20 Ara 2021 08:01 Son Güncelleme: 20 Ara 2021 08:55

Muharrem Sarıkaya hakkında şok iddialar! "Hamileydim, beni itti ve sandalyeden düştüm"

Habertürk Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya'nın yayın esnasında İHA Muhabiri Ahmet Demir'e tokat attığı video sosyal medyada büyük tepki uyandırdı. Yaşanan skandalın ardından özür mesajı yayımlayan Sarıkaya'nın hakkında yeni şiddet iddiaları öne sürüldü.

Habertürk Ankara Temsilcisi Muharrem Sarıkaya'nın, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’i konuk aldığı yayında ses kontrolü yapan İHA Muhabiri Ahmet Demir'e tokat attığı videonun ortaya çıkması sosyal medyada büyük tepki uyandırdı. Videonun yayılmasının ardından binlerce sosyal medya kullanıcısı Sarıkaya’nın işine son verilmesini talep ederken, meslek örgütleri de Sarıkaya’yı sert bir dille kınadı.

SARIKAYA: ÖZÜR DİLERİM

Tepkilerin ardından özür mesajı yayımlayan Sarıkaya, “Teknik aksaklıklar sebebiyle bir an kontrolümü kaybettim ve yapmamam gereken, bana ve temsil ettim kuruma yakışmayan bir davranışta bulundum. İHA kameramanı Sayın Ahmet Demir, İHA Bölge Mürdürü Sayın Orhan Akın ile olaya tanıklık eden Sayın Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Fatma Şahin’den ve kamuoyundan mazeretsiz özür diliyorum” ifadelerini kullandı.

YENİ İDDİALAR GÜNDEME GELDİ

Tokat skandalının yankıları sürerken, HaberTürk’ün eski Ankara muhabiri Aslı Işık ve gazeteci Fergün Atalay ise Muharrem Sarıkaya hakkında yeni şiddet iddialarını gündeme getirdi.

'İTİP KAKTIĞIN, MİKROFONUNU ÇEKİŞTİRDİĞİN MUHABİR DE BENDİM'

Sarıkaya’nın Twitter’daki özür açıklamasını alıntılayan Gazeteci Atalay, “Muharrem abi, yıllar önce Ankara Devlet Konukevi’ndeki bir basın toplantısında konuşanı göremediğin gerekçesiyle itip kaktığın, mikrofonunu çekiştirdiğin muhabir de bendim. Ama kayıt olmadığı için özür dilemedin tabii. Zaten olayı da beni de hatırlamıyorsundur kesin.” ifadelerini kullandı.

'MEDYANIN KELLİ FELLİ ABİLERİ BUNLARIN HEPSİNİ BİLİYOR'

Habertürk’ün eski Ankara muhabiri Aslı Işık ise Twitter’da yaptığı paylaşımda, “Çok doğru tespit. Sarıkaya'nın rutin hareketi bu. Adam şiddeti öyle içselleştirmişti ki, 7 aylık hamileyken bana bundan çok daha fazlanı yapmıştı. Medyanın kelli felli abileri bunların hepsini biliyor. Yer Habertürk tarih: 7. 8.2009” diye konuştu.

Yıllar önce yaşandığını öne sürdüğü şiddet olayıyla ilgili Dijital Gaste'den Egehan Erkün'e konuşan Habertürk Ankara bürosu eski muhabiri Aslı Işık, Muharrem Sarıkaya’nın uzun bir süre mobbingine maruz kaldığını ve hamileyken şiddet gördüğünü öne sürdü.

'HAMİLEYDİM, BENİ İTTİ SANDALYEDEN DÜŞTÜM'

Işık, Habertürk’ün Ankara’daki haber merkezinde yaşadığı şiddeti şöyle anlattı:

Putin 7 Ağustos’ta Ankara’ya gelmişti. Basın toplantısını izlemeye başka bir muhabir gönderdiler. Sonrasında ise gece 10 gibi, yardımcısı Ahmet Dirican haberi benim yazmamı istedi. Ben de izlemediğim bir haberi nasıl yazacağım deyince, Sarıkaya uzaklardan hışımla gelip beni oturduğum sandalyeden iterek düşürdü.

'ÇOK UZUN VE YORUCU BİR SÜREÇ OLDU'

Şiddet gördüğü esnada büroda birçok muhabir ve yönetici yardımcılarının bulunduğunu belirten Işık, “Olay, gece 10 sularındaydı. O sırada birçok muhabir ve Sarıkaya'nın yardımcıları da büroda bulunuyordu. Birçoğu olayı gördü... Hamile olduğum için sürekli mobbing uyguluyordu. Günde 4 işe gönderiyordu ve eşim işsiz olduğu için mecbur olduğumu bilerek istifaya zorluyordu. Çok uzun ve yorucu bir süreç oldu, 3,5 yıl dayandım. Dava açtım hem işe iade hem tazminat aldım. Ama mobbingde avukat şahit istedi.” diye konuştu.

'MEDYADAN SOĞUDUM, MESLEĞİMİ BIRAKTIM'

Yaşadığı mobbing nedeniyle mesleğinden soğuduğunu ve işini bırakmak zorunda kaldığını belirten Işık, “Bu süreçte olmayan şeylerden defalarca savunmamı istediler haklı gerekçe olmadığı için işten çıkaramadılar. Süt iznimi kullandırtmadılar. Çok üzüntü verici bir süreçti. Kısaca bir hayatın üstünü örtmek istediler ki bir bakıma örttü de medyadan soğudum ve mesleğimi bıraktım.” İfadelerini kullandı.

Işık, gazeteciliği bırakma sebebini ise şu sözlerle aktardı:

Bu meslek bana insanların haklarının peşinde koşarken, kendi haklarını korumaktan aciz olma çaresizliğini hep yaşatmıştır. Yanlış anlaşılmasın, kendi adıma hak arayışından hiç vazgeçmedim. Sadece duyarsız insanların çoğunlukta olduğu bir meslekte kalmak istemedim.