MURAT YILDIRIM: SUSKUNLAR'I İYİ BİR ŞEKİLDE BİTİRDİK!
Murat Yıldırım, Giuseppe Sciacca Ödülü'nü almak için geldiği Roma'da çarpıcı açıklamalarda bulundu..
Vatikan'dan Uluslararası Giuseppe Sciacca Ödülü'nü almak için
geldiği Roma'da DHA mikrofonlarına konuşan Murat Yıldırım, Türk
dizi sektörünün hâlihazırdaki durumu konusunda çarpıcı
açıklamalarda bulundu.
Vatikan'dan aldığı ödülün, özellikle Orta Doğu ve Balkanlar olmak
üzere, Türk dizilerinin yurtdışındaki başarısından kaynaklandığını
ifade eden Yıldırım, "Bu ödüllerin devamı gelmeye devam edecek.
Fakat bizim de kendi içimizde bazı değerlendirmeler yapmamız
gerekiyor. O da, madem böyle bir dünya pazarı oluştu daha iyi, daha
kaliteli şartlar nasıl oluşturabiliriz. Ne bileyim sürelerde ya da
çalışma koşullarında daha kaliteli işler yaparak daha da güzel
şeylere imza atabiliriz diye düşünüyorum" diye konuştu.
SÜRELER KISALMAZSA DİZİLER SIKICI OLACAK
Türkiye'de dizi sektörünün iyi gidip gitmediğinin şu sıralar
tartışılır olduğunu söyleyen başarılı oyuncu, "Çünkü dizilerin 90
dakika olması ve bütün gün boyunca ekranda bir sürü dizinin aynı
şeyi işliyor olması belki insanlarda bir müddet sonra sıkıcılık
oluşturacak ve diziler daha fazla izlenmemeye başlayacak. Bunu dizi
sektörü açısından konuşuyorum. Yoksa toplum açısından iyi midir
kötü müdür bunun hiç tartışmasını yapamam şu anda" diye sözlerini
sürdürdü.
AMERİKA'DAKİ GİBİ OLABİLİR
İyi işler yapılmak isteniliyorsa Amerika örneğinin ele alınmasının
faydalı olacağını vurgulayan Murat Yıldırım, "Amerika'daki gibi
yılda 26 bölüm, belki işte 45 dakika devam eden diziler yapılması
gerekiyor ki yani insanlar hem bunun devamını izleyebilsin hem de
işler daha kaliteli olsun. Yoksa akşam saat 8'den başlayıp, gece 11
buçuğa kadar insanlara gelin burada oturun ve bu diziyi izleyin
demek biraz zorlayıcı bir şey. Benim açımdan öyle yani. En azından
akşam saat 8'den 11 buçuğa kadar oturup bir diziyi biraz zor
izlerim" diye konuştu.
HUKUKUN YARDIMCI OLMASI GEREKİYOR
Aynı zamanda Türkiye'de oyuncuların haklarının evrensel düzeyde,
anayasal haklarla korunmasını sağlamak amacıyla kurulan Birleşik
Oyuncular Meslek Grubu'nun (BİROY) bir üyesi olan 33 yaşındaki
oyuncu, "Yasamız var fakat şöyle bir durum var. Çalışanların işçi
sıfatında olmaları için onunla ilgili bazı ayarlamalar yapılması
gerekiyor.
BİROY, telif halklarının korunması için, sendika da çalışma
şartlarının düzeltmesi için bazı çalışmalar yapıyor. Bu ikisinin
beraber paralel bir şekilde yürüyebilmesi için de hukukun buna
yardımcı olması gerekiyor. Yani bazı yasaların çıkarılması
gerekiyor ki tekrar bütün düzenlemeler yapıldıktan sonra hem
çalışanlar hem işverenler karşılıklı olarak rahat etsin. Bunun
sonucunda da daha iyi işler çıkacak ve hepimiz için çok daha iyisi
olacak diye düşünüyorum" diye yapılması gerekenleri dile
getirdi.
KENDİMİ ELEŞTİRİYORUM, AMA ÇOK DA YÜKLENMİYORUM
Ekranda izlerken kendisine hem güldüğünü hem de eleştirdiğini
söyleyen Yıldırım, "Bazen gülüyorum bazen eleştiriyorum, ama yani
çok da haksızlık etmemek gerektiğini söylüyorum kendime. Çünkü
günde 17-18, 19-20 saatlere varan çalışmalar sonucunda yetiştirmeye
çalıştığınız sahnelerde kendinize fazla da yüklenmemek gerektiğini
düşünüyorum. Senaryolar, sete çıkmadan bir gün önce geliyor ve o
haftanın setine çıkıyorsunuz. Yani ne kadar hazırlanabilirsiniz?"
diye yaşanan bir başka zorluğu ifade ediyor.
ŞÖHRET OLMAK İÇİN YOLA ÇIKMADIM
Çalıştığı sektörde zor olmasına karşın özel hayatını korumayı ve 5
yıl önce hayatını birleştirdiği meslektaşı Burçin Terzioğlu'yla
evliliklerini ortalığa sermemeyi başaran Yıldırım, bunun sırrını
ise şöyle açıklıyor:
"Bu işe başlarken de ünlü olmak, şöhret olmak gibi bir şekilde yola
çıkmamıştık. Birçok arkadaşımız o şekilde yola çıkmadı ama yani
benim bu konuda karşıma çıkan seçeneklerim de, bana bu anlamda
yardımcı oldu. Burçin'le bundan 5 yıl önce evlendiğimiz zaman da
bunları düşünüyordum ve şimdi de aynı şeyleri düşünüyorum. Normal
olmak hoşuma gidiyor. Aile olmak hoşuma gidiyor. Ne bileyim çok da
fazla ekstra bir şey yapmadım. Normal hayatımı yaşamaya devam ettim
ben. Yani işime hep normal bir iş olarak baktım. Yani çok da farklı
bir şey yapmadığımı düşündüm belki de. Onun için böyle oldu."
YUNAN KADINLARIN İLGİSİ
Daha önce rol aldığı 'Asi' dizisinin yayınlanması üzerine
Yunanistan'da da adını duyurmayı başaran Murat Yıldırım, Roma
sokaklarında yürürken de 2 Yunanlı kadın ın yoğun ilgisiyle
karşılaştı. Kendisini çok uzaktan gören kadınlar, yakışıklı aktörle
bol bol fotoğraf çektirirken, Murat Yıldırım sokakta karşılaştığı
tepkilere ilişkin şöyle konuştu: "İlk başlarda enteresan geliyordu
ama biraz onlara alıştık. Bu kadar çok tanınıyor olmak, herkes size
bakıyor, böyle bir enerji geliyor üzerinize. Bazen rahatsız edici
bir enerji oluyor. Bir de çok fazla göz üzerimde olunca rahatsızlık
duymaya başlarım ama sonra alışıyorsunuz buna. Çünkü bu bir iş ve
insanlar sizi ekrandan görüyor bu çok normal. Bunları kendi
içinizde hallettiğiniz zaman çok fazla sıkıntı kalmıyor. Yoksa öbür
türlü biraz zor yaşanır diye düşünüyorum. Yani sürekli insanlar
benimle ilgileniyor bana bakıyor... Normal bir hayat yaşıyoruz ve
bu da benim işim."
İYİ BİR ŞEKİLDE BİTİRDİK
Son dönemde biten diziler kervanına, geçen sezon başlayan ve
başrollerini Murat Yıldırım, Aslı Enver Sokullu, Sarp Akkaya, Güven
Murat Akpınar ve Berk Hakman'ın paylaştığı 'Suskunlar' da
eklendi.
Dizinin kaldırılma kararının yapımcı şirket ve yayınlandığı TV
kanalı tarafından verildiğini vurgulayan Yıldırım, Perşembe günü
son çekimleri de yaptıklarını ve artık tatilde olduklarını söyledi.
"Dizi daha da uzatılabilir mi?" diye düşünülürken birden hikayenin
sonlanması gerektiğine karar verildiğine dikkat çeken Yıldırım,
"Zaten dizinin uzaması konusunda bir beklenti içinde değildim,
hikaye uzadıkça kötü bir şeyler ortaya çıkacak diye. Böylece iyi
bir şekilde bitirdik" diye konuştu.