Muharrem İnce’nin kaynak gösterdiği Nasuhi Güngör kendini yalanladı!
Muharrem İnce'nin kaynak gösterdiği gazeteci Nasuhi Güngör kendi kendini yalanladı. Güngör, onlarca baskı yapan kitabı için "Hiçbir bilgiye ve belgeye dayalı değildi" dedi
Daha önce AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a “Partiyi kurmadan
önce Fethullah Gülen'le görüştü” diyen ve Erdoğan cephesi
tarafından yalanlanan Muharrem İnce, Kırşehir mitinginde tarihi bir
detayı açıkladı.
İnce, TRT eski Haber Dairesi Başkanı Nasuhi Güngör'ün kaleme aldığı
“Yenilikçi Hareket” isimli kitapta yer alan; 2000 yılında Erdoğan
ile Fethullah Gülen'in görüştüğünün detaylarının olduğu bölümü
okudu.
İnce “Şimdi elimde bir kitap var. Erdoğan'ın resmi, Yenilikçi
Hareket. Nasuhi Güngör. Erdoğan'ın yakın arkadaşı. Bu arkadaşı
17-25 Aralık'tan sonra TRT Haber Dairesi Başkanı yaptı. Yani buna
güveniyor, bu dostu. Aldı TRT Haber Dairesi başkanı yaptı. Bu
şahsiyet bir kitap yazmış. Kitabın 89'uncu sayfasını okuyorum.
Erdoğan sen de dinle ama kumandayı sakın duvara atma.” dedi ve
kitapta geçen şu bölümleri miting kürsüsünden okudu ” Erdoğan 2000
yılı mayıs ayında ABD'ye yaptığı gezide uzun süre orada yaşayan
Fethullah Gülen ile de bir araya geldi. Erdoğan Gülen görüşmesi
muhtevasından çok uzun yıllardır birbirine hayli mesafeli olan iki
farklı ekolün bir araya gelmesi açısından hayli dikkat
çekiciydi.”
YAZARDAN KENDİSİNE YALANLAMA GELDİ
Kitabın yazarı Nasuhi Güngör ise İnce’nin açıklamaları ile ilgili
yazılı açıklama yaptı. Güngör, kendi kaleme aldığı kitabındaki
iddiaların asılsız olduğunu savundu.
Kendi kendisini yalanlayan yazar Güngör açıklamasında şunları
kaydetti “Bugün Kırşehir'de Muharrem İnce'nin Yenilikçi Hareket
kitabım üzerinden yaptığı konuşmayla ilgili bazı açıklamalarda
bulunmak istiyorum. Sözkonusu kitap yaklaşık 20 yıl önce
yayınlandı. O dönem AK Parti'nin kuruluş sürecine dair bazı
iddiaları içeriyordu. Kitapta geçen ‘Tayyip Erdoğan-Fethullah Gülen
görüşmesi’yle ilgili iddialar, ne yazık ki somut herhangi bir
bilgiye ve belgeye değil, tamamen o dönemdeki bazı dedikodulara
dayanmaktadır. Zaten kitapta da buna dair hiçbir bilgi ya da
belgeye atıf yoktur.
Üzülerek ifade edeyim ki, bizzat kendi yazdığım bu iddiaların
kamuoyuna bilgi ya da belge gibi sunulacak hiçbir yanı yok. Ne
gazeteciliğim, ne de bugüne kadar yaptığım herhangi bir görev bu
kitaptaki sözkonusu iddiaları doğru kılmaz. Ayrıca sözkonusu
iddiaya Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından en net ve açık biçimde
cevap verilmiştir. Buna rağmen herhangi bir bilgi ve belgeye
dayanmayan bu sözlerin, yıllar sonra bir delilmiş gibi sunulmasının
takdirini kamuoyuna bırakıyorum. Nerede ve hangi konumda olursam
olayım, benim yıllar önce yazdığım mesnetsiz bir iddianın FETÖ'yle
mücadeleye ve Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki tavizsiz
duruşuna en küçük bir zarar getirmesine asla razı olamam. Sayın
Cumhurbaşkanımızın FETÖ ve benzeri uluslararası şebekelerle
mücadelesine gölge düşürmeyi hedefleyen hiçbir sözün ve iddianın,
20 yıl önce de olsa, altında imzam bile bulunsa savunulacak bir
yanı olamaz.”