''NE İDÜĞÜ BELİRSİZ BİR GAZETE!'' KÜTAHYALI HANGİ GAZETEYE ÇAKTI?
Takvim yazarı Rasim Ozan Kütahyalı bakın Doğan grubunun hangi gazetesine çaktı... İşte o sözler...
BDP’li vekil Bengi Kılıç’ın Takvim gazetesinde yayımlanan fotoğrafları yeni bir polemik doğurdu. Bu kez Radikal yazarı Cüneyt Özdemir’le Takvim yazarı Rasim Ozan Kütahyalı birbirine girecek gibi...
Önce Cüneyt Özdemir Kütahyalı’ya sordu. Kütahyalı bugün cevap verdi. Aynı zamanda da Radikal’i yerden yere vurdu.
İşte Kütahyalı’nın o yazısı...
Cüneyt Özdemir Takvim’in iki gündür gündem olan manşetini bana sormuş dün köşesinde... Bu haberden hareketle "nefret suçu" içeren çok sayıda cümle okumuş sanal alemde, internet siteleri bu fotoğrafları alıp coşmuş, bu iş nereye gidiyormuş... Her şeyden önce Cüneyt de kabul ediyorki her zaman kandan ve şiddetten yana olmuş bu şahin politikacıyla ilgili bu haber tam anlamıyla bir BOMBA HABER, tam bir gazetecilik başarısı. Kim bu fotoğrafları ele geçirse büyük haber yapardı...
Öte yandan Cüneyt bir açıdan haklı... "Bir Kürt’ün ne işi var Bodrum’da, otursun Diyarbakır’ında.
Bodrum biz Türklerindir. Kürtler defolsun" mealindeki bütün yorumlar alçaklıktır ve nefret suçudur. Bunu böyle yazan internet sitelerine derhal TCK 216. maddeden dava açılmalıdır... Bizim gazete haberinde böyle iğrenç imalar yok, olamaz da. Öte yandan ben haberi yazsam daha farklı bir dille yazardım ama Takvim’in de kendince bir haber dili geleneği var. O gelenek içinden bir değişim yaşıyor gazete... Takvim’in başındaki Ergün Diler dostum benim açımdan böyle ırkçılık içerecek nefret suçlarına karşı bir sübab. Ergün, en zor dönemlerde bu ırkçı Ergenekoncuların yediği haltları çalıştığı gazetelerde haber yapmış, Kürtlerden ve dindarlardan nefret eden darbecileri deşifre etmiş bir adam.
Diğer yandan Takvim’in daha 4 yıl önce darbeci ırkçı mitingleri destekleyen bir gazete olduğunu unutmayalım, o dönemden yüz kızartıcı manşetler ve haberler de çıkarıp ortaya koyabilirsiniz... Şu an bu gazete en yaygın anlamında okura hitap eden, "Halk Gazetesi" kimliğini koruyarak demokrat bir çizgi tutturmaya çalışan bir gazete olma yolunda ilerliyor.
Eski Takvim refleksleriyle hareket edenler varsa da ya zorunlu bir demokratlaşma geçirecek yada tasfiye olacaklar...
Peki Cüneyt... Şimdi gelelim senin yazdığın Radikal’e. O zaman ben de sana soruyorum, ama sen de benim gibi dürüst ol... Böyle eyyamcı ve neidüğü belirsiz bir gazetede yazmaktan memnun musun? Bayi satışınızın 6-7 bin olduğunun, Dev-Yol gazetesinden farkınızın kalmadığının, gazetenin ömrünün fiilen bittiğinin, uzatmaları oynadığınızın farkında mısın? Şu an gazetenizin temel felsefesi olan "Hem hükümete ve cemaate yakın görüneyim hem de Ergenekoncu eski elitlere ve radikal solculara yaranayım" zihniyetinden miden bulanmıyor mu? Bu zihniyetin yaranılmak istenen tüm taraflarca iğrenç bulunduğunun farkında mısın?..
Evet, Cüneyt bu sorulara yanıtın nedir? Dürüstçe cevap vereceğine eminim...
Rasim Ozan Kütahylı/Takvim