Ben aslında spor hayatında çok başarılıydım. Atletizmde yanlış programlara tabi tutuldum. Bir seferinde Ankara'ya gittik şampiyonaya ve orada Türkiye üçüncüsü oldum. Hocam beni sahada bıraktı ve İstanbul'a döndü. Bana söylediklerini hiç unutmam."
"Bana söylediklerini aynen aktarıyorum. ''Büyük bir hayal kırıklığısın. Senden hiçbir şey olmaz. Seni görmek dahi istemiyorum. Çok yeteneksizsin. Benim antrenmanlarımı yapıp da bu dereceyi koşuyorsan gözüm seni bir daha görmesin. Defol git. Sen anca evlen ve evinde pasta börek yap!'' Bu sözler karşısında şok oldum. O an ailemin yanına dönemem. Hem başarmam gereken şeyler var hem de maddi olarak onlara destek olmak zorundaydım."
"Gidecek hiçbir yerim yok. Ne yapacağımı şaşırdım. Yüzme havuzunun altında sporcuların kaldığı bir yer vardı ve oraya gittim. Odada bir masa ve bir yatak vardı. Birkaç gün boyunca İstanbul'da nasıl tutunabilirim diye düşünmeye başladım.
Bir gece kaldım ertesi gün güvenlik ne zaman gidiyorsun Nagihan dedi. En sonunda dayanamadım ve yöneticilerimden birini aradım, kendisine durumu anlattım.