28 Mar 2010 08:39 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:11

MONOCLE, DERGİLER TİRAJ VE REKLAM KAYBEDERKEN NASIL GLOBAL MARKA OLDU? İŞTE DERGİCİLİĞİ UÇURAN ADAM!

Modern seyyahlara hitap eden Monocle dergisinin tiraj ve reklam başarısının altında yatan şey ne? Derginin kurucusu Tyler Brule'nin ilkeleri neler? Mehveş Evin, Milliyet Cadde'de yazdı.

Monocle, dergilerin tiraj ve reklam kaybettiği bir dönemde, global bir marka olmayı nasıl başardı? Kurucusu Tyler Brûlé’nin deyimiyle ‘her şeyi sponsorlu’ yaptı. Radyoculuğa ve perakendeciliğe de el attı

Monocle dergisi, iki yılı aşkın süredir yayınlanıyor ancak son zamanlarda Türkler’in de ilgisini çekmeye başladı. Modern seyyahlara hitap eden dergi, aynı zamanda monolitik, beyaz, hayli seçkinci bir kültürün temsilcisi.
Ancak Monocle’ın başarısı, dergiciliğe getirdiği olağanüstü yenilikte değil: Övgüsüne mazhar olan şehir ve şirketlerden reklam alıyor. Mesela THY’den övgüyle mi bahsetti, bir de bakıyorsunuz sonraki sayıda THY reklamı var. Üstelik bu ilanlar, dergiye özel tasarlandığı için daha bir albenili.
Monocle’ın akıllı işlerinden biri, her sayıda değme gezi dergisine taş çıkartacak özel sayı çıkarması. ‘Araştırma’ adı altındaki bu bölüm, ülke veya söz konusu sektörün sponsorluğuyla, yani ‘advertoryal’ olarak çıkıyor. Kimse de dönüp “Yahu reklamını yaptığı şehri haber yapmak gazeteciliğe uyar mı?” diye sorgulamıyor.

Sponsorsuz iş yapmam abi
Monocle, son sayısını modern İspanya’nın ‘ulusal marka, insan ve işleri’ ile finans, ulaşım, perakende, kültür ve turizm sektörlerine ayırmış. Ayrıca şehirler için hazırlanan dosyalara belediyeler şakır şakır ilan veriyor. Derginin şehir rehberleri o kadar detaycı, göze hitap eden ve hap biçimde hazırlandığından okuması zevkli.
Derginin kurucusu Tyler Brûlé, sponsorsuz iş yapmamaya yeminli. Independent’ta okuduğum bir röportajında, “Ne yaparsak yapalım, ucunda bir sponsor ekleriz. Milyon şey yaratıp internette bedava vermemeye başından beri kararlıyım” diyordu.
Brûlé dergiyi çıkarırken, “Bu konseptle, böyle bir zamanda imkanı yok başarılı olamaz” diye eleştirilmişti. Ancak kısa zamanda hem dünya çapında derginin satışı arttı, hem de yurtdışında ofisler kurdu. Yakında kendi radyo istasyonunu da kuracak. Asıl enteresan yanı, derginin kendi adını taşıyan bir dükkan markası yaratıp perakendeye de el atması. Düşünün, bugün bizde herhangi bir dergi markasını pazarlayacağı bir perakende işine girse ve eskaza para kazansa ne etik tartışması döner!

M logolu terlikler
‘Monocle Shop’ bir nevi küçük ‘Muji’ olma yolunda. Londra ve Los Angeles’tan sonra Stockholm’de de şube açtı. Sırada Toronto, Hong Kong ve Seul varmış. Bu dükkanda neler mi satıyor? Tasarım objeleri, seyahat ve plaj çantaları, müzik CD’leri, aksesuarlar, posterler. Ayrıca ünlü markaların Monocle için özel ürünleri satılıyor: Blackberry için özel telefon kılıfları, Havaianas’ın M logolu terlikleri, Comme des Garçons mum ve parfümleri, Brandbook’un ajandaları, Alain de Botton’un özel baskı kitapları.
Her şey, Tyler Brûlé’nin dergisinde pazarladığı yaşam stilinin bir parçası. Modern hayatta para harcayan kesimin en çok seyahat, alışveriş, tasarım, yeme-içme, eğlence ve şehir kültürüyle ilgilendiğini kavradığı için hepsini şık bir şekilde paketleyip sunmasını iyi biliyor.
Brûlé, 1994’te savaş muhabirliği yapmış, son 20 yılda tam anlamıyla bir iş adamına dönüşmüş durumda. Başarısının sırrı gazetecilikte falan değil: Yoktan var etmenin, niş yakalamanın özellikle medya sektöründe çok zor olduğu bir dönemde, global bir marka yaratabilmesinde.

BRÛLÉ, EN ETKiN GAY’LERDEN
- Kanadalı Tyler Brûlé’yi bir ‘stil gurusu’ olarak tanıtan ilk dergisi, 1996’da çıkardığı stil ve tasarım dergisi Wallpaper. Wallpaper’ı Time Warner’a sattı ancak 2002’ye kadar yayın yönetmenliğini sürdürdü.
- 1998’de tasarım şirketi Winkmedia’yı (şimdiki adı Winkreative) kurdu.
- Monocle’ın haftalık podcast’ları iTunes’dan indirilebiliyor. Markaların ‘ticari
- Brûlé’nin havaalanı mimarisi ve havayolları üniforması takıntısı bazılarının sinirine dokunuyor. ‘Tyler Brûlé olmak’ adında dalga geçen bir blog var.
- Eşcinselliğini açıklayan Brûlé, 2007’de İngiltere’nin en etkin gay’lerinden seçildi. Fakat, futbolcu babası onu evlatlıktan reddetti.
- Monocle’ın satış fiyatı 5 pound (Türkiye’de 26 bin TL). Yılda 10 sayı yayınlanan derginin İngiltere’deki bayii satışı 150 bin. 85 ülkede 12 bin abonesi var (2009). Bu rakam, 2008’de 6 bindi.
- Monocle bir yılda satışını yüzde 22, ilan gelirini yüzde 18 artırdı.
- Londra’da dokuz kişiyle başlayan ofiste şimdi 42 kişi çalışıyor. Tokyo’dan Bogota’ya 13 yurtdışı temsilcisi var. (Temmuz 2009)
- Tyler, Monocle’ın yüzde 70 hissesine sahip. