27 Şub 2011 13:42 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:04

"NEHRİN KENARINDA BEKLEMEYE DEVAM EDERSENİZ ...!"

İki farklı gazetenin yazarları Cüneyt Özdemir ve Taha Kıvanç, Ertuğrul Özkök'e göndermede bulundu..

Radikal yazarı Cüneyt Özdemir önceki gün köşesinde "Nehrin kenarında daha çok beklersiniz" başlıklı bir yazı yazarak Ertuğrul Özkök'e göndermede bulundu ve "değişime direnenleri" anlattı.

Zaman yazarı Taha Kıvanç da (Fehmi Koru) bugün Zaman gazetesindeki köşesinde Özdemir'in yazısından alıntı yaparak aynı konuyu işledi.

"KORKUTMAK İSTEMEM AMA..."
Taha Kıvanç imzasıyla yazan Fehmi Koru'nun satırları şöyle:

Korkutmak istemem, ama bir gelişmeyi duyurmak isterim: 'Değişimden yana' kalemler her yerde seslerini yükseltiyorlar; grup gazetelerinde bile...

Şimdi aktaracağım satırlar Cüneyt Özdemir'e ait ve Radikal gazetesinde çıktı. Okuyalım: "Değişimi göremeyen, zamanın ruhunu anlamayanlar hâlâ bir nehrin kenarına oturup bir dahaki seçimlerde, olmazsa sonraki seçimlerde yeni bir partinin gelip iktidarı ele alacağının ve kendi koltuklarındaki krallıklarına yeniden kavuşacaklarının hayalini kuruyor. Kimileri aba altından 'bu günlerin hesabı sorulacak' mesajını gönderiyor."

Bürokraside, Emniyet'te, yargıda, orduda sorumluluğunu müdrik yeni bir kuşağın görevleri devralmaya başladığına ve bu insanların hiçbir partinin gönüllüsü olmadığına da işaret ediyor Radikal yazarı.

Ruhumu ve karakterimi değiştirmem için dilek tutan Milliyet yazarı ve benzerlerine ciddi bir uyarısı da var genç Radikal yazarının. Onu da okuyalım: "Zamanın ruhunu ve dünyanın değiştiğini anlayamayanlar gibi nehrin kenarına oturup, tersten akacağı günleri beklerseniz, daha çok beklersiniz. Zira amiral gemisinde her gün yarım sayfa da yazsanız artık marjinalsinizdir. Kendi kendinizi tasfiye etmişsinizdir de haberiniz yoktur. Askeri ve sivil diktatörlüklerin yıkıldığı bu nehirde bu su artık hiç durmaz... Bu suyun önünde hiç kimse tutunamaz."

Ne diyebilirim? Talihinize küsün...

CÜNEYT ÖZDEMİR: "DEĞİŞİMİ ANLAMAYANLARI TASFİYESİ"
Cüneyt Özdemir, Radikal'deki köşesinde şöyle demişti:

"Aslında yaşanan, bu değişimi, yani zamanın ruhunu anlamayanların tasfiyesi. İster bir ülkenin diktatör koltuğunda otursun, isterse bir başka ülkenin medyasının amiral gemisinin koltuğunda, tasfiye kaçınılmaz. Bugün devrilen, bilinçaltındaki tahakküm hırsı. Bilinçaltının sivil diktatoryası."