Mustafa Balbay tahliye sonrası hangi gazete manşetini beğendi?
CHP İzmir Milletvekili ve gazeteci, konuk olduğu programda açıklamalar yaptı.
Tutuklandıktan 4 yıl 277 gün sonra özgürlüğüne kavuşan CHP
Milletvekili ve Gazeteci Mustafa Balbay, Antalya merkezli
yayın yapan VTV'de yayınlanan 'Atilla Güner'le Ayrıntılar'
programına açıklamalarda bulundu. Ergenekon iddianamesinde yer alan
'Askerlerle ilişkiler' konusunda, Balbay, "Vicdanım rahat.. Türk
ordusu düşman ordusu mu? Generaller Yunan Generali mi? Onlara selam
vermek suç mu?" dedi. Balbay, o dönemde 'Gazetecilik sınırları
içinde kaldığını' söyledi. Milletvekilliği sırasında ise özgürce
hareket edeceğini ve 'Yeri geldiğinde CHP'yi de eleştireceğim"
diyen Balbay, tahliye olduktan sonra en çok 'özgürlük' temalı
gazete manşetlerini beğendiğini belirtti.
Mustafa Balbay, “Bugün Mehmet Baransu üzerinden süren tartışmalarda
benim haklılığımı doğruluyor. Benim zamanında yazdığım haberlere
baksın herkes, bir de bugüne baksın. O açıklamaları en zor
şartlarda yazanın Mustafa Balbay olduğunu göreceklerdir. Bir
özeleştiri yapma, bir keşke deme ortamı gerekecekse onlar bunu bana
yapanlar olacak ben olmayacağım” diye konuştu.
TÜRK ORDUSU DÜŞMAN ORDUSU MU?
Ergenekon iddianamesinde yer alan ve 'darbe girişimi' olarak
yorumlanan ilişkileri konusunda Balbay şöyle dedi:
"Türk ordusu düşman ordusu mu? Bu genaraller Yunanistan genaralleri
mi? Onlara selam vermek suç mu? Onların makamında sizin durumunuz
nedir siz nasıl görüyorsunuz demek suç mu? Siyaset onları, iktidar
partisi onları muhatap almış da, Milli Güvenlik Kurulu’nda
olağanüstü tartışmalar yaşanmış da, bunları yazmak suç mu? Sadece
ben değil bir sürü gazeteci yazdı ya da yazamadı, bazıları
iktidarla hemhal oldu. Ama ben kimseyle hemhal olmadım olanı
yazdım" diye konuştu.
GEREKİRSE CHP’Yİ DE ELEŞTİRİRİM
Tutuklu olduğu dönemde kendisini dışarıya çıktığında gazetecilik
çizgisi konusunda çok sorguladığını anlatan Balbay, "Ben artık eli
kalem tutan bir milletvekiliyim. Ana önceliğim siyaset olacak"
dedi.
Türkiye'de gazeteciliğin çok sorgulandığını bazı gazetecilerin
savunduğu partinin kalemi olduğunu dile getiren Balbay, "Belki
böyle bir mesajı ilk kez veriyorum. Ben gerekirse CHP’yi de
eleştirerek siyaset yapmaya çalışacağım. Ama CHP’ye yönelik
eleştirileri de "CHP'nin içinde çatlak varmış" imaji doğuracak
şekilde olmayacak bu..‘CHP sorguluyor, yeniyi arıyor, doğruyu
arıyor’ şeklinde yorumlanacak biçimde eleştiri yapmaya da kendimi
hazırlıyorum" dedi.
ARTIK DENİZİN İÇİNDE OLACAĞIM
Gazetecilik ve siyaseti deniz üzerinden tasvir eden Balbay şunları
söyledi:
"Denizin kıyısından denize bakıp, bugün deniz dalgalı, bugün ufukta
üç tane gemi gözüküyor gibi değerlendirmeler yapmak gazeteciliktir.
Siyaset ise denizin içine girip; Su soğuk, denizin dibinde şu
canlılar var, dalganın boyu şu gibi birebir olup biteni bedeninde
hissetmektir. O yüzden ben denizin içinde olacağım."
GAZETE MANŞETLERİNDEN HANGİSİ BEĞENDİ?
Balbay, Atilla Güner'in "Tahliye sonrası hangi manseti
sevdiniz?" şeklindeki sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Birinci gün için elbette benim bir numaralı başlığım özgürlük
üzerine sözlerdi ve gazetelerin çoğu oradan verdiler başlığı.
Örneğin Hürriyet “Hey özgürlük” dedi, Cumhuriyet “Merhaba özgürlük”
dedi, bir iki gazete daha günü sayarak “1744 gün sonra gelen
özgürlük” dedi. Ağırlıklı olarak oradan verdiler. Doğrusunu
istersen benim de birinci önceliğim özgürlük üzerine bir söylemdi.
Tabi devamında ikincisi de arkada kalanların da özgür olması
üzerine o da özgürlükle bağlantılı bir söylem. Birinci günün bence
en önemli manşet sözcüğü özgürlüktü."