinden, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 9. maddesi uyarınca, içeriğin yayından çıkarılmasını ve cevap ve düzeltme hakkımız kullanılarak, aşağıda yazılı cevap/düzeltme metninin yayınlanmasını talep etme zarureti doğmuştur.
Payitaht Abdülhamid ile ilgili haber kanalları ve internet sitelerinde yayınlanan haberlerin içeriği gerçeği yansıtmamaktadır. Müvekkil şirketin yapımcılığını üstlendiği “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinin 17. bölümündeki karakterler arasında diyaloğun konu alındığı haberde; söz konusu diyalogun Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret niteliği taşıdığı, Türkiye Cumhuriyeti’nin dış mihraklar için kurulduğu iddia edilmekte, bununla birlikte sayın Mustafa Armağan’ın dizinin tarih danışmanı olduğundan bahsedilmektedir.
Dizinin toplumda bulduğu karşılıktan rahatsız olanlar ve onların yönlendirmesiyle, son dönemde; “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinin itibarını zedelemek, dizinin ve diziye konu tarihi şahsiyetlerin toplum nezdindeki saygınlığını tartışılır hale getirmek maksadıyla karalayıcı ve sansasyonel kaygılarla kaleme alınan haberleri üzülerek müşahade etmekteyiz. Bunlardan sonuncusu 17. bölümde yer alan bir diyaloga ilişkindir. Bu diyalogda, dizinin iki karakteri Thedor Herzl ve Fesli’nin aşağıda alıntı yapılan konuşmalarına yer verilmiştir:
Thedor Herzl: Osmanlı çetin ceviz. Lakin kırabilirsek dünyada çok şey değişecek. İçinde dünyanın anahtarı var.
Emanuel Karaso: Osmanlı’yı kendi evlatları bizim için yıkacak Herzl, merak etme.
Thedor Herzl: Bu kadar eminsin?
Emanuel Karaso: Onlar peygamberlerinin izini takipten vazgeçsin, kitaplarını kapatsın, tarihlerinden utansın, batının kuyruğuna takılsın, imamlarının ipleri papazların ve hahamların ellerine geçsin de ben onlara neler yaptırıyorum.
Thedor Herzl: Artık seninle yol alabilirim dostum.
“Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinde tarihi gerçekliklere uygun olarak, üç kıtaya hükmetmiş olan Osmanlı Devleti’nin son döneminde gerçekleşen olaylar ele alınmaktadır. Söz konusu diyalog da Osmanlı toplumunun birliğine, vatan topraklarının bütünlüğüne ve devletimizin ve milletimizin istikbali olan devrin gençlerine yönelik batılı devletlerin doğrudan ve dolaylı müdahale çabalarını ortaya koymak üzere senaryolaştırılmıştır.
Tüm bunlar değerlendirildiğinde, 17. bölümdeki karakterler arasında geçen diyalogda Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranların ima edilmediği ve tarihi akış içerisinde böyle bir imada bulunulamayacağı da açıktır. Esasen söz konusu diyalog da Sultan Abdulhamid’in tahttan indirildiğini tebliğ eden heyette yer alanlar herkesin malumudur. Maksatlı bir şekilde ve tarihi cehaletle yapılan haberle aslında Atatürk’e iftira atıldığı ve “Osmanlı Devleti’ni Atatürk yıktı” gibi tamamen gerçek dışı, kötüniyetli ve toplumu ayrıştırıcı bir algının oluşturulmak istendiği anlaşılmaktadır.
Uluslararası alanda yaşanan gelişmelere toplumumuzun her unsurunun birlik düşüncesine sarılarak ve daha da birbirine kenetlenerek cevap verdiği bugünlerde; söz konusu yayınların ile esasen toplumun ortak değerleri üzerinden bilinçli veya bilinçsiz biçimde, toplumda sanal bir ayrışma tetiklemek gayretinin ürünü olduğunu değerlendirmekteyiz.
Yapılan yayınlarda söz konusu diyalogun, dizinin en son yayınlanan bölümünde yer aldığı iddiası bu yayınların kötüniyetli olduğunu ispat etmektedir. Esasen geçen sezonun finali olarak yayınlanan bu bölümün yeni bir yayınmış gibi sunulması suretiyle, toplumumuzun ve tüm İslâm âleminin “Kudüs” hassasiyetinin dizi senaryosunda işlenmesinden bir takım çevrelerin rahatsızlığı sonucunda dizinin ve dizinin şahsında bu hassasiyete karşı gösterilen haksız ve saygısız tutum olduğu değerlendirilmektedir.
Bununla birlikte, haberde bahsedildiğinin aksine sayın Mustafa Armağan dizinin tarih danışmanı değildir.
Yukarıda arz olunduğu üzere; kötüniyetli, karalayıcı ve maksatlı olarak hazırlanan ve sunulan söz konusu haberin gerçeği yansıtmadığını; bu yayınlar nedeniyle ihlâl edilen kişilik hakkının korunmasına yönelik hukuki imkânlara başvurma hakkımızı saklı tuttuğumuzu kamuoyunun bilgilerine saygı ile duyururuz."
Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan dizinin yapım şirketi ES Film, iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirterek basında çıkan haberleri yalanladı.
