13 Şub 2018 15:02
Son Güncelleme: 24 Kas 2018 02:00
Oray Eğin'den Ahmet Hakan'a Afrin yası tepkisi: Pek ikna olmadım!
Oray Eğin, Ahmet Hakan'ın Afrin şehitlerini mazeret göstererek köşesini boş bırakmasına tepki gösterdi.
Habertürk yazarı Oray Eğin, Ahmet Hakan'ın Afrin şehitlerini
mazeret göstererek Hürriyet'teki köşesini boş bırakmasına anlam
veremedi.
Oray Eğin, köşeyi boş bırakma huyunun Çetin Altan'la başladığını ancak son dönemde bazı köşe yazarlarının aynı yönteme başvurarak kaytardıklarını belirtti.
Oray eğin, Ahmet Hakan'ın Afrin şehitleri nedeniyle köşesini boş bırakmasına da tepki göstererek "Köşe yazarının mazereti yas olamaz" dedi.
KÖŞE YAZARININ YASI
HEPİMİZ gibi Ahmet Hakan’ın da şehitlerin ardından üzülmesini anladım. Anladım da bunu bahane edip “Bugün ne yazayım” diyerek köşesini neredeyse boş bırakmasına pek ikna olmadım.
Çetin Altan iyi ki bir kere, “Bugün canım yazı yazmak istemiyor” diye tepki koyup köşesini boş bıraktı. İlk kez yapıldığında etkili ve şaşırtıcı bir tepkiydi. Ama 50 yıldır taklit edilip duruluyor ve çok eskidi. Çetin Altan’ın da canının bir daha yazı yazmak istemediği olmadı.
Bu gazete sayfaları hepimize bir görev için geçici olarak veriliyor: Kamuoyunu elimizden geldiğince bilgilendirmek ve aydınlatmak. Duygularımızı aktaracağımız yer gazete sayfaları değil.
Duyarsız olmaktan, hislerden arınmaktan da bahsetmiyorum. Hem şehitlere üzülmek hem de kamuoyunu bilgilendirmek mümkün.
BİR GÜN İZİN
“Böyle bir günde ne yazılır” demek yerine tam da “böyle bir gün” neden yaşandı, geri planında ne var, bundan sonra ne olacak, topluma ve devlete nasıl bir etkisi olacak gibi soruların peşinde koşulabilir. Şehitlerimizin anısına en çok yakışan da uğruna can verdikleri ülkeye vereceğimiz hizmet olacaktır.
Tabii her gün yazmak da yorucu. Köşeden bir gün kaytarmak da anlaşılabilir, ama buna “yas”tan daha iyi bir bahane eminim vardır.
Oray Eğin, köşeyi boş bırakma huyunun Çetin Altan'la başladığını ancak son dönemde bazı köşe yazarlarının aynı yönteme başvurarak kaytardıklarını belirtti.
Oray eğin, Ahmet Hakan'ın Afrin şehitleri nedeniyle köşesini boş bırakmasına da tepki göstererek "Köşe yazarının mazereti yas olamaz" dedi.
KÖŞE YAZARININ YASI
HEPİMİZ gibi Ahmet Hakan’ın da şehitlerin ardından üzülmesini anladım. Anladım da bunu bahane edip “Bugün ne yazayım” diyerek köşesini neredeyse boş bırakmasına pek ikna olmadım.
Çetin Altan iyi ki bir kere, “Bugün canım yazı yazmak istemiyor” diye tepki koyup köşesini boş bıraktı. İlk kez yapıldığında etkili ve şaşırtıcı bir tepkiydi. Ama 50 yıldır taklit edilip duruluyor ve çok eskidi. Çetin Altan’ın da canının bir daha yazı yazmak istemediği olmadı.
Bu gazete sayfaları hepimize bir görev için geçici olarak veriliyor: Kamuoyunu elimizden geldiğince bilgilendirmek ve aydınlatmak. Duygularımızı aktaracağımız yer gazete sayfaları değil.
Duyarsız olmaktan, hislerden arınmaktan da bahsetmiyorum. Hem şehitlere üzülmek hem de kamuoyunu bilgilendirmek mümkün.
BİR GÜN İZİN
“Böyle bir günde ne yazılır” demek yerine tam da “böyle bir gün” neden yaşandı, geri planında ne var, bundan sonra ne olacak, topluma ve devlete nasıl bir etkisi olacak gibi soruların peşinde koşulabilir. Şehitlerimizin anısına en çok yakışan da uğruna can verdikleri ülkeye vereceğimiz hizmet olacaktır.
Tabii her gün yazmak da yorucu. Köşeden bir gün kaytarmak da anlaşılabilir, ama buna “yas”tan daha iyi bir bahane eminim vardır.