Mevcut veya yeni açılacak yerleşim alanlarındaki tüm tehlikeleri belirlemeyi amaçlayan mikrobölgeleme çalışmasını anlatan Görür, "Mikrobölgeleme yapmayan adam, bir bakıma hayatı boyunca doktora gitmeyip kendi düşüncesiyle vücudunu, sağlığını kontrol etmeye çalışan biridir. Mikrobölgeleme çalışması yapmadan bir kentin özelliklerini, davranışlarını, tepkisini ölçemezsiniz." şeklinde konuştu.
"6 BİLEŞEN DİRENÇLİ HALE GELMELİ"
Bir kentin yönetim sisteminin, halk, altyapı, yapı stoku, ekosistem ve çevre, ekonomi olmak üzere 6 sistemden oluştuğunu söyleyen Görür, kenti depreme karşı dirençli yapmak için bu 6 bileşenin dirençli hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Depremin görmezden gelinemeyeceğini vurgulayan Görür, depreme karşı halkın bilinçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Görür, Marmara için depremin kesin beklendiğini vurgulayarak, "Marmara'da deprem olursa Güneydoğu'dan hareketle söylüyorum. Güneydoğu'dan 100 milyon ton moloz çıktı, İstanbul'da minimum 150-200 milyon toz moloz çıkar." dedi.