Mustafa Destici'den İmamoğlu'na miting eleştirisi! "Ben genel başkanım gelmeden..."

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Habertürk'te Serap Belet ve Kürşad Oğuz'un sorularını yanıtladı. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Mustafa Destici, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun YSK üyelerine hakaret suçundan 2 yıl 7 ay 15 gün ceza almasını değerlendirdi.

"GENEL BAŞKANIM GELMEDEN MİTİNG YAPMAZDIM"

Ekrem İmamoğlu'nun ceza aldığı gün, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Almanya'dan dönmesini beklemeden İYİ Parti lideri Meral Akşener'le birlikte sahneye çıkmasını eleştiren Destici, "Sayın Cumhurbaşkanımızın yaşadığı süreçle bu süreç farklı. Türkiye 25 yıl önceki Türkiye değil. Buradan aynı sonucun çıkacağını tahmin etmiyorum. Düşünün ki, sizin genel başkanınız yurt dışında. Ben belediye başkanı olsaydım, genel başkanım gelmeden hiçbir açıklama yapmazdım, sokağa da çıkmazdım, miting de yapmazdım. Genel başkanımı beklerdim. Bence o partidekileri de rencide etti diye düşünüyorum. Burada suçlanan, itham edilen Cumhur İttifakı. İşin bu tarafına baktığınızda ben Cumhur İttifakı'nın gündeminde böyle bir düşünce, beklenti yok. Zaten İmamoğlu'nun adaylığı bitmişti. Tam tersine bu karar İmamoğlu'nu tabiri caizse oyunun içine yeniden soktu" ifadelerini kullandı.

"İMAMOĞLU'NUN ADAYLIK SÜRECİ BİR ANDA TEKRAR GÜNDEME GİRDİ"

BBP lideri Destici sözlerini şu şekilde sürdürdü: "İşin siyasi kısmı var. Bizim bildiğimiz ceza alan üzülür, morali bozulur. Bir bakıyoruz, ceza haberi geldiği anda adeta zil takıp oynama gibi bir durum var. Sevinç çığlıkları atılıyor. İnanılmaz sevinç gösterisi yapıldı. Şuradan herhalde sevinildi diye hesap yapıyorum. 1998'de sayın Cumhurbaşkanımız o dönemde İBB Başkanı iken şiir yüzünden ceza almıştı. Onun cezası 4 aydı. Özellikle Millet İttifakı partisi, tabanları hatta genel başkanları düzeyinde 'Bu karar Ekrem İmamoğlu'na yaradı' diye düşündüklerini gördüğümü söylüyorum. İmamoğlu'nun adaylık süreci bir anda tekrar gündeme girdi.

"HALA YARGI SÜRECİ DEVAM EDİYOR"

YSK üyelerine yapılan hakaretlerle ilgili bugüne kadar hepsi ceza almış. Burada önemli olan şu; bu daha ilk yerel mahkeme kararı. Bunun istinaf, Yargıtay süreci var. Hatta Anayasa Mahkemesi var. Hala yargı süreci devam ediyor. Benim kanaatim bu tür hakaretlerde biz yasalarımızdan, TCK'dan bunun bir siyasi yasağa meydan vermesine son vermeliyiz. Bir kararı değerlendirirken şunu yapmamız lazım, kendimizi o kararı almış birisi olarak değerlendirmemiz lazım. Biz bunu kabul edebilir miyiz? Biz bununla karşı karşıya kalsak ne düşünürdük? Daha da önemlisi mevcut yasalardır. Beğenmeyebiliriz, eleştirebiliriz ama yargının kararlarına herkes uymakla mükelleftir."