22 Eyl 2008 17:18 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:20

"ÖZKÖK GÜNLÜKLER UYDURMA DEMİŞTİ!..." KAPATILAN NOKTA DERGİSİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ ALPER GÖRMÜŞ'TEN ERTUĞRUL ÖZKÖK VE HÜRRİYET'E ELEŞTİRİ!..

Alper Görmüş,eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen darbe günlüklerini yayınladığı dönemde yaşanan süreci "Darbeciler Yargılansın Girişimi" adına yapılan toplantıda anlattı.


Kapatılan Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Alper Görmüş, darbe günlüklerini yayınladıktan sonra derginin kapatılması ve mahkemeye kadar giden süreçte DİSK dahil hiçbir sendikanın ve siyasi partinin kendisini arayarak destek vermediğini söyledi.

Günlüklerin yayınlandığı dönemde basın, sivil toplum kuruluşları ve siyasetin feci bir sınavdan geçtiğini belirten Görmüş, Hürriyet Gazetesi ve Ertuğrul Özkök'ü yayınlarından dolayı eleştirdi.

Özkök'ün yazılarında kendisini uydurma belgeleri yayınlamakla suçladığını söyleyen Görmüş, beraat kararının da en küçük gören gazetenin Hürriyet olduğu eleştirisinde bulundu.

"Darbeciler Yargılansın Girişim" adına İstanbul Tabip Odası'nda bir araya gelen Kapatılan Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Alper Görmüş, Demokratik Toplum Partisi (DTP) Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ve Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile Gazeteci-Yazar Mehmet Metiner ortak basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda, Özgürlük ve Dayanışma Partisi Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras tarafından TBMM'ye sunulan "Darbe Girişimlerinin açığa çıkarılması ve Darbecilerin yargılanması"na yönelik Meclis Araştırma Komisyonu kurulması önerisini desteklendi.

Basın toplantısında konuşan kapatılan Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Alper Görmüş, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen darbe günlüklerini yayınladığı dönemde yaşanan süreci anlattı.

Yayınladıkları haberlerle ortaya çıkarılan Darbe Günlüklerinin mahkeme sürecinde ve medyada üzerinin örtülmeye çalışıldığını savunan Görmüş, mahkemenin verdiği kararla, 'Tamam seni beraat ettiriyoruz ama bu iş burada kalsın' mesajını verdini söyledi.

Kararı temyize götürdüklerini ve Yargıtay'a taşıdıklarını belirten Görmüş, adli yılın açılmasıyla birlikte bu konuda bir hareketlilik yaşanmasını beklediğini ifade etti.

"Bu konuda son derece iyimserim" diyen Görmüş, "Sonuna kadar sürdürüp Yargıtay'da da hiçbir şey elde edemeyecekse dahi hiç değilse kamuoyunda 'Bu işler olmuş ama kapatılıyor' düşüncesi ki bu doğru, iyice kökleşsin. Bu da bir kazanımdır." şeklinde konuştu.

Günlüklerin dergide yayınlandığı dönemi anlatan Görmüş, o dönemde ciddi bir sınavdan geçen STK'lar, siyaset ve medyanın sınıfta kaldığını ileri sürdü. Günlüklerin yayınlanmasından bir hafta sonraki sayılarında "Demokratik bir ülke olsaydı bu ülkede siyaset, sivil toplum kuruluşları ve 4. kuvvet Medya nasıl tepki verirdi" konusunu ele aldıklarını belirten Görmüş,

"Ben de bir yazı yazdım ve normal bir ülke olsaydı 'Her şeyden önce yargının kendiliğinden harekete geçip iddiaları soruşturması gerekirdi' diye. Hükümet 'Kimmiş bakalım bu demokratik yolla iktidara gelmiş hükümeti darbeyle ortadan kaldırmaya çalışan güçler diye bunun üzerine giderdi' yazdım." diye konuştu.

"DİSK BİLE ARAMADI"

Darbe günlüklerinin yayınlandığı dönemde hükümetten, meclisten, siyasi partilerden ve sivil toplum kuruluşlarından Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu hariç kimsenin kendisini aramadığını vurgulayan Görmüş şunları söyledi: "Hiçbir sendikacı da beni aramadı.

DİSK dahil buna. Bir tek Salim Uslu aradı. O dönemde büyük bir yalnızlık hissettik. Yine de Nokta'nın önüne gelerek destekleyen bize Ergin Çimen, Hasip Kaplan gelmişti. Buradaki arkadaşların hepsi gelmişti. İlginç bir şekilde onlar yine bu masadalar. Kurumsal düzeyde sendikalar, Mecl