Psikolojik bozuklukların ruh ve beden arasındaki uyum eksikliğinden kaynaklandığına inanılan Antik Yunan'da müziğin, beden ve ruhun ritmini dengelemeye yarayacağı düşünülerek müzikle terapi uygulanıyordu.
Günümüzde psikoloji bilimi, müziğin insan beyni üzerindeki etkileri üzerine çalışmalarına devam ediyor. Müzikle terapi, özellikle depresyon ve anksiyete tedavisinde sıkça kullanılan yöntemlerden biri haline geldi.
Amerikalı araştırmacılar, gürültü önleyici kulaklıklarla rahatlatıcı şarkılar dinletilen hastaların endişe seviyesinin, anestezi ilacı alan hastalarla aynı seviyeye düşebildiğini tespit etti. Bu buluş, iyileşme sürecini olumsuz etkileyen ameliyat öncesi kaygısını ilaçsız tedavi edebilmek için bir alternatif olarak görülüyor.
Amerikan psikoloji dergisi Journal of Music Therapy'de yayımlanan bir araştırmadan aktarıldığına göre; bir müziğin insanları rahatlatabilmesi için belli özellikleri bulunması gerekiyor:
‘Müziğin hızı nispeten yavaş olmalı, melodi basit olmalı, vuruş ve armoni çok fazla sürpriz içermemeli.’