Levhanın hareketiyle enerji diğer faylara da transfer edilmiş olabilir. Adana havzasının devamı Kıbrıs’ta sınırlanır. Yedisu fayında, 7 büyüklüğü üstünde deprem olabilir. Çünkü, 1780’li yıllarda 7,4 büyüklüğünde deprem üretmiş. O zamandan beri deprem yok. Üstelik Erzincan depremi oldu ve oraya stres biriktirmiştir. Bu kesimlerde hassas olunması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.
"ÖZELLİKLE İSTANBUL DEPREMİ BEKLİYORUZ"
Çınarcık bölgesinde de deprem beklediklerini ifade eden Naci Görür, “Kırılma neredeyse kırılmayan yer duruyor. Kırılmayan yeri de kıracak. Özellikle İstanbul’da depremi bekliyoruz. Bunun nedenleri var. Bölge sismik bir boşluk. Bizim yaptığımız bütün araştırmalar Marmara’nın kırılma mecburiyetini gösteriyor. Adalar fayı ve Kumburgaz fayı ya beraber ya da ayrı ayrı kırılacak. Batı Tekirdağ fayının da 1912’de kırıldığını düşünüyoruz. Dolayısıyla İstanbul’da deprem olacak dememizin nedeni bilimsel gerçeklik” dedi.
"7,2 VE 7,4 BÜYÜKLÜĞÜNDE BİR DEPREM BEKLİYORUZ"
Türkiye’de en büyük deprem tehdidin İstanbul olduğunu kaydeden Naci Görür, “İstanbul’un haricinde Kahramanmaraş’ı sayıyorduk. Orası gitti. İki bence Yedisu Erzincan-Karlıova arası ve Karlıova-Bingöl Göynük arası. Yani 7,2 ve 7,4 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz.
Naci Görür, sözlerinin devamında İzmir bölgesindeki deprem riskine dikkat çekerek, İzmir Körfez de büyük bir fay var. İzmir fayı ciddi bir fay ve 7 ve üzerinde bir deprem üretebilir. Nitekim, Körfez alanı 70 kilometre olmasına rağmen 117 kişi hayatını kaybetti. O bölge zayıf zemin. İzmir bölgesinde yaklaşık 12-13 tane aktif fay var” dedi.