İşte, o açıklama:
"Son günlerde Haber Kanalları ve İnternet sitelerinde yayınlanan; ülke genelinde geniş bir seyirci kitlesine sahip olan ve müvekkil şirketin yapımcılığını üstlendiği “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisi ile ilgili gerçekleri yansıtmamakta, müvekkil şirketin itibarını ve dizinin saygınlığı zedelemek suretiyle hukuka aykırılık teşkil etmektedir. Bahse konu içerik ayrıca basın ve habercilik özgürlüğüne aykırı olarak karalayıcı bir üslupla ve sansasyonel kaygılarla diziye yönelik açıkça saldırı teşkil ettiğinden, 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un 9. maddesi uyarınca, içeriğin yayından çıkarılmasını ve cevap ve düzeltme hakkımız kullanılarak, aşağıda yazılı cevap/düzeltme metninin yayınlanmasını talep etme zarureti doğmuştur.
Payitaht Abdülhamid ile ilgili haber kanalları ve internet sitelerinde yayınlanan haberlerin içeriği gerçeği yansıtmamaktadır. Müvekkil şirketin yapımcılığını üstlendiği “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinin 17. bölümündeki karakterler arasında diyaloğun konu alındığı haberde; söz konusu diyalogun Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e hakaret niteliği taşıdığı, Türkiye Cumhuriyeti’nin dış mihraklar için kurulduğu iddia edilmekte, bununla birlikte sayın Mustafa Armağan’ın dizinin tarih danışmanı olduğundan bahsedilmektedir.
Dizinin toplumda bulduğu karşılıktan rahatsız olanlar ve onların yönlendirmesiyle, son dönemde; “Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinin itibarını zedelemek, dizinin ve diziye konu tarihi şahsiyetlerin toplum nezdindeki saygınlığını tartışılır hale getirmek maksadıyla karalayıcı ve sansasyonel kaygılarla kaleme alınan haberleri üzülerek müşahade etmekteyiz. Bunlardan sonuncusu 17. bölümde yer alan bir diyaloga ilişkindir. Bu diyalogda, dizinin iki karakteri Thedor Herzl ve Fesli’nin aşağıda alıntı yapılan konuşmalarına yer verilmiştir:
Thedor Herzl: Osmanlı çetin ceviz. Lakin kırabilirsek dünyada çok şey değişecek. İçinde dünyanın anahtarı var.
Emanuel Karaso: Osmanlı’yı kendi evlatları bizim için yıkacak Herzl, merak etme.
Thedor Herzl: Bu kadar eminsin?
Emanuel Karaso: Onlar peygamberlerinin izini takipten vazgeçsin, kitaplarını kapatsın, tarihlerinden utansın, batının kuyruğuna takılsın, imamlarının ipleri papazların ve hahamların ellerine geçsin de ben onlara neler yaptırıyorum.
Thedor Herzl: Artık seninle yol alabilirim dostum.
“Payitaht Abdülhamid” isimli TV dizisinde tarihi gerçekliklere uygun olarak, üç kıtaya hükmetmiş olan Osmanlı Devleti’nin son döneminde gerçekleşen olaylar ele alınmaktadır. Söz konusu diyalog da Osmanlı toplumunun birliğine, vatan topraklarının bütünlüğüne ve devletimizin ve milletimizin istikbali olan devrin gençlerine yönelik batılı devletlerin doğrudan ve dolaylı müdahale çabalarını ortaya koymak üzere senaryolaştırılmıştır.
Tüm bunlar değerlendirildiğinde, 17. bölümdeki karakterler arasında geçen diyalogda Mustafa Kemal Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranların ima edilmediği ve tarihi akış içerisinde böyle bir imada bulunulamayacağı da açıktır. Esasen söz konusu diyalog da Sultan Abdulhamid’in tahttan indirildiğini tebliğ eden heyette yer alanlar herkesin malumudur. Maksatlı bir şekilde ve tarihi cehaletle yapılan haberle aslında Atatürk’e iftira atıldığı ve “Osmanlı Devleti’ni Atatürk yıktı” gibi tamamen gerçek dışı, kötüniyetli ve toplumu ayrıştırıcı bir algının oluşturulmak istendiği anlaşılmaktadır.
Uluslararası alanda yaşanan gelişmelere toplumumuzun her unsurunun birlik düşüncesine sarılarak ve daha da birbirine kenetlenerek cevap verdiği bugünlerde; söz konusu yayınların ile esasen toplumun ortak değerleri üzerinden bilinçli veya bilinçsiz biçimde, toplumda sanal bir ayrışma tetiklemek gayretinin ürünü olduğunu değerlendirmekteyiz.
Yapılan yayınlarda söz konusu diyalogun, dizinin en son yayınlanan bölümünde yer aldığı iddiası bu yayınların kötüniyetli olduğunu ispat etmektedir. Esasen geçen sezonun finali olarak yayınlanan bu bölümün yeni bir yayınmış gibi sunulması suretiyle, toplumumuzun ve tüm İslâm âleminin “Kudüs” hassasiyetinin dizi senaryosunda işlenmesinden bir takım çevrelerin rahatsızlığı sonucunda dizinin ve dizinin şahsında bu hassasiyete karşı gösterilen haksız ve saygısız tutum olduğu değerlendirilmektedir.
Bununla birlikte, haberde bahsedildiğinin aksine sayın Mustafa Armağan dizinin tarih danışmanı değildir.
Yukarıda arz olunduğu üzere; kötüniyetli, karalayıcı ve maksatlı olarak hazırlanan ve sunulan söz konusu haberin gerçeği yansıtmadığını; bu yayınlar nedeniyle ihlâl edilen kişilik hakkının korunmasına yönelik hukuki imkânlara başvurma hakkımızı saklı tuttuğumuzu kamuoyunun bilgilerine saygı ile duyururuz."