NTV SPOR TUTTU MU? HABERTÜRK HAKKINDA NELER SÖYLEDİ? KRAL TV YORUMU NE OLDU? DOĞUŞ YAYIN GRUBU GENEL MÜDÜRÜ CEM AYDIN KONUŞTU!..
Doğuş Yayın Grubu Genel Müdürü Cem Aydın, Mediacat'e verdiği röportajda Doğuş'la ilgili merak edilen soruları yanıtladı.
Doğuş Yayın Grubu´nun gazete hariç medyanın hemen
her alanında faaliyeti bulunuyor. Çağın gerektirdiği
değişime ayak uydurmakta vakit kaybetmeyen
grup, medyanın yanı sıra diğer pek çok alanda yeni atılımlar gerçekleştirmeye devam ediyor. Halihazırda beklemede olan ve üzerinde çalıştıkları yeni projeleri hakkında grubun genel müdürü Cem Aydın´la kafalardaki soru işaretlerini silecek ama belki de yenilerini doğuracak detaylı bir söyleşi gerçekleştirdik.
NTV Bilim ve NTV Tarih, dergilerin kapandığı zor bir dönemde yayın hayatına başladı. Belki kaba olacak
ama neyinize güvendiniz?
Okuyucuya, yani kendimize güvendik, bir de ekibe tabii ki. Her iki dergiye de ihtiyaç olduğunu düşündük. Ki varmış zaten; ikisi de 40 bin civarında tiraja ulaştı. Bizim
şöyle bir formülümüz var ve bizi hiç yanıltmıyor: Yaptığımız işlerde ölçü biziz; `Biz izler miyiz, biz beğenir miyiz?´ Tabii ki bir hedef kitle analizi, bir fizibilite
yapıyoruz ama öncelikli ölçü, bu binada
çalışan ekibin beğenileri, ihtiyaçları. Çevremizde
de bu ilgi açıkça görülüyordu zaten. Ama okunabilen dergiler olsun dedik. Mustafa Dağıstanlı ve ekibi çok iyi iki iş çıkardı ortaya. Bilim dergisi için de eski Bilim Teknik ekibi bize katıldı. Hedefi ve ihtiyacı doğru belirlerseniz tutmaması, olmaması için bir neden yok.
Grupta Slam haricinde yayın hayatına son verilen dergi var mı?
Evo´nun bu ay son sayısı çıkıyor.
Slam ile benzeri bir sebepten mi kapanıyor yoksa ekonomik nedenlerden mi?
Slam´in yayıncısı, dergiyi iki aylık yapmayı önerdi bize. Çok işimize gelmedi. Çünkü biz basketbola çok yatırım yaptık, bir şekilde bayat bir haber, eskimiş bir röportaj
çok değerli olmaz diye düşündük. Evo´nun nedeni ise ekonomik. Otomotiv sektörü bir sıkıntı içinde ve dergi tirajları da beklediğimiz gibi değil. Otomobil dergiciliğinde bir başka projemiz var ama herhalde 2010´u bulur.
NBA TV sizin bünyenizde yayın yapıyor Türkiye´de ama dergisi başka bir gruptan çıkıyordu, o da kapandı. Onun lisansı için bir girişiminiz olabilir mi?
Olabilir. Aslında biz başta çok tartıştık `NBA´i mi alalım Slam´i mi alalım´ diye. Slam´i tercih etmemizin bir nedeni fotoğraflarıydı. Yeni kuşağın seveceği türde işler
yapıyorlardı. `Yeni´ dediğimiz bir dergiydi Slam, o yüzden tercih etmiştik. Ama NBA dergisi de olabilir, gündemimizde var.
İlk Condé Nast dergisini biz ne zaman elimize alacağız?
Mart 2010´da. Vogue dergisiyle başlayacağız. Sonra Glamour gelecek, sonra Casa Vogue, Daha sonra da bir planlama yapacağız ve GQ, Wired, ne varsa Condé Nast´ın elinde, görüşmelere başlayacağız.
Hep soruluyor, bu yayın grubunun bir gazetesi yok. Niye olmuyor? Grubun orta ya da kısa vadede böyle bir niyeti var mı?
