Nazlı Ilıcak'tan FETÖ itirafı: "Terör örgütü olduğuna artık eminim!"
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada Nazlı Ilıcak'ın savunması tamamlandı.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimini “Önceden bildikleri ve çağrışım
yapan mesajlar verdikleri” iddia edilen gazeteciler Ahmet Altan,
Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak ile Prof. Dr. Osman Özsoy’un da
aralarında bulunduğu 17 sanığın yargılanmasına başlandı.
İstanbul Adalet Sarayı'ndaki 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanan
ikinci duruşmaya tutuklu sanıklar Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan,
Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşangül ve Yakup Şimşek getirildi.
Tutuklu sanık Ahmet Altan duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Tutuksuz
sanık Tibet Murad Sanlıman duruşmada hazır bulundu. Firari sanıklar
Abdulkerim Balcı, Mehmet Kamış, Ekrem Dumanlı, Emre Uslu, Osman
Özsoy, Şemseddin Efe, Tuncay Opçin, Ali Çolak, Bülent Keneş ve
Faruk Kardıç ise duruşmada yer almadı.
Duruşmaya, gazeteci Hasan Cemal, Uluslararası Af Örgütü temsilcisi,
İngiliz Barosu temsilcisi, İngiliz Barosu İnsan Hakları Komitesi
temsilcisi, 19 basın örgütü temsilcisi, Uluslararası Kıdemli
Avukatlar Projesi temsilcisi ve sanıkların yakınları katıldı.
15 Temmuz darbe girişimine 'iştirak etmekle' suçlanan Ahmet Altan,
Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak hakkında 'Anayasal düzeni ortadan
kaldırmaya çalışmak', 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan
kaldırmaya çalışmak' ve 'Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan
kaldırmaya çalışmak' suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış
müebbet ve 2Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt
adına suç işleme' suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası
isteniyor.
'GÖZYAŞLARI İÇİNDE SAVUNMA YAPTI ' DİYE HABERLER ÇIKTI,
TEKZİP ETMEK İSTİYORUM'
Duruşmada ilk gün yarım kalan savunmasına devam eden Nazlı Ilıcak,
"Dün medyada 'Nazlı Ilıcak gözyaşları içinde savunma yaptı' diye
haberler çıktı. Bunu tekzip etmek istiyorum. Yanlış bir anlama
olmasın. Gözyaşı içerisinde aciz şekilde gösterilmek isteniyor"
dedi.
'TÜM AİDİYETİMİ LAİK CUMHURİYETE BORÇLUYUM'
Ilıcak "Bu darbe iddiasına kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Aramızda yaptığımız 14 Temmuz'daki toplantıdan yola çıkarak, sayın
savcı darbeye zemin hazırladığımız saikiyle o konuşmayı yaptığımızı
söylüyor. Benim kimliğim teokratik bir darbeye uyar mı? Ben niye
Fetullah Gülen'in ülkenin başına geçmesini isteyeyim? Tüm
aidiyetimi laik cumhuriyete borçluyum. Suudi Arabistan'da bir Nazlı
Ilıcak olmak ister miyim" ifadelerini kullandı.
'BARIŞ SÜRECİNE TAMAMEN TARAFTARIM'
Ilıcak savunmasında, "Ben kainat imamı denen bir kişinin neden
peşine takılayım. Cemaat barış sürecine karşı denildi. Ben barış
sürecine tamamen taraftarım. Bugün de taraftarım. Ne Oslo Sürecini
eleştirdim, ne de KCK'yı onayladım. Onların Hakan Fidan'a düşman
olduğu anlatılıyor. Fidan ifadeye gittiği an hükümet nasıl düşer,
ben buna bir mantık veremedim. Teoman Koman ile Hakan Fidan'ı
mukayese ettim. Ben sivil bir kişinin olmasını tercih ettim. Ben
sivilleşmeden yanayım. Cemaat, Hanefi Avcı'ya karşıydı. Ben
tutukluyken Hanefi Avcı'nın serbest bırakılması için gazetede yazı
yazdım. Bütün hayatım bunlarla mücadeleyle geçmiş. Ben maağdur
gördüğüm insanların yanında yer alırım. Ben Tayyip Erdoğan'ın
düşmanı değilim. Sadece muhalifiyim. Muhalefet yapmak suç mu?"
dedi.
'ERDOĞAN'LA YOL ARKADAŞLIĞIM VAR, NİYE DARBE
İSTEYEYİM'
Ilıcak "Ben 2013'e kadar Erdoğan'ı destekledim. Erdoğan'ın düşmanı
değilim ki. Niye darbe isteyeyim. Onunla geçmişten gelen yol
arkadaşlığım var, nasıl böyle bir yorum yapabilirim. Muhalefete
geçmem buna nasıl sebep olabilir?" ifadelerini kullandı.
HAKKINDA YAZILAN KÖŞE YAZILARINI OKUDU
Hakkında Ayşe Kulin, Nuray Mert, Ertuğrul Özkök, Cengiz Çandar ve
Taha Akyol'un yazdığı köşe yazılarını okuyan Ilıcak "Ben burada
tanık dinletmek yerine meslektaşlarımın yazılarından örnekler
okumak istiyorum. Benim kimliğimi tanımanız önemli. Siz belki beni
gazetelerden tanıyorsunuz. Benim tanık olarak getirmektense 3-5
satır bir şey okumama müsade edin. Benim hangi sözüm darbeye zemin
hazırlanıyor. Sözde plan semineri altında bir darbe hazırlığı
yapılıyor hükümete karşı. Bunları yazarak Ben FETÖ'yü aklıyormuşum.
Ben FETÖ'yü aklamıyorum. Ben mağdurların yanında yer alırım, her
zaman yer aldım. Ahmet Altan diyor ki 'Bu şartlar değişecek. 2 yıl
sonra seçim var' Ben de onu destekliyorum, darbe yönünde bir söz
değil ki" dedi.
'BİZ GAZETECİ OLARAK CİZRE'Yİ KONUŞMAYACAK
MIYIZ?
"Cizre'yle ilgili İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün raporu var.
Felaket bir rapor. Biz gazeteci olarak bunu konuşmayacak mıyız?"
diyen Ilıcak "FETÖ'nün yaptığını ayıralım. Kötü niyetle hareket
ediyor. Ama bunlar (yolsuzluklar) irdelensin diyen bir gazeteci iyi
niyetli. Benim Twitter'da 1 milyon 300 bin takipçim vardı.
Paylaştığım, RT yaptığım her şeye katıldığım anlamına gelmez. Fuat
Avni'nin tweetlerini paylaşmış olmam onlara katıldığım anlamına
gelmez, ben sadece duyurmuş oldum.
'MECBUR MUYUM BALYOZ TAMAMEN KUMPASTI DEMEYE?'
"Tv'de Balyoz'dan söz eden cümlelerim plan seminerindendir" diyen
ve 1. Ordu'daki 'liderlerin tutuklanması' konuşmasını okuyan Ilıcak
Balyoz seminerinin darbe hazırlığı olduğunu savundu " Bizi burada
darbeden yargılıyorsunuz, şu seminerdeki konuşmalara bakın" dedi.
Ilıcak "Balyoz planı diye çıkan belge sahte olabilir, listeler
sahte olabilir. Bunu kimse hemen anlayamaz, büyük uzmanlık
gerektirir" ifadelerini kullandı.
Nazlı Ilıcak savunmasını "Ben mecbur muyum Balyoz tamamen kumpastı
demeye? Tamamen kumpas olmadığına inanmak niye FETÖ'nün dümen
suyuna girmek olsun? Ecevit 70'lerden beri kontrgerilladan söz
etti. Kontrgerillayı araştırmak isteyen Doğan Öz suikasta kurban
gitti. Biz biliyoruz. Kara propaganda siteleri vardı, kabul
ediyorlar. Taraf onları yazınca, sonradan kabul edip kapattılar o
siteleri. Hukukun üstünlüğüne saygı duyan biri olarak MGK kararına
uymak zorunda değilim. O zaman 28 Şubat'ta başörtülülere cihat
açardım. Ben bugün FETÖ'nün terör örgütü olduğuna yüzde yüz eminim.
Hele 15 Temmuz darbesinden sonra" sözleriyle sürdürdü.
'CUMHURBAŞKANI, BAŞBAKAN SÖZ EDİNCE BİR ŞEY
OLMUYOR'
Can Dündar'ın 'Ergenekon' kitabından 'Ergenekon'un varlığına ve
örgütlenmesine ilişkin tanıklıkları' okuyan Ilıcak, Başbakan Binali
Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Balyoz, Ergenekon
konusundaki 'darbecilerin, cuntacıların' varlığına işaret eden
sözlerini hatırlattı.
Bülent Arınç, Ahmet Davutoğlu, Hüseyin Çelik gibi isimlerin
Fethullah Gülen'i öven açıklamalarını mahkemede okuyan Ilıcak "Ben
'FETÖ yanlısı dezenformasyon'la suçlanan kitabımı hükümet
üyelerinin böyle açıklamalar yaptığı zamanda yazdım. 15 Temmuz'da
belki bir cadı avı gerekliydi. Öyle büyük bir badireden geçti ki
Türkiye. Gazete yazım için tuttuğum notlarımı örgüt belgesi gibi
anlatmışlar. Ben kısa kısa not alıp irticalen sekreterime
yazdırırdım. Dursun Çiçek'in İrticayla Mücadele Eylem Planı'nı
yazdığım yazı Balyoz propagandası gibi gösterilmiş. Arada hiç
ilişki yok. Savcıya göre Ergenekon, Balyoz'dan söz etmek FETÖ'cülük
kriteri. Cumhurbaşkanı, Başbakan bunlardan söz edince bir şey
olmuyor" dedi.
'CEMAAT İŞİNİ GEÇ FARKETTİM'
Ilıcak sözlerini "Koza İpek'ten aldığım para, Bugün'deki maaşlarım.
Ben çok daha yüksek ücretle Sabah'ta çalışıyordum, TV programı
yapıyordum. 15 Temmuz sabahı Bodrum'a gittim. Arkadaşlarımla briç
partisi yapacak ve Yunan adasına gidecektik, darbe olunca iptal
ettim. Bodrum'da yaz planları yaparken, oğlum, kızım, torunlarım
gelecek diye beklerken darbeyle suçlanıp huzurunuza getirildim.
Gelelim özeleştirime. Ben bu cemaat işini geç farkettim. Geç
farketmemin sebebini izah etmek istiyorum. DP geleneğinden birisi
olarak dindar kesime hep duyarlı oldum. Ben bir kafa karışıklığı
yaşadım. Tam anlamıyla emin olamadım.
DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel sadece Gülen cemaati aleyhine dava
açmadı, Merve Kavakçı'nın da evini bastırdı. Ben itikat sahibi
benim sahip çıktığım insanlardan tabanı olan bir cemaatin içyüzünü
anlamakta geciktim, hemen farkedemedim. açmam, bu yaştan sonra
Türkiye dışında yaşamam imkânsız. Evlerim var, torunlarım var. 3
müebbet talebine rağmen tahliye istiyorum" diyerek tamamladı.