Oray Eğin'den Doğan Heper'in ardından olay yazı: Dinozorların soyu tükendi!
Habertürk gazetesi yazarı Oray Eğin, Doğan Heper'in ardından "Dinozor soyu tükendi" başlıklı bir yazı yazıp, soylarının tükenmesinin meslek için iyi mi kötü mü olduğunu sorguladı.
Habertürk gazetesi yazarı Oray Eğin, Milliyet ve Türk basınının
duayen ismi Doğan Heper'in ardından "Dinozorların soyu tükendi"
dedi.
Doğan Heper'in eski gazeteci kuşağın en önemli simgelerinden birisi
olduğunu belirten Oray Eğin, "Doğruya doğru, meslek hayatında tek
bir devrim, bir yenilik, çığır açan bir fikir ortaya attığı
söylenemez. Daha çok bir memur gibi verilen işi yapar, ama hakkıyla
yapar, 'çizgi'nin dışına çıkıldığında hizaya getirmeyi çok iyi
bilirdi." ifadelerini kullandı...
BİR AHLAKIN TEMSİLCİLERİYDİLER
Babıali’de “ağabey” geleneğinin sadece genç kuşakların yetişmesi
için gazetelerin belli ilke sınırları dahilinde kalması için de
önemli olduğunu anlatan Oray Eğin şöyle devam etti: "Bu ağabeyler
aynı zamanda basının yol gösterici akil adamlarıdır. Yazılarını
gerici bulabilirsiniz kuşkusuz, ama bir Doğan Heper ya da Hasan
Pulur’un iş takipçiliğine falan bulaştığını hiç kimse iddia edemez.
Bu açıdan giderek kıymeti bilinmeyen bir ahlakın da
temsilcileriydiler."
İşte Oray Eğin'in bugünkü yazısından "Dinozor soyu
tükendi" başlıkl bölüm:
Önceki gün kaybettiğimiz Doğan Heper eski kuşağın en önemli
simgelerinden biriydi. Dün Milliyet’te Abbas Güçlü’nün ardından
yazdığı gibi bir tür Demirel’di. Kriz zamanlarında “Doğan Abi”
olarak patron tarafından ortalığı yatıştırması, gemiyi limana
çekmesi için görev verildiğinde sahne alır, hemen ardından da geri
çekilmeyi bilirdi.
Doğruya doğru, meslek hayatında tek bir devrim, bir yenilik, çığır
açan bir fikir ortaya attığı söylenemez. Daha çok bir memur gibi
verilen işi yapar, ama hakkıyla yapar, “çizgi”nin dışına
çıkıldığında hizaya getirmeyi çok iyi bilirdi. Ufuk Güldemir altı
ay Milliyet’in başına gelip gazeteye dair bilinen her şeyi
sarstığında eski düzene geçiş onun göreviydi mesela. O yıllarda
gazete künyelerinde sık sık devinimler yaşanırdı, dinozorlar ise
statükoyu, geleneği, düzeni korurdu.
Tam da bu yüzden önemlilerdi.
Kimi başyazar, kimi yedek yayın yönetmeni olarak gazetelerde bir
yerde tutuldular uzun süre. Bazılarının görevi sadece “ağabey”
olmaktı. Siyaseten de tam merkezde dururlardı; cumhuriyetçilik,
Atatürkçülük ve laiklik tek kırmızı çizgileriydi. Değişen dünyanın
beraberinde getirdiği tartışmaların (mesela trans bireylerin
hakları) hayatlarında ne kadar yer ettiği tartışılırdı.
Tam ortada durmanın sıkıcılığından bahsediyorum o kuşağı tarif
ederken. Sıkıcı olmak esneyip bükülmekten, spekülasyona prim vermek
ya da günümüzün modası yalan habere teslim olmaktan daha kıymetli
kuşkusuz.
AKİL ADAMLAR
Bu kuşağın internet sayesinde rakamlar önem kazanıp okunma ve
paylaşılma bir gazetecilik değerine dönüştüğünde klasman dışı
kalması kaçınılmazdı. Ancak yıllar içinde “Aman onları kimse
okumuyor ki” diye geçiştirilmeyecek bir fonksiyonları olduğunu fark
ettim.
Pek çoğuyla birlikte çalışmadım, ama gazetecilerin anılarından
öğrendiğime göre Babıali’de “ağabey” geleneği sadece genç
kuşakların yetişmesi için gazetelerin belli ilke sınırları
dahilinde kalması için de önemlidir. Bu ağabeyler aynı zamanda
basının yol gösterici akil adamlarıdır. Yazılarını gerici
bulabilirsiniz kuşkusuz, ama bir Doğan Heper ya da Hasan Pulur’un
iş takipçiliğine falan bulaştığını hiç kimse iddia edemez. Bu
açıdan giderek kıymeti bilinmeyen bir ahlakın da
temsilcileriydiler.
“Dinozor kuşağı”nın bir kısmını ölüm ayırdı bu dünyadan, Oktay Ekşi
gibi hâlâ hayatta olan ve zihninde en ufak bir bulanıklaşma
olmayanlar ise siyasi nedenlerden dolayı tasfiye edildi. Bugün
hemen hemen hiçbir gazetede o kuşaktan bir “ağabey” figürü kalmadı.
Bir tek Güngör Mengi hâlâ Vatan’da yazıyor, ama zamanının Sabah
Gazetesi’ndeki gibi bir “Güngör Abi”si değil ne zamandır. Bu büyük
tasfiyenin sonunda “akil adam” diye Taha Akyol’u pazarlamaya
kalkıyorlar şimdi; ne ayıp.
Dinozorların soyunun tükenmesi iyi mi oldu, kötü mü? Hayatın bir
ironisi herhalde, 17 yaşımda gazeteci olmak istediğimde bütün
dinozorların kenara çekilmesini arzu ediyordum. Son yıllarda her
gazetede zaman zaman kapısının çalınacak bir ağabey olmasının fena
bir fikir olmadığını düşünmeye başladım.