Böyle bir niyetimiz yok. Çünkü şu anda yapmakta olduğumuz işlere yetişmekte zorlanıyoruz. Biz şu anda yaptığımız işlerde `en iyisini yapıyoruz´a daha gelmedik.
Herhalde hiç de gelmeyeceğiz. Sürekli daha fazla bir şeyler yapmamız gerekiyor. Gazete işi zor bir iş. Her açıdan... Gazete yapacaksak da varolan gazetelerin dışında, alternatif bir gazete yapmamız lazım. Ayrı bir
konsantrasyon, ayrı bir ekip ve motivasyon gerektiren bir iş. Şu anda bizi çok zorlar. Üretim dışındaki unsurları da iyi yönetmek lazım, baskı, dağıtım gibi... Bütün bu yapmakta olduğumuz işler kadar büyük bir iş gazete. Buradaki en iyi ekibin ayrılıp oraya geçmesi lazım. Sektörde de insan kaynağı açısından ciddi sıkıntılar var. Ben de gazete kökenliyim, yazı işleri ekibinin ne kadar
önemli olduğunu iyi bilirim.
Peki, Türkiye´deki diğer büyük grupları da örnek gösterecek olursak, bir medya grubunun gazetesinin olmamasını bir eksiklik olarak görüyor musunuz?
Hayır. Olsa, yönetebilsek, yapabilsek iyi olabilir. Sonuçta bir de gazetemiz olur. Bir gazetemiz olsaydı, biz gazeteyi iyi taşırdık, gazete de bizi iyi taşıyabilirdi ama dediğim
gibi bambaşka bir iş olarak görüyoruz. Biz `Televizyon yapıyoruz, bir yandan gazete de yaparız´ diye bakmıyoruz, o ayrı bir iş.
Biraz rakamlardan bahsedecek olursak son altı ay nasıl geçti?
Bildiğiniz gibi ekonomik dalgalanmalarda önce reklam sektörü etkilenir. Hatta önce dergiler etkilenir. Biz de etkilendik. Sektöre göre belki daha az etkilendik ama fiyatlar düşüyor. Bu bütün sektör için ciddi bir risk çünkü o fiyatları tekrar eski seviyesine getirmek kolay olmayacak. Krizi tabii ki her anlamda hissediyoruz, ona göre birtakım önlemler alıyoruz. Bazı operasyonlardan
vazgeçtik, bazılarını erteledik.
Ne gibi?
Örneğin, İtalya Ligi´ni almadık 2010 için. İspanya Ligi´yle devam edeceğiz. Bazı yaptığımız programlarda maliyetleri düşürmeye çalıştık, bazılarından vazgeçeceğiz. Yeni kanal projemizi erteledik.
NTVSpor´u sormak istiyorum, nasıl gidiyor?
Tuttu, başarılı oldu. Hatta ölçümlemelerde belirli bir oranı yakaladı. İlgi iyi, ekip çok iyi, çok severek yapıyorlar işlerini; sonucunu alıyoruz zaten. Gelir olarak bu yıl
beklentimiz daha fazlaydı. Başa baş gelmesini bekliyorduk gelir gider dengesinin, herhalde o bir yıl daha ileriye attı.
Eksiyle mi kapattı?
Eksiyle kapattı. Ama onu kaldıracak güçteyiz. Medyanın diğer bölümleri kârda olduğu için o eksiyi kapatabiliyoruz.
Ölçümlemeye nasıl bakıyorsunuz? Yavaş yavaş çıkacak mısınız `others´tan?
Çıkmıyoruz. Çünkü şu andaki reyting sistemi bizi ölçmeye yeterli değil. Çeşitli sebepleri var bunun. Habertürk reytinge girdi. NTV ile yarıştıkları için onların girmesinin bir mantığı var. NTV kadar izlendiğini göstermeye çalışıyor, hatta `NTV´nin üzerinde izleniyorum´ diye bizim
fiyatlarımıza, bütçemize ulaşmaya çalışıyor. Daha zamana ihtiyaçları var, bu işin sürekliliği önemli. NTV 13 yıllık
bir marka. Biz eğer `others´tan çıkarsak Habertürk´le yarışmayız. İzlenen kanallarla rekabet ederiz. Bu da içeriğimizi etkiler, saçma bir iş olur. Biz şu anda AGB´ye
göre izlendiğimizin üzerinde para kazanıyoruz. Eğer izlendiğimiz oranda bize para gelmeye başlarsa biz bu işleri yapamayız.
Yapmayız da zaten, alternatif kanalların, tematik yayınların sonu olur bu. Peki, neden bize reklam veriyorlar? Başka araştırmalar koyuyoruz reklamverenin önüne. Bizi izleyen çok kişi olmayabilir ama para harcayan, kredi kartı kullanımında çok aktif, eğitimli bir kesim var. Çeşitli segmentlere ayırıyoruz. Ama ölçümlemeye karşı değiliz. AGB ile de konuşacağız bunu, ciddi bir maliyeti var ama eğer tematik kanalları ayrı olarak ölçerlerse buna tabii ki katılırız.
Yeni televizyon ve yeni dergilerin yanı sıra gündeminizde adı konmamış da olsa yeni projeleriniz, yeni hamleleriniz var mı?
2009´da altyapısını kuracağımız işler var. Birincisi TTNet´le yaptığımız bir işbirliği. Onların müzik ve video sitelerinin içeriğini burada hazırlıyoruz. O alanda daha yapacak çok iş var, ilerde başka platformlar oluşturabilmek için çalışıyoruz. Sanal bayii işine girdik. Son onayı bekliyoruz.
İnternette bahis üzerine. Bu kadar spor yayınımız varken, bu işi doğru yaparsak bir karşılığı olacağını düşünüyoruz
açıkçası. O, bizim için yeni bir iş. 3G yaygınlaştığı zaman ona uygun içerik üretiminin yine bünyemizde ama farklı
bir bölüm tarafından yapılmasını öngörüyoruz. Ufku geniş alanlardan biri.
IPTV?
IPTV´yi zaten Türk Telekom kendi içinde çalışıyor şu anda. Tabii ki onlara projeler götüreceğiz. Onların stratejisine göre hareket edeceğiz orada. Bunların dışında da var olan işlerimizi daha iyi yapmaya çalışacağız.
Nedir Kral FM ve Kral TV´nin son durumu? Doğuş Yayın Grubu ne zaman dokunacak bu kanallara?
Kral güçlü bir marka, dokunmayı düşünmüyoruz. Etkinliğine ve erişimine katkımız olabilir. Planımız Kral TV´yi
uydu ve dijital platformlarda korumak, analog frenkasına da alternatif eğlence kanalı kurmak. Ekonomik koşullar
nedeniyle yeni kanal projesini erteledik. Önümüzü görmek için bekliyoruz. Sonuçta kimliği kişiliği olan bir kanal
tasarladık. Bunu başarmak için de en az üç yıl zararı karşılayabilmek lazım. Üstüne bir de krizin etkileri gelince
beklemenin daha doğru olacağını düşündük. Doğru zamanda çıkarsa eğer, başarılı olabilecek bir proje bu.
Müzik kanalı Kral ile ilgili hedefimiz de, Kral´ı müzik sektörünün sahipleneceği, sadece Türkiye´de değil
Türkçe müziğin dinlendiği her yerde yayında olan bir televizyon kanalı haline getirebilmek.
Kral markasını Türkî Cumhuriyetler´e, Avrupa´ya, Ortadoğu´ya götürelim istiyoruz. Bu tip görüşmelerimiz var. Kral TV´yi bölgesel bir kanal haline getirmek istiyoruz. Marka iyi bir marka, bizim yapacağımız
sadece rötuş olacak. Radyo ise zaten başarıyı yakalamış.
İşine sahip, işini seven bir ekip tarafından yönetiliyor. Türkiye´nin en çok dinlenen radyosu ve geliri de gayet iyi, aynen devam edecek.
ENES TAŞKIRAN / MEDIACAT