Osmanlı ordusunun fedaileri Deliler beyazperdede
Hazırlıkları yaklaşık 2 yıldır süren ve Angel Yapım imzası taşıyan Türk yapımı film “Deliler”, dünyaca ünlü diziler Game of Thrones ve Vikings kalitesinde dev bir prodüksiyonla Türk sinema tarihine damgasını vurmaya hazırlanıyor. Yönetmenliğini Osman Kaya’nın üstlendiği filmde, Erkan Petekkaya, Cem Uçan, Yetkin Dikiciler, Kamil Güler, İsmail Filiz, Nur Fettahoğlu ve Demet Tuncer’in de aralarında olduğu dev bir oyuncu kadrosu yer alıyor. Film, Fatih Sultan Mehmet tarafından Vlad Tepeş nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda’nın şatosuna gönderilen Osmanlıların en cesur süvarileri Deliler’in bu görev sürecinde yaşadıklarını konu alıyor.
Hazırlıkları yaklaşık 2 yıldır süren ve Angel Yapım imzası taşıyan Türk yapımı film “Deliler”, dünyaca ünlü diziler Game of Thrones ve Vikings kalitesinde dev bir prodüksiyonla Türk sinema tarihine damgasını vurmaya hazırlanıyor. Yönetmenliğini Osman Kaya’nın üstlendiği filmde, Erkan Petekkaya, Cem Uçan, Yetkin Dikiciler, Kamil Güler, İsmail Filiz, Nur Fettahoğlu ve Demet Tuncer’in de aralarında olduğu dev bir oyuncu kadrosu yer alıyor. Film, Fatih Sultan Mehmet tarafından Vlad Tepeş nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda’nın şatosuna gönderilen Osmanlıların en cesur süvarileri Deliler’in bu görev sürecinde yaşadıklarını konu alıyor.
Son zamanların en yüksek bütçeli filmlerinden olan ve çekimleri devam eden Deliler’in vizyona girme tarihi ise henüz açıklanmadı.
Cem Uçan: Game Of Thrones, Vıkıngs gibi dizileri ve bu tür filmleri onlardan daha iyi yapabiliriz Filmin yapımcılarından ve başrol oyuncularından Cem Uçan, çekimlerin bir kısmının gerçekleştiği Aksaray’da gazetecilere açıklamalarda bulundu. Uçan, 8 yıldır bu proje üstünde çalıştığını belirterek, “Deliler, Osmanlıların en cesur süvarileri. Dünyada taklidi yapılan ilk askeri birlik. Bütün proje tasarımını ve genel hikâyeyi ben hayata geçirdim. Senarist arkadaşlarımla bunu diyaloglandırıp bir dünya haline getirdik. Çok zor bir iş çekiyoruz. Son dönemin en yüksek bütçeli işini çekiyoruz. 7 haftadır buradayız, son 1 haftamız kaldı. Görsel anlamda bir şov ve müthiş bir hikâye izlettireceğiz. Game of Thrones, Vikings gibi dizileri ve bu tür filmleri onlardan daha iyi yapabiliriz. Bu filmi izleyen herkes daha ne dediğimi çok iyi anlayacak. İnanılmaz bir görsel şov var. Aksiyon olarak müthiş bir film çekiyoruz. Çok zor setuplar çektik, çok tehlikeli anlar yaşadık çekimlerde” dedi.
“Bu film, bu ülkenin yüz akı” Filmin konusundan da bahseden tecrübeli oyuncu, “1459-60 yıllarında, Fatih Sultan Mehmet döneminde geçiyor. Vlad Tepeş nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda, dünyadaki Drakula filmlerinin ana teması olan karakter. Fatih Sultan Mehmet’in babası II. Murat Romanya’yı fethettiği zaman Romanya kralı mukavemet göstermiyor ve ‘Bundan sonra burası Osmanlı toprağıdır ve benim adıma burayı yöneteceksiniz ama sizden teminat olarak iki oğlunuzu alıyorum’ diyor. Vlad ve Radul iki kardeş ve Fatih Sultan Mehmet ile Edirne sarayında çocukluklarını birlikte geçiriyorlar. II. Murat onlara kendi çocuklarına davrandığı gibi davranmış. Çocuklar birlikte büyüyor, kan kardeşi oldukları bile söyleniyor. II. Murat ve Romanya kralı öldükten sonra Vlad, Fatih Sultan Mehmet tarafından Eflak’a Voyvoda olarak atanıyor. Ancak Vlad, çocukluğundan beri içinde yoğun şiddet karakteri olan ve Fatih Sultan Mehmet’e kardeş gibi gözükse de bilenmiş biri. Orada Vatikan ve Ejder Tarikatı’nın yönlendirmeleri ve dikteleriyle Fatih Sultan Mehmet’e karşı kin ve nefret besliyor. Vlad, 23 bin 734 Türkmen, Boşnak, Sırp, Arnavut ve Bulgar’ı kazığa oturttuğunu kendisi beyan ediyor. Bunun üzerine Fatih Sultan Mehmet haberci gönderiyor. Vlad, bu habercinin de başına sarığını çakıp geri gönderiyor. Fatih Sultan Mehmet, ‘Osmanlı’nın deli çocuklarını getirin bakalım, bu mevzu nedir gidip öğrensinler’ diyor ve bütün hikâye buradan başlıyor. Bu film, bu ülkenin yüz akı. Çok büyük emek harcadık. Dünya yapıyor, Hollywood yapıyor, biz de ağzımızı açarak izliyoruz. Bu filmin hem Türk filmi olması, hem Türk bir ekibin yapması, yapımcısının bir Türk olması ve bütün ekibin Türklerden oluşması çok gurur verici bir durum. Biz dünya standartlarında işleri rahat rahat yapabiliriz; yeter ki yapmak isteyelim” ifadesini kullandı.