O da ‘Ben sana bir numara vereyim. O seni evlendirir’ dedi. Hüseyin olarak tanıtılan ve gerçek isminin sonradan Resul olduğunu öğrendiğim bir adamın numarasını verdi ve çağrı atmamı söyledi. Ben de adamla telefonla konuştum ve ‘Gel burada iyi bir aile kızı var’ dedi...
Ben de oğlum, kızım ve eniştemi alarak Birecik’e gittim. Bana Hilal olarak tanıttıkları kadının 38 yaşında olduğunu öğrendiğimde ‘Ben 57 yaşındayım. Sen bana göre çok gençsin’ dedim. O da bana ‘Ben genç istemiyorum. Aklı başında birisi istiyorum’ yanıtını verdi...
Ertesi gün 11 bin 500 TL’lik ziynet eşyası, kıyafet ve cep telefonu aldım ve nişanlandık. Nişan esnasında Emine’nin dayısı olarak tanıtılan Hüseyin ismindeki adam, 7 bin 500 TL değerinde iki bilezik taktı. Ardından aradı beni ve 'bu kadar pahalı hediye taktığım için eşimle tartıştım. Bana bileziklerin parasını geri ver' dedi. Ben de nakit olarak bileziklerin parasını verdim...
Benden sık sık para istemeye başladıklarında şüphelenmeye başladım. Yaklaşık 20 gün sonra nişanlımın evine gittiğimde evin boş olduğunu gördüm. Oradaki komşuları, ‘Onlar böyle evlilik vaadiyle dolandırıcılık işi yaparlar’ deyince dolandırıldığımı anladım ve bana nişanlımın dayısı olarak tanıtılan adamın aslında eşi olduğunu öğrendim."