Cinayet dosyasındaki yeni bilgiler de ortaya çıktı. Kırmızı bir terliğin baba Arif Güran’ın aracına bırakıldığı bu araç üzerinde gece karanlığında özel yöntemlerle biyolojik bulgu çalışması yapıldığı öğrenildi.
YOLDA BULDUK DİYE ARACA BIRAKIP KAFA KARIŞTIRDILAR
Narin’in kuzeni olan ve jandarmayla birlikte arama faaliyetlerine katılan Osman Güran ifadesinde, “Narin’in kaybolduğu gün akrabamız Muhammet Kaya Arif Güran’a ait 21 ADT 429 plakalı araçla dedemlerin evine geldi. Muhammet’e benzinliğe gidip sigara alalım dedim. Kuzenim Barış Güran ben ve Muhammet birlikte Çarıklı’daki benzinliğe gittik. Koltuğu kendime göre ayarlarken paspasın üzerinde kırmızı bir terlik gördüm. Terliği elime alarak Muhammet’e kimin olduğunu sordum. O da yolda bulduğunu ve Narin’e ait olabileceğini değerlendirip araca bıraktığını söyledi. Narin’in babasına göstermeyi unuttuğunu bana söyledi. Görür görmez Muhammet’e verdim o da fotoğrafını çekti ve Narin’in ağabeyi Baran’a gönderdi. Baran da bizi arayıp terliğin Narin’e ait olduğunu söyledi. Ardından terliğin bulunduğu güzergâha doğru hareket ettik. Baran’da jandarmaya söyledi ve terliği jandarmaya teslim ettik” dedi.
TERLİKLER ÇUVALDA ÇIKTI, KAFA KARIŞTIRMAK İÇİN
Ancak Narin’in terliğinin aynısının bilinçli olarak araca konulduğu ve jandarmanın dikkatini dağıtmak arama faaliyetlerini Suriyelilerin bulunduğu farklı yönlere sevk etmek için suç delillerini gizlemek için bu yönteme başvurulduğu ortaya çıktı.
Terliği Çarıklı beldesi yolunda bulduklarını söyleyip arama faaliyetlerinin köyün dışına yönlendirilmeye çalışıldığı tespit edildi. Jandarma görevlilerine Narin’in terliği olduğunu söyleyip yolda buldukları şeklinde ifade vermelerine rağmen 8 Eylül günü cesedin bulunduğu çuval içinde küçük kızın kırmızı terlikleri de bulunmuştu.