11 Ağu 2016 12:40 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 18:32

"Onların değil Allah'ın dediği oldu"

- FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, öğrenci olarak bulunduğu İstanbul'da yaralanan Muhammet Emin Tekin, memleketi Yozgat'ta Vali Yurtnaç'ı ziyaret ederek, yaşadıklarını anlattı- Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Tekin: - "Başarıya ulaşsalar, yurttan çıkmamış olsam ve geride kalsam.

YOZGAT (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında, öğrenim gördüğü İstanbul'da yaralanan Muhammet Emin Tekin, "Başarıya ulaşsalar, yurttan çıkmamış olsam ve geride kalsam çok daha kötü hissederdim kendimi." dedi.

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde (Boğaziçi Köprüsü) yaralanan Muhammet Emin Tekin, memleketi Yozgat'ta Vali Kemal Yurtnaç’ı ziyaret etti.

Yurtnaç, darbe girişiminin gerçekleştiği gece İstanbul'da yaşananları Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Tekin'den dinledi.

O gece, kaldığı yurttan izin alarak köprüye gittiğini belirten Tekin, "İstanbul'a gideli 2-3 gün olmuştu. Küçük Çamlıca bölgesinde bir yurtta kalıyordum. O gece haberleri takip ettik, gelişmeleri izledik, heyecanlandık, dışarıya çıkmak istedik. Yurt yöneticileri dışarı çıkmamıza müsaade etmedi. Sonrasında Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine bir kağıt imzalayarak kendi irademizle dışarı çıktık." diye konuştu.

Önce Çamlıca Meydanı'nda toplandıklarını anlatan Tekin, şöyle devam etti:

"Sonra Boğaz Köprüsü'ne ilerledik. Bir saat kadar yürüdük. Askerler köprüyü kesmişti, bazen havaya, bazen halkın üzerine ateş ediyorlardı. Halk askerlerin üzerine yürüyerek ilerlemeye çalışıyordu. Halka ateş ediyorlardı, yaralananlar oluyordu. İlginç bir atmosferdi. Oraya gidinceye kadar gözünüzde canlanmıyor. Önünüzde insanların yaralanması, ölmesi daha farklı bir psikoloji doğurdu. Orada ilerlemeye çalıştık. Asker uzaklaştırmak için ateş ediyor, siz de yüzlerce metre uzakta kaldığınızda darbeci askerler orada kalmış oluyor. Darbenin kaderi de belli değildi o saatlerde. Başarıya ulaşsalar, yurttan çıkmamış olsam, geride kalsam çok daha kötü hissederdim kendimi. O sırada asker havada olan sol kolumdan vurdu. Kurşun kolumun bir tarafından girip diğer tarafından çıkmış. Yere düştüğümü hatırlamıyorum ama sonra hiç tanımadığım insanlar yardımcı oldu. Bir araca bindirildim ve hastaneye götürüldüm."

O anları anlatmakta zorlandığını, dik duruş sergilemeselerdi darbecilerin istediğinin gerçekleşeceğini anlatan Tekin, şehitlikle sonuçlanacak her türlü mücadelenin neferi olacağını söyledi.

- "Onların deği̇l Allah’ın dedi̇ği̇ oldu"

Darbecilere geçit vermemek için mücadele ettiklerini dile getiren Tekin, "Çok geri kaçmak istemedim orada. Onların değil Allah'ın dediği olur ve oldu da. En fazla o gece şehit olursunuz, o da bizim için kötü bir sonuç değildir. Birkaç saniye içerisinde olan bir hadise. Orada durmuşum öyle. Çok fazla izahı, anlatabileceğim bir durum yok. Orada şuurlu bir şekilde yaptık." dedi.

Hastanede tedavisinin yapılmasının ertesi günü Ankara'ya geldiğini söyleyen Tekin, "Ailem Yozgat'ın Yerköy ilçesindeydi. Onlara biraz geç haber verdim, üzüleceklerini biliyorum. Hayati bir tehlike ve çok ağır bir durum olmadığımı düşündüm. Ankara'da bir ameliyat geçirdim, kemikte kırık vardı, titanyum takıldı." diye konuştu.

- "Yozgat demokrasiye 13 şehit verdi"

Vali Yurtnaç da Yozgat’ın insanı ile gurur duyması gerektiğini ifade ederek, darbe girişiminin yaşandığı gece 13 Yozgatlı vatandaşın şehit olduğunu bildirdi.

Birçok Yozgatlı vatandaşın da yaralanarak gazi olduğunu aktaran Yurtnaç, "Gazi olan vatandaşlarımızdan bir tanesi de Muhammet Emin Tekin kardeşimiz. O geceyi birebir yaşayan Muhammet Emin’den bir kez daha o hain darbe girişimini dinledik. Dinlerken bile tüylerimiz diken diken olurken, gözü kara vatan evlatlarının ölümü göze alarak silahların, tankların karşısına dikilmeleri bizleri bir kez daha onurlandırdı, gururlandırdı." şeklinde konuştu.

Her milletin kendine özel karakteristiği olduğunu belirten Yurtnaç, şunları kaydetti:

"Tarihten bu zamana baktığımızda Türkler yiğit ve kahraman bir millet olarak dünyanın her tarafında bilinir. Biz bu özelliklerimiz ile dünyaya nam salmışız. 15 Temmuz akşamı da Yozgatlı, sağına soluna bakmadan 'Ben de varım' diye sokağa çıktı. Hep birlikte sokaklardaydık. Yozgat sadece bununla kalmadı. Utkutan çıktı, Meclis'in onarımına katkı sağlamak için Cumhurbaşkanımıza harçlığını gönderdi. Muhammet Emin kardeşimiz çıktı, tankların tüfeklerin önüne kendini siper etti, hain örgüt mensubu tarafından vurularak gazi oldu. Bu tür davranışlar bizim milletimize has şeylerdir. Bu gösteriyor ki bizim milletimiz kahraman ve demokrasiyi hak eden bir millettir. Demokrasisine de sahip çıkmıştır. Yozgatlı hemşehrilerimiz Güneydoğu'daki terörle mücadelede 400’e yakın, 15 Temmuz’da ise 13 evladını şehit verdi. Ülkesine, devletine, milletine, seçilmiş yönetimine sahip çıktı. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve aziz Türk milletine başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyorum. Biz devlet olarak her zaman onların yanında olacağız."