Oray Eğin, Gülse Birsel ve Jet Sosyete'yi topa tuttu: Gülse Birsel neden güldürmüyor?
Habertürk yazarı Oray Eğin, Gülse Birsel ve yeni dizisi Jet Sosyete'yi eleştiri bombardımanına tuttu..
Habertürk yazarı Oray Eğin, Gülse Birsel ve Star TV'de yayınlanan
yeni dizisi Jet Sosyete'yi eleştiri bombardımanına tuttu.
Oray Eğin, Gülse Birsel'in Avrupa Yakası ve Yalan Dünya ile iyi
işler yaptığını ancak yeni dizisi Jet
Sosyete'nin kimseyi güldürmediğini iddia etti.
Oray Eğin, Gülse Birsel'in 'Yılın Kadını' seçilmesine de anlam
veremediğini belirterek "Dizisiyle ödülü veren derginin aynı grupta
olmasından olabilir mi?" sorusunu yöneltti.
İşte Oray Eğin'in bugünkü yazısından "Gülse Birsel neden
güldürmüyor" başlıklı o bölüm:
ADETA komedinin güldürmesi gerekmediğini kanıtlamak için popüler
kültürde var olan Gülse Birsel’in yeni dizisi “Jet Sosyete” tarih
kadar eski bir formüle dayanıyor: Köyden indim şehre. “Beverly
Hillbillies”den “The Jeffersons” a kadar ABD’deki benzerlerinden
bire bir uyarlanan bu formül yıllarca Tekin Akmansoy’un
“Kaynanalar” dizisini tek kanallı yıllarda ekrana dayattı. Özel
televizyon yıllarında “Sonradan Görmeler” adıyla benzer bir sosyete
eleştirisi yapmaya çalıştı Akmansoy, ama bu sefer pek tutmadı.
Yıllar önce Kutluğ Ataman da bir televizyon dizi projesi üzerinde
çalıştığında aklına gelen Alem gibi dergilerde poz veren kadınları
tiye almaktı.
Belli ki tuttuğu düşünülen bir formül ki bir maden gibi sık sık
kazılıp yeniden önümüze konuyor. Sahte sosyeteyi, sınıf atlamayı
mizah malzemesi yapanlar da otomatik olarak kendilerini daha üstün
ve tepeden bir konuma yerleştiriyorlar. Ya da öyle olduklarını
düşünerek kendilerini rahatlatıyorlar.
MESAFE KOYAMADI
Daha önce kendi bildiği ve içinden geldiği dünyaları (moda
dergileri, Cihangir Cumhuriyeti) ekrana taşıyıp başarılı olan Gülse
Birsel garantili olacağını düşündüğü bu kıyıya çekmiş belli ki
kayığını. Ancak bu sefer kendi izleyici kitlesinde de dizinin komik
olmadığına, esprilerin tutmadığına, sadece dekorun ve ışığın ön
plana çıktığına dair eleştiriler yükseliyor. Kim bilir, belki
esinlenecek yabancı dizi kalmamıştır.
Ama asıl sorun Gülse Birsel’in bu sefer seçtiği konuyla arasına
yeteri kadar mesafe koyamaması. Başarılı bir hiciv, içinde geldiğin
dünyaya dışarıdan bakabilme yeteneğine eriştiğinde ortaya çıkıyor.
Yıllarca dergicilik yapıp o alanda iddiası kalmadıktan sonra
“Avrupa Yakası” nda o dünyayı mizah unsuru haline getirmesi tuttu.
Artık Cihangir’e kendisini kanıtlamak zorunda hissetmediği için de
“Yalan Dünya” başarılı oldu. Ama Birsel’in İstanbul’daki “jet
sosyete”yle henüz hesabı bitmemiş gözüküyor.
Tesadüf bu ya, GQ Dergisi’nin “Yılın Adamı” ödül töreni tam da “Jet
Sosyete” nin yayınlandığı haftaya denk geldi. Bu törende Birsel’e
de “Yılın Kadını” ödülü verildi. Bu ödülü hak etmek için ne
yaptığını merak edenlere hemen söyleyeyim, dizisi aynı grubun
kanalında yayınlanıyor. Türkiye’de takılı kaldıkları halde
kendilerine bir başka şehirde (tercihen New York) yaşıyormuş havası
veren, yıllardır içine düştükleri yanılsamadan bir türlü çıkamayan
bir grup özentinin kendilerini tatmin ayiniydi GQ gecesi.
ÇAKMA KÜLTÜR
Ülkenin en bilinen, en anaakım grubu MFÖ’ye “kült” diyecek kadar
şirazenin şaştığı bu ödüller İstanbul’daki birçok etkinlik gibi
eşin dostun birbirlerini karşılıklı övme ve ağırlamalarından
ibaretti. Gerçek bir Condé Nast moda editörüne kalp krizi
geçirtecek rüküşlükteki konuklar aslında “Jet Sosyete” adlı bir
diziye kolaylıkla malzeme edilebilirdi. Kırmızı halıda yürüyüp
ayaküstü kameralara söyleşi verenlerin kendilerini ciddiye almaları
bile başlı başına bir komedi unsuru.
Çakma kültürün kutsandığı İstanbul’un moda-medya-sanat üçgeninde
sistemin işleyen parçalarından biri olan Gülse Birsel nasıl jet
sosyeteyle dalga geçebilir artık? Bizzat o da süslenmiş, kırmızı
halıda yürümüş ve sahte gülümsemelerle kameralara poz vermiş.
Dahası, sistemin getirilerinden gayet memnun olduğu da ortada. Son
yıllarda medyanın koşulsuz şartsız sadece övdüğü kim var?
Birsel’in güvenli formül diye düşündüğü bu haliyle tehlikeli bir
zemin aslında. Güldürmek ile gülünç olmanın farkı.