Özgür Özel'den Bahçeli'nin 'Öcalan' açıklamasına yeni yanıt! ‘Meclis’te konuşması ile çözülemez…’
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin dün PKK elebaşı Abdullah Öcalan’la ilgili yaptığı "Umut hakkı" önerisi siyasetin ana gündem maddesi haline geldi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bahçeli'nin çağrısıyla ilgili yeni açıklamalarda bulundu. Özel, "Sorun bir kişinin Meclis'te konuşması ile çözülemez" dedi.
Diyarbakır'ı ziyaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a yaptığı Meclis'te silah bırakma çağrısıyla ilgili yeni açıklamalarda bulundu. Özgür Özel, "Sorun bir kişinin Meclis'te konuşması ile çözülemez. Kürtlerin yaşadığı sorunların sadece bir kişinin konuşmasıyla değil 86 milyonun temsilcilerinin konuşmasıyla çözülebilecektir. Siyasetin önüne açılmasıyla, kurulacak masaya 86 milyonun oturmasıyla çözülecektir" dedi. CHP lideri sözlerine, "CHP, barışa giden, annelerin gözyaşı dökmesini ve şehit gelmesini engellemek, terör örgütünün ortadan kalkması için söylenecek her sözü anlamlı bulur" ifadelerini ekledi.
Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
CHP barışa giden bu sürecin tamamlanması için, terör örgütünün ortadan kalması için atılacak her adımı önemsiyor ve engel olmayacak, kimin sözü varsa söylesin. Ama Kürt sorunu yok, bir kişi konuşunca her şey çözülecek diyemezsiniz. Kürtlerin sorunu olup olmadığına devlet değil Kürtler karar verir. Kürtlerin sorunları, 'Kürtler sorun yoktur' diyene kadar vardır ve çözülmesi gerekir. Biz de bununla ilgili elimizden gelen her katkıyı ifade etmeye devam edeceğiz.
'SORUN BİR KİŞİNİN MECLİS'TE KONUŞMASI İLE ÇÖZÜLEMEZ'
Sorun bir kişinin Meclis'te konuşması ile çözülemez. Kürtlerin yaşadığı sorunların sadece bir kişinin konuşmasıyla değil 86 milyonun temsilcilerinin konuşmasıyla çözülebilecektir. Siyasetin önüne açılmasıyla, kurulacak masaya 86 milyonun oturmasıyla çözülecektir.
Kapalı kapılar ardında biz yaptık diyen anlayışla değil Kürtlerin yaşadığı sorunları gören çözme iradesi gösteren bir anlayışı savunuyoruz. Biz üzerimize düşen ne varsa bunu yapacağız.
Dün 'Kürtlere devlet vadet ediyorum' dedim. Ben Kürtlere, Türkiye Cumhuriyeti devletinin eşit, ayrımsız, kendilerini tamamen mensubu hissettikleri eşit vatandaşlığı kemiklerine kadar hissettikleri Türkiye Cumhuriyeti devletinin sahibi olmalarını öneriyorum.
Mevcut anayasaya harfiyen uyulmadıkça antidemokratik uygulamalardan vazgeçilmedikçe, AİHM kararlarına uyulmadıkça biz yeni Anasaya çalışmalarında yokuz. Anayasa çiğneyenlerle anayasa yapmayız.