O yüzden bilim insanları arasındaki tartışmanın medya önünde yapılması; deprem gibi şuan da Türkiye’nin en büyük ulusal güvenlik tehdidi ile baş etmek zorunda olduğu bir ülkede çok yanlış” ifadelerini kullandı.
Naci Görür, yapılan çalışmalarla Marmara Denizi’nin bütün dünya tarafından bilindiğini ifade ederek, “1999 depremi olduğu zaman Marmara Denizi dünyanın hiç bilinmeyen bir denizdi. Bizim yaptığımız çalışmalardan sonra dünyanın en bilinen iç denizi haline geldi. Yüzlerce makale yayınlandı. Bütün dünya Marmara’yı biliyor” dedi.
"DEPREMİN BİZİ YIKAMAYACAĞINI ANLATMAK İÇİN BU PROGRAMIN İLERLEMESİNİ ARZU EDİYORUZ"
Depremden yıkılmayacak yerleşim alanlarına nasıl sahip olması gerektiğini “Sesimi Duyan Var Mı?” programında anlatacaklarının altını çizen Prof. Dr. Naci Görür, “Yer bilimciler olarak artık depremi ve nerede olacak diye tartışmayalım.
Halk korktuğundan bunları sorabilir hoşgörülü olarak ama bizim bu programda yapmak istediğimiz onun için ben halkımın da bu programa özenli olarak ulaşmasını istiyorum. Biz artık depremin bizi yıkamayacağı, depremde çocuklarımızı kurban etmeyeceğimiz, nesillerimizi sağlıkla taşıyacak, deprem dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak için bütün enerjimizi hem halka hem de yerel yönetimlere anlatmak için bu programın ilerlemesini arzu ediyoruz.