03 Eyl 2015 12:28 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:51

O fotoğraf Milliyet Yazı İşleri'ni ikiye böldü! Oylamadan hangi sonuç çıktı?

Suriyeli minik Aylan'ın sahile vurmuş yürek parçalayan fotoğrafı tıpkı dünya basını gibi Milliyet Yazı İşleri'nde de tartışma yarattı.

Bodrum açıklarında yaşanan son göçmen faciasının ardından çekilen fotoğraflar, dünyayı ikiye böldü.

Birçok yayın organı, bazı karelerin, binlerce kelimenin anlatamayacağı şeyleri ifade edebileceğine kanaat getirdi ve yaşanan dramın boyutuna dikkat çekmek için söz konusu kareleri sayfalarına taşıdı.
Bazıları ise Suriyeli bir çocuğun kıyıya vuran minik bedeninin görüldüğü bu kareleri buzlayarak kullandı. Bazı yayın kuruluşları ise yürek burkan bu fotoğrafları herhangi bir filtreden geçirmeden verdi.

Milliyet fotoğraflarla ilgili kararını şu ifadelerle duyurdu:

Fotoğrafı neden yayımladık?

Gerçeğin gücü

Suriyeli minik Aylan'ın sahile vurmuş yürek parçalayan fotoğrafı dünya basınını ikiye böldü. Bazıları bu fotoğrafı olduğu gibi yayımlarken, bazıları buzlayarak kullandı, bazıları ise kullanmamayı tercih etti.
Milliyet Yazı İşleri olarak biz de insanın boğazını düğümleyen bu kareyi tartıştık. Tartışma sonucunda oylama da yaptık. 4'e karşı 14 oyla Milliyet Yazı İşleri fotoğrafı olduğu gibi yayımlamaya karar verdi.
Çoğunluk görüşünün gerekçeleri neydi?
Görür görmez insanın içini sızlatan, yüreğini burkan, kafasını çevirten minik Aylan'ın bu hali, kocaman bir gerçeği dünyaya haykırıyor, insanın gözünün içine sokuyordu.
Diyordu ki; ey dünya utan, ey insanlık uyan!
Fotoğraf bir anı ölümsüzleştirir. Bazen o an dünyayı değiştirebilir.
Dünya yıllardır savaştan kaçan Suriyeli mültecileri umursamıyor.
Avrupa'nın kapıları kapalı.
İnsan tacirleri, kaptansız gemilere, motorsuz teknelere, site havuzunda, plaj kıyısında çocukların oynayabilecekleri cinsten botlara canları tıkıştırıp denize salıyor, bile bile ölüme gönderiyor.
Bu vurdumduymazlık, bu can ticareti öyle büyük öyle acı bir gerçek ki, Akdeniz dünyanın en büyük mezarlığı haline geldi.
Dünyanın bu duyarsızlığı, bu çıkarcılığı nedeniyle bugüne kadar 2 bin 643 kadın, erkek, yaşlı-genç, çocuk, bebek Akdeniz'in, Ege'nin sularına gömüldü.
Yaşama kaçarken ölüme tutuldular.
Dünyaya bu sorumsuzluğu hatırlatmak, insanlığın vicdanına seslenmek; Türkiye dışında mültecilere kapılarını, yüreklerini kapatmış ülkeleri uyarmak için gerçeği sayfalarca yazıdan, yüzlerce haberden çok daha güçlü biçimde yansıtan bu donmuş kareyi olduğu gibi yayımlamaya karar verdik.
Gerçeğin gücü, er ya da geç ortaya çıkma huyundan gelir.
Daha fazla geç olmadan, gerçeğin görülmesini istedik.
Belki dünyayı değiştirir diye...

Milliyet