25 Kas 2010 10:47
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:49
ÖZÜR DİLERİM! 15 SUÇTAN İKİSİ DÜŞTÜ, KALDI GERİYE 13 SUÇ!
Taraf Gazetesi'nin 'yeniyetme' yazarı Yıldıray Oğur'dan "nedenseyetmez" Fatih Altaylı'ya zehir zemberek yanıt!
Yeniyetme’den, ‘Nedesenyetmez’e
Polemiğe girdiğim kişinin bir Peyami Safa olmadığının farkındaydım tabii.
Yazılarında bağlaç kullanma rahatlığında “şerefsiz”, “yavşak” diye yazan birinden “zatıâlilerime maruzatını bildirmesini” de beklemiyordum.
Ama yine de en büyük iftihar vesilesi “benim altım bağlanırken gazetecilik yapmak” olan birinden, Galatasaray Lisesi’nin yatakhanesinde yastık kavgası ediyormuşçasına “yeniyetme” bir üsluptan daha fazlasını bekliyor insan...
Kardak’a bayrağı o dikmemiş. Özür dilerim. Sadece hücumbota atlamış. Roma’ya da Öcalan’ı almaya ya da orayı yakmaya gitmemiş, PKK’lılarla kavga etmeye gitmiş...
15 suçtan ikisi düştü.
Kaldı geriye 13 suç.
O zaman şöyle düzeltelim: Kardak’a bayrak dikmemiş olan Fatih Altaylı yayımlanmayacağını bile bile Lübnan’a Öcalan’la görüşmeye gitmiş. Kasetleri MİT’e teslim etmiş, bir de MİT yöneticilerine brifing vermiş, Eren Keskin’e “Seni gördüğüm yerde taciz edeceğim” demiş, eylem yapan başörtülü kızlara “fahişe” diye hakaret etmiş, bir yazara “Ordu senin bacak aranı koruyor” diye yazmış bir gazetecidir...
Ehh herhalde bu suçlar da “misyonu belli” bir gazetenin başına geçirilmek için yeterli vasıflardır..
Yalancılıkla ilgili erdemli sözlerini Dr. Caroline Finkel’e ileteceğim.
Yıldıray Oğur/Taraf
Polemiğe girdiğim kişinin bir Peyami Safa olmadığının farkındaydım tabii.
Yazılarında bağlaç kullanma rahatlığında “şerefsiz”, “yavşak” diye yazan birinden “zatıâlilerime maruzatını bildirmesini” de beklemiyordum.
Ama yine de en büyük iftihar vesilesi “benim altım bağlanırken gazetecilik yapmak” olan birinden, Galatasaray Lisesi’nin yatakhanesinde yastık kavgası ediyormuşçasına “yeniyetme” bir üsluptan daha fazlasını bekliyor insan...
Kardak’a bayrağı o dikmemiş. Özür dilerim. Sadece hücumbota atlamış. Roma’ya da Öcalan’ı almaya ya da orayı yakmaya gitmemiş, PKK’lılarla kavga etmeye gitmiş...
15 suçtan ikisi düştü.
Kaldı geriye 13 suç.
O zaman şöyle düzeltelim: Kardak’a bayrak dikmemiş olan Fatih Altaylı yayımlanmayacağını bile bile Lübnan’a Öcalan’la görüşmeye gitmiş. Kasetleri MİT’e teslim etmiş, bir de MİT yöneticilerine brifing vermiş, Eren Keskin’e “Seni gördüğüm yerde taciz edeceğim” demiş, eylem yapan başörtülü kızlara “fahişe” diye hakaret etmiş, bir yazara “Ordu senin bacak aranı koruyor” diye yazmış bir gazetecidir...
Ehh herhalde bu suçlar da “misyonu belli” bir gazetenin başına geçirilmek için yeterli vasıflardır..
Yalancılıkla ilgili erdemli sözlerini Dr. Caroline Finkel’e ileteceğim.
Yıldıray Oğur/Taraf