NURAY MERT: AÇIK KONUŞMAKTAN ÇEKİNMEDİM, BUNUN BEDELLERİNİ ÖDEDİM!
Uzun bir aradan sonra canlı yayına çıkan Nuray Mert yine çarpıcı açıklamalar yaptı.
Milliyet gazetesinden kovulduktan sonra muhafazakar medyanın hedefi
olan ve Kürt sorununa dönük tutumuyla dikkat çeken Nuray Mert, SKY
Turk 360 ekranlarında çarpıcı açıklamalar yaptı. Hilmi
Hacaloğlu’nun sunduğu "Şimdi Söz Sizde"ye konuk olan Mert "çözüm
isteyenler Abdullah Öcalan’ı muhatap almak durumunda" dedi.
Programda Başbakan Erdoğan’dan Kürt meselesinin çözümü için adım
atmasını bekleyen aydın ve gazetecileri eleştiren Mert, “demokrat
arkadaşlarımız hala kendilerini oyalıyor. Sayın Başbakana göre,
demokrasi demek diğerlerini himaye edecek onlar da sadakat
gösterecek gerisi fitne fesat. Kongrede dağ fare doğurdu. Aslında
ne dağlar ne fare sürüleri doğuruyor Türkiye’de” dedi.
Kürt sorunu ve demokratikleşme konusunda şu aşamada beklenti içinde
olmadığını belirten Nuray Mert, “barış umudu boş hayaldir.
Başbakanın böyle bir şeyi ima etmesi üzerinden barış umudu beslemek
boş hayaldir . Bu tipik bir otoriter rejim örneğidir. Bütün
otoriter rejimnlerde siyaset iktidardan tek kişiden ibarettir. O
yüzden imalar üzerinden koca koca beklentiler üretioruz, koca koca
yazarlar kaşı mı oynattı ne anlama gelir diye yorum yapıyor. Bir
demokraside bunlar tartışılmaz” dedi.
‘Annemizden istedik olmadı babamızdan
isteyelim’
Nuray Mert, Başbakan Erdoğan’ın beklentileri
karşılamayan kongre konuşmasının ardından Meclis’in açılışında daha
demokratik bir tavır sergileyen Cumhurbaşkanı Gül’e bel
bağlanmasına da tepki gösterdi.
Mert, Ben Türkiye’de demokratikleşme meselesini Çankaya’yla
Başbakanlık makamı arasında sıkıştırmaya karşıyım. Buraya
sıkıştırırsanız orada olan bitenle yetinirsiniz. Demokrasi kimsenin
cumhurbaşkanlığı ve başbakanlık makamaından lütfedeceği bir şey
değildir. Kürt meselesi annemizden istedik olmadı babamızdan
isteyelim tutumuyla çözülmez. ‘Erdoğan sertleşince bari Gül’
denerek toplum oylanıyor. Bunun maliyetiini de hep birlikte öderiz”
dedi.
Mert: Çözüm için yumuşama şart, Öcalan ve PKK’yla
görüşülmeli
“Demokrai mücadelesi vermeyen ülkede
demokrasi gelmez. Onbinlerce insan barışı getirin diye bağırmazsa
barış gelmez. Osloyla Berlin’le barış gelmez” diyen Mert’e göre,
öncelikle Öcalan ve PKK’yla müzakere etmek gerekiyor.
Mert, “bunun için de toplumsal ortamı yumuşatacaksınız. AKP,
tepkiden çekinip Habur sonrası milliyetçilik dalgası üzerinden geri
adım attı. Çünkü bu kolayına geldi, ama çok maliyetliydi. Toplumu
birbirine düşman ettikten sorna barışma zor oluyor. Türkiye toplumu
şunu bilmeli bu silahlı mücadeleye girişmiş insanlarla rutin dışı
müzakere edip silahsızlanmayıa son verceksiniz. Öcalan’ı muhatap
alacaksınız. Risk alacaksınız görüşeceksiniz. Topluma bunu
analatacaksınız. Ayrıca PKK’nın silah bırakması ön koşul olamaz”
dedi.
Mert: Kurbanlara sahip çıkılmadığı sürece demokrasimiz bu
kadar olur
En son Milliyet’ten de ayrıldıktan sonra da
ana akım medyada yer almadığını söyleyen Mert, “açık konuşmaktan
çekinmedim, bunun bedellerini ödedim. Böyle düşünüyorsanız
konuşacaksınız çünkü mücadele etmedikçe özgürlük kısıtlanıyor.
Kurbanlara sahip çıkılmadığı sürece özgürlük kısıtlanıyor
“dedi.
Mert, Hilmi Hacaloğlu’nun “28 Şubat döneminde yakın olduğunuz
arkadaşlarınızdan yeterli destek gördünüz mü? Hayal kırıklığına
uğradınız mı” şeklindeki sorusunu ise “ ben birtakım arkadaşlarıma
güvenerek bu işleri yapmadım. Ama kişiliksizlikleri konusunda
hayalkırıklığına uğradığım arkadaşlarım oldu” diye yanıtladı.