NTV'DE YAZARLAR BİRBİRİNE GİRDİ! DİZİLERDEKİ TECAVÜZ SAHNELERİ İÇİN KİM NE DEDİ?
Uzmanlar canlı yayında dizilerdeki tecavüz sahneleri için kapıştı. Cinsellik ekranda nasıl yer almalı? Diziler neyi amaçlıyor? VİDEO
TV dizilerinde adeta tecavüz sezonu yaşanmasının doğurduğu tepkiler NTV ekranlarında masaya yatırıldı. Mirgün Cabas’ın modere ettiği programda tecavüz sahneleri özelinde gündeme gelen cinselliğin ekrana taşınma biçimleri eleştirildi.
Fatmagül’ün Suçu Ne? dizisiyle başlayan, Muhteşem Süleyman ve Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizileriyle devam eden tecavüz sahneleri hem izleyiciden hem de uzmanlarda çeşitli tepkiler almıştı. RTÜK üyesi Hülya Alp, yazar Bülent Somay ve TV eleştirmeni Bekir Hazar’ın konuk olduğu programda yer yer sert tartışmalar da yaşandı.
"YAKINDA ERKEĞE DE TECAVÜZ EDERLER!"
Takvim’in TV yazarı Bekir Hazar, dizilerde farklı ve ilgi çekici olanı sunma arayışının sosyal hayatın sınırlarını zorladığını savunurken ’toplumun en fazla yüzde 30’unun yaşam tarzı ve beğenileri yüzde 70’e dayatılıyor. Bu kabül görürse neler olabileceğini kestiremezsiniz’ dedi. Muhteşem Süleyman dizisinin ilk bölümünde baştan sona yatakta geçtiğini söyleyen Hazar ’sonra o da yetmedi haremde tecavüzü izledik. Belki bu da yetmeyecek ve bu kez haremde bir erkeğe tecavüz edilecek. Yapımcı bunu hayal edecek belki de.’ diye devam etti.
GERÇEK HAYATI EKRANDAN GİZLEYEBİLİR MİYİZ?
Programın diğer konuklarından Bülent Somay ise başta tecavüz olmak üzere cinsel hayatın ekranda yansıtılma biçimini eleştirse de gelen tepkilere asla katılmadığını vurguladı. ’Çocukları cinsellikten korumak’ gibi anlayığın geliştiğini ve bunun çok yanlış olduğunu söyleyen Somay gerçek hayat ile ekran arasındaki ilişkinin güncellenmesi gerektiğini savundu.
MESELE HAREM DEĞİL RATİNG!
RTÜK üyesi Hülya Alp, tartışma konusu olan dizilerin cinselliği bir sosyal mesaj içerecek şekilde mi sunduğu yoksa reyting amaçlı bir istismarı mı amaçladıklarının önemli olduğunu söyledi. Bu ayrımın net bir şekilde yapılması gerektiğini söyleyen Alp, istenirse haremin de konu alınabileceğini ama esas olanın cinselliğin hangi içerikle ekrana taşındığına dikkat etmek gerektiğini kaydetti. Meselenin çözümünde sansür niteliğinde uygulamaların çok yanlış olacaşını vurgulayan Alp ’sansürle konuya yaklaşırsak daha tehlikeli bir noktaya savuruluz’ dedi.