Müge Anlı uflayarak anlattı! Müstehcen cinsel içerikli mesaj detayı şok etti

ATV ekranlarında yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert programında çarpıcı bir kayıp olayı ele alındı. Olaya çok üzüldüğünü belirten Müge Anlı'nın olayı anlatmaya uflayarak başlaması dikkat çekti. 64 yaşındaki, Tokat'ta yaşayan, 12 torun sahibi Arife Gökçe, 17 Aralık'ta bir anda ortadan kayboldu. Olayı şüpheli kılan iki detay ise Arife Hanım'ın ocakta yemeği varken evden terlikleriyle çıkmış olması ve olaydan önce Arife Hanım'a müstehcen ve cinsel içerikli mesajlar atan bir kişinin bulunması. Olaya dair aile tarafından oldukça ilginç detaylar anlatırken Müge Anlı bile şaşkınlığını gizleyemedi. İşte ayrıntılar...

"SİZE YAYINLAYAMAYACAĞIM KADAR MÜSTEHCEN MESAJLAR ATAN BİRİ VAR"
Olayı en başından anlatan ve sözlerine uflayarak başlayan Müge Anlı , “Üzücü bir haberim var sırada. 64 yaşında 5 çocuk annesi, 12 torun sahibi Arife Gökçe, ocağında yemek, ayağında terliğiyle 17 Aralık’ta Tokat’ın Almus ilçesine bağlı Ataköy beldesinden kayboluyor. Sobanın üzerinde süt var, sütü bırakmış, ateşte yemeği var yemeğini bırakmış. Terliklerini giymiş, telefonunu, kimliğini bırakmış, ortadan kaybolmuş. Ben hep şöyle söylüyorum; insan beraber olduğu kişiyi tanır, karısını, annesini, çocuğunu vs. Aile diyor ki bizim annemizin, eşimin gidecek bir durumu yok. 47 yıllık eşi aramızda. Köyde, ben de dinledim, okudum bazı mesajlarını, size yayınlayamayacağım kadar müstehcen mesajlar atan biri var. Adı da Sinan. Anladığım kadarıyla bu, hem Arife Hanım’a hem de başkalarına bu şekilde dadanmış biri. Telefonları ezberlemiş, oradaki kadınlara cinsel içerikli abuk subuk mesajlar atıyor. Arife Hanım’ın kaybolduğu gün de bu şahsı o mahallede görenler var. Hatta 3 kere görenler var. Fakat yine de insanın aklının almadığı bir şey var. Kadıncağız yemeğini koymuş ateşe, bir şekilde terliklerini de giymiş dışarı çıkmış. Eve girilmemiş, evde arbede yok. Dışarı çıksa, birisi gelse onu alsa, bir çığlık atacak, konu komşu var onlar duyacak. Sanki kadın, yemeğini koymuş, terliğini giymiş, dışarı çıkmış, buhar olmuş uçmuş. Yani görüntü bu. Eğer sizin anlattıklarınız doğruysa, yani kadın sizlerden de bunalıp alıp başını gitmediyse… Şu andaki görüntü; çıktı dışarı buhar oldu gitti.” şeklinde konuştu ve çok üzüldüğünü söyledi.

"TAKINTILI, SAPLANTILI BİR ADAM"
Arife Gökçe’nin 47 yıllık eşi Fikri Gökçe ise “Aramızda en ufak bir problem yok. Benim eşimin başına bir iş getirildi.” ifadelerini kullandı. Gökçe’nin bir süredir psikolojik rahatsızlıklar yaşayan komşusundan çirkin mesajlar aldığı iddiasıyla ilgili eşi “Köyümüzde bir adam var. Bu adam benim eşimi rahatsız ediyor. Hanımların da erkeklerin de telefonunu ezbere biliyor. Takıntılı, saplantılı bir adam.” dedi.

KAYIP OLAYI ORTAYA ÇIKMADAN KARAKOLU ARAMIŞ
Kaybolduğu saat aralığında Arife Gökçe’ye şüphe ettiği komşusunun mesaj attığını ileri süren Fikri Gökçe, komşusunun kendisini aklamaya yönelik bir çabaya giriştiğini de iddia etti. Fikri Gökçe, “Sürekli eşime cinsel içerikli kötü kötü mesajlar gönderiyor. Bu mesajları bizim ailemize de gönderiyor. Hanımımın kaybolduğu saatte hanımıma da bir mesaj geldi, bir yere mi çağırdı, nereye çağırdı, bilmiyoruz. Tekrar bir de karakolu arıyor, karakola diyor ki ‘Ben evimdeyim, bir yere gitmedim’. Sanki birileri onu rahatsız edip arar gibi. Ne demek istiyor, bunlar arayacak diye mi yapıyor…” şeklinde konuştu.

"JANDARMA GELDİĞİNDE KENDİSİNİ HALILARIN ARASINA SARMIŞ"
Fikri Bey’in hayatından endişe ettiği Arife Hanım için günlerce yapılan arama sonuçları hiçbir sonuç vermedi. Aile, bahsi geçen komşunun jandarmanın gerçekleştirdiği aramada gizlenmeye çalıştığını da öne sürdü. Fikri Bey, “Jandarma evine gittiğinde kapıyı açmıyor, en sonunda kendini halıların arasına sarıyor, jandarma çıkarken görüyor” ifadelerini kullandı.

"CİNSEL İÇERİKLİ ABUK SUBUK YAZILAR VAR! BİR TEK SİZİN EŞİNİZE DE DEĞİL"
Gelini ise “Kayınvalidemin kaybolduğu gün acaba kayınvalidem telefonu açmayınca eve mi geldi, bir şey mi yaptı… Biz bunu düşünüyoruz. Bu kadın ya evden gelinip alındı ya da tehditli bir şekilde çıkarıldı. Ocakta yemeği olan bir insan bırakıp gitmez, başına kesin bir şey geldi.” derken Fikri Bey ise eşinin kaybolmasıyla ilgili o adamın bir parmağının mutlaka olduğunu belirtti.

Müge Anlı ise “O mesajları size okuyamam, dinletemem ama bana yapılsaydı böyle bir şey şöyle anlatırdım; ‘Bir telefon sapığı bana dadandı’ derdim, böyle başlardım cümleye. Tam telefon sapıkları olur ya böyle abuk subuk. Sesli mesajlar var içinde, yazılı mesajlar var. Cinsel içerikli abuk subuk yazılar var. Bir tek sizin eşinize de değil anladığım kadarıyla Fikri Bey” şeklinde konuştu.

"BUNU YÖNETEN BİR HOCA VAR"
Fikri Bey de “Bunun bir hocası var. Sadece Sinan’ın kafasıyla olacak mesajlar değil. Buna söyleyen, bunu yöneten bir hoca var. Bu hocayı bulamıyoruz. Sinan bana şahsen telefonda söyledi, dedi ki ‘Fikri Amcacığım, aslında ben seni tehdit etmiyorum, mesaj sana yazmıyorum ama sizinle dargın olan, sizlerle şeyi olan adam geliyor, afedersiniz tüfeğini gösteriyor bana, seni öldüreceğim, bunları taciz et diyor’ dedi.

Müge Anlı da bu sırada “İşte onun psikiyatride bir adı var” ifadelerini kullandı. Doktor Şevki Sözen ise “Aslında böyle bir adam yok, bu adamı kendisi uyduruyor size” şeklinde konuştu.

“DİŞLERİ BİLE EVDE"
Fikri Bey ise “Aslında kendi kafasıyla değil. Sinan yapacağı işler değil bunlar. Burada başka kişiler, başka şeyler var. Migren ilacını bile almamış. Bu kadın gönüllü gitmiş olsa, telefonunu alır, nüfus kağıdını alır, giysilerini alır, takar çantasını gider” derken gelini de “Dişsiz yemek yiyemeyen birisi. Dişleri bile evde.” dedi.

Müge Anlı bunların üzerine “Sinan yaptı yapmadı bilemeyiz ama Sinan 3 kere o mahalleye gitmiş. Jandarmayı aramış daha kayıp bile ortada yokken ben buradayım demiş. Jandarma evine gittiğinde kapıyı açmamış, aramada kendini halıya sarmış, orada kenarda duruyor. Sinan’ın bu kadını tek başına arabaya bindirecek durumu da yok. Tamam, Sinan diye bir şüpheli biri var ortada bu mesajları attığı için ama Sinan bu kadını nasıl aldı götürdü” şeklinde konuştu.

Gelini de Arife Hanım’ın güçlü bir kadın olduğunu ve bunu tek başına Sinan’ın yaptığına inanmadığını belirtti. Gelin, Sinan’ın arabasının olmadığını, ona büyük ihtimal arabası olan birileri yardım ettiğini ifade ederken Fikri Bey de “Ne kadar suç Sinan’ın üstünde toparlansa da Sinan aracı” diye konuştu. Müge Anlı da Fikri Bey’e, aklında Sinan’ı aracı olarak kullanacak birilerinin olup olmadığını sordu. Fikri Bey, Sinan’ın kendisine, bunları bir komşularının yaptırdığını söylediğini anlattı. Gelin ise “Belki o kendini kurtarmak için başkalarının isimlerini de veriyor olabilir” dedi. Fikri Bey, o söz konusu kişinin kendilerine kötülük yapacak kapasitede bir adam olmadığını aktardı.