07 Eyl 2015 00:24
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:52
O tweet AK Partilileri çıldırttı! 400 milletvekili haberi sonrası Hürriyet'e saldırı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ATV canlı yayında söylediği, "400 vekil alınsaydı bunlar olmazdı" sözlerini Twitter'dan paylaşan Hürriyet Gazetesi'ne baskın düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Atv – A Haber ortak yayınında Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu değerlendirirken dile getirdiği “Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya bir Anayasa'yı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok farklı olurdu” sözlerinin yanlış yansıtıldığı iddiasının ardından Hürriyet gazetesine yaklaşık 200 kişilik bir grup saldırdı.
Bağcılar’daki Hürriyet binasının döner kapısını ve bazı camları kıran bazı saldırganlar binanın içine girerek çevreyi tahrip ettiler. Grubun polisin müdahalesi ile bina dışına çıkarıldığı bildirildi.
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ile Yayın Koordinatörü Emre Oral, saldırı haberinin ardından gece yarısı gazete binasına gittiler. Saldırganlar binaya girerken bazı güvenlik görevlilerini de darp ettiler.
Saldırıya uğrayan bina kompleksinde Radikal ile Doğan Grubu televizyonları CNN Türk ve Kanal D de bulunuyor.
TEKBİR GETİREN 200 KİŞİ
Olayı Twitter hesabından duyuran Radikal Genel Yayın Yönetmeni Ezgi Başaran, "Tekbir getiren 200 Kişilik bir grup Hürriyet binasına saldırdı, hala ana kapının önünde slogan atıyorlar. Bir polis ekibi mevcut. Hürriyet’e saldıran grup ana kapıyı darp ettikten sonra bir kaç metre uzaklaştırıldı, ek polis ekibi talebine şimdilik olumlu yanıt yok. Hürriyet’in zemin katında bulunan reklam bölümündeki bilgisayarların da zarar gördüğü anlaşılıyor. Şükür ki şu anda cana zarar gelmemiş." diye yazdı.
Hürriyet'in haberi ve Altınok'un anonsu
Hürriyet, Erdoğan'ın Atv - A Haber ortak yayınındaki “Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya bir Anayasa'yı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok farklı olurdu” sözlerini PKK'nın çok sayıda askerin şehit olduğu Dağlıca saldırısıyla ilişkilendirerek verdi. Daha sonra ifadeleri değiştirilen haberde Erdoğan'ın bu sözleri "Dağlıca saldırısıyla ilgili olarak" dile getirdiği öne sürüldü.
Erdoğan'ın katıldığı programa verilen aranın ardından programı sunan Sabah yazarı Melih Altınok, Cumhurbaşkanı'nın sözlerinin çarpıtıldığını belirtirken Hürriyet'in de adını anons ederek "Meslektaşlarımı kınıyorum" dedi.
Erdoğan da Altınok'un sözlerinin ardından Aydın Doğan ve Ertuğrul Özkök'ü eleştirerek şunları söyledi:
"Bunu ilk kullandığım yer toplu açılış törenidir. O gün bir Dağlıca yok, yoğun bir terör eylemi de yok. Biz orada yeni anayasanın, yeni yapılanmanın gereği için parlamento tablosuna ihtiyacımız olduğunu açıklıyorum. Yaptığım iş budur. Bunun hedefi siyasi istikrardır. Kararlı bir yönetimdir. Ne oldu, böyle bir tablo çıkmayınca bakın bu süreç içerisinde 7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar ülkemizde kaos ortamı adeta oluştu. Bunları ortada kalkacak hedefi belirlerken böyle bir tablodan medet ummak, bunların ne kadar insani olmaktan nasipsiz olduğunu ortaya koyuyor.
Utanmadan sıkılmadan bana mektup gönderiyorlar. Sayın Doğan bana mektup gönderiyor, “Şöyle yaptım, böyle yaptım. Olumsuz davranmadım, ahlaki noktada yanlış yapmadım.” Bunun başköşesinde bir yazarı var, günlerce tartışıldı. O da “yapmadım, etmedim” diyor. Kalkıp “Ben bunu söylemedim” diyor. Paralelin başındaki de “Ben öyle söylemedim” diyor. Birer birer izne çıkıyorlar. Birisi izne gitti. Bir ay yok. Öbürü de izne çıkarsa şaşırma. Nereye giderlerse gitsin, şaşırma. Bu makamı bu karakter yoksunu bu adamlara ezdirtmem.
Adilik bu ya. Biz dertliyiz, 400 milletvekiliyle bunu değiştiriyor. Böyle bir şey olabilir mi ya? Sonra çıkarlar, biz sosyal medyada bunu koyduk ama çıkarttık. Ama yakalanıyorlar."
Bağcılar’daki Hürriyet binasının döner kapısını ve bazı camları kıran bazı saldırganlar binanın içine girerek çevreyi tahrip ettiler. Grubun polisin müdahalesi ile bina dışına çıkarıldığı bildirildi.
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ile Yayın Koordinatörü Emre Oral, saldırı haberinin ardından gece yarısı gazete binasına gittiler. Saldırganlar binaya girerken bazı güvenlik görevlilerini de darp ettiler.
Saldırıya uğrayan bina kompleksinde Radikal ile Doğan Grubu televizyonları CNN Türk ve Kanal D de bulunuyor.
TEKBİR GETİREN 200 KİŞİ
Olayı Twitter hesabından duyuran Radikal Genel Yayın Yönetmeni Ezgi Başaran, "Tekbir getiren 200 Kişilik bir grup Hürriyet binasına saldırdı, hala ana kapının önünde slogan atıyorlar. Bir polis ekibi mevcut. Hürriyet’e saldıran grup ana kapıyı darp ettikten sonra bir kaç metre uzaklaştırıldı, ek polis ekibi talebine şimdilik olumlu yanıt yok. Hürriyet’in zemin katında bulunan reklam bölümündeki bilgisayarların da zarar gördüğü anlaşılıyor. Şükür ki şu anda cana zarar gelmemiş." diye yazdı.
Hürriyet’in zemin katında bulunan reklam bölümündeki bilgisayarların da zarar gördüğü anlaşılıyor. Şükür ki şu anda cana zarar gelmemiş
— Ezgi Basaran (@ezgibasaran) 6 Eylül 2015
Hürriyet’e saldıran grup ana kapıyı darp ettikten sonra bir kaç metre uzaklaştırıldı, ek polis ekibi talebine şimdilik olumlu yanıt yok.
— Ezgi Basaran (@ezgibasaran) 6 Eylül 2015
Hürriyet’in zemin katında bulunan reklam bölümündeki bilgisayarların da zarar gördüğü anlaşılıyor. Şükür ki şu anda cana zarar gelmemiş
— Ezgi Basaran (@ezgibasaran) 6 Eylül 2015
Hürriyet'in haberi ve Altınok'un anonsu
Hürriyet, Erdoğan'ın Atv - A Haber ortak yayınındaki “Eğer 400 milletvekilini alabilecek veya bir Anayasa'yı inşa edecek sayıyı bir siyasi parti yakalamış olsaydı, durum bugün çok farklı olurdu” sözlerini PKK'nın çok sayıda askerin şehit olduğu Dağlıca saldırısıyla ilişkilendirerek verdi. Daha sonra ifadeleri değiştirilen haberde Erdoğan'ın bu sözleri "Dağlıca saldırısıyla ilgili olarak" dile getirdiği öne sürüldü.
Erdoğan'ın katıldığı programa verilen aranın ardından programı sunan Sabah yazarı Melih Altınok, Cumhurbaşkanı'nın sözlerinin çarpıtıldığını belirtirken Hürriyet'in de adını anons ederek "Meslektaşlarımı kınıyorum" dedi.
Erdoğan da Altınok'un sözlerinin ardından Aydın Doğan ve Ertuğrul Özkök'ü eleştirerek şunları söyledi:
"Bunu ilk kullandığım yer toplu açılış törenidir. O gün bir Dağlıca yok, yoğun bir terör eylemi de yok. Biz orada yeni anayasanın, yeni yapılanmanın gereği için parlamento tablosuna ihtiyacımız olduğunu açıklıyorum. Yaptığım iş budur. Bunun hedefi siyasi istikrardır. Kararlı bir yönetimdir. Ne oldu, böyle bir tablo çıkmayınca bakın bu süreç içerisinde 7 Haziran’dan 1 Kasım’a kadar ülkemizde kaos ortamı adeta oluştu. Bunları ortada kalkacak hedefi belirlerken böyle bir tablodan medet ummak, bunların ne kadar insani olmaktan nasipsiz olduğunu ortaya koyuyor.
Utanmadan sıkılmadan bana mektup gönderiyorlar. Sayın Doğan bana mektup gönderiyor, “Şöyle yaptım, böyle yaptım. Olumsuz davranmadım, ahlaki noktada yanlış yapmadım.” Bunun başköşesinde bir yazarı var, günlerce tartışıldı. O da “yapmadım, etmedim” diyor. Kalkıp “Ben bunu söylemedim” diyor. Paralelin başındaki de “Ben öyle söylemedim” diyor. Birer birer izne çıkıyorlar. Birisi izne gitti. Bir ay yok. Öbürü de izne çıkarsa şaşırma. Nereye giderlerse gitsin, şaşırma. Bu makamı bu karakter yoksunu bu adamlara ezdirtmem.
Adilik bu ya. Biz dertliyiz, 400 milletvekiliyle bunu değiştiriyor. Böyle bir şey olabilir mi ya? Sonra çıkarlar, biz sosyal medyada bunu koyduk ama çıkarttık. Ama yakalanıyorlar."