Murat Bardakçı o mozaiğin sırrını anlattı: Üzerinde "Neşeli ol hayatını yaşa" yazmıyor...
Murat Bardakçı: Eski Grekçe'yi bilenler, yazılanların bu şekilde tercüme edilmemesi gerektiğini söylüyorlar.
Tarhiçi Murat Bardakçı, dünyanın konuştuğu Hatay'da bulunan
mozaikte 'Neşeli ol, hayatını yaşa' değil, "Acele ile yediğin
yemeğin zevkini ölüm ile alırsın" yazdığını öne sürdü. Bardakçı,
yabancı uzmanların "mozaiğin üzerindeki ifadenin tamamının tahrip
olduğunu" söylediğini belirterek, şu tahminde bulunduklarını
aktardı:
"Bütün dünyevî zevkler fânîdir. Bu evde hayır işlemek maksadıyla
sunulan yemeği gözardı edip kaçırdığın ve sadece karnını beleşe
doyurmak maksadıyla geldiğin takdirde alacağın sadece ölümlü bir
ruhun bir anlık zevki olur."
Bardakçı'nın Habertürk'teki yazısından bazı bölümler şöyle:
Uzmanlar ve konuya âşina olanlar, mozaiğin üzerinde eski Yunanca
ile yazılmış olan ve "Neş'eli ol, hayatını yaşa" mânâsına geldiği
söylenen ibareleri üç günden bu yana tartışıyor...
Eski Grekçe'yi bilenler, yazılanların bu şekilde tercüme edilmemesi
gerektiğini söylüyorlar. Klasik arkeoloji gruplarında, mozaiğin
aslında üç parça olduğunu, her parçanın üzerindeki yazıların
birbirini takip ettiğini ama en sağdaki parçanın tahrip olduğunu,
dolayısı ile ortadaki ve soldaki panelin üzerindeki yazıların
tercümesi ile yetinileceğini söylüyor ama bu iki parçadaki
ifadelerin "Neş'eli ol, hayatını yaşa" mânâsına gelmediğini
anlatıyorlar.
Uzmanlara göre, mozaiğin ve yazıların şu şekilde değerlendirilmesi
gerekiyor:
Mozaik bir zengin evine değil, fakirlere çorba dağıtan, yani bizim
imarethaneler gibi faaliyet gösteren bir mutfağa ait olmalıdır. Bu
mutfağın zengin evinde bulunması mümkündür ama mozaiğin üzerindeki
yazı fakirler ile alâkalı bir faaliyet ihtimalini
güçlendirmektedir. Roma zamanında fukaraya bedava çorba
dağıtıldıktan sonra ahlâkî, felsefî ve sosyal konuşmalar yapılmakta
ama gelenler çorbalarını içtikten sonra mekândan hemen ayrılmak,
açıkçası "kaçmak" istemektedirler. Ortadaki panelde gitmek üzere
olarak resmedilen kişi bunlardan biridir, çorbasını içtikten hemen
sonra duvardaki güneş saatine bakarak vaktin geç olduğunu söyleyip
mekânı terketmekte, arkasındaki sakallı adam da geri getirmeye
çalışmaktadır. İfade, sol panelde görülen iskeletin üzerindeki
satırlar ile birbirini tamamlamakta ve "Acele ile yediğin yemeğin
zevkini ölüm ile alırsın" şekline gelmektedir.
Fani dünyevi zevkler...
Aynı yabancı uzmanlarına göre, mozaikte "Neş'eli ol, hayatını yaşa"
ifadesi bulunmamakta, bambaşka şeyler söylenmektedir ve ifadenin
tamamı, tahrip olmuş olan en sağdaki panelde bulunması gereken
yazının diğer cümlelerin siyakından hareketle tahmini ile şu
şekilde olmalıdır:
"Bütün dünyevî zevkler fânîdir. Bu evde hayır işlemek maksadıyla
sunulan yemeği gözardı edip kaçırdığın ve sadece karnını beleşe
doyurmak maksadıyla geldiğin takdirde alacağın sadece ölümlü bir
ruhun bir anlık zevki olur."
Batı'daki Eski Yunan ve Roma uzmanı epigraflar, yani kitabe
uzmanları, mozaiğin üzerindeki yazılar ile ilgili olarak işte böyle
düşünüyorlar... Bu ifade, o devirdeki hikmet sahiplerinden birinin
yine o zamanlarda meşhur olan bir sözü olabilir.
Mozaiğin zengin evinin mutfağında değil, Batı'da şimdi "Salvation
Army" denen hayır faaliyetlerinin yapıldığı bir başka mutfağın
duvarında bulunması da benim aklıma daha yatkın geliyor.
Metni bizim epigrafların mı, yoksa yabancı kitabe uzmanlarının mı
doğru okuyup yorumladıkları eminim yakında ortaya çıkacaktır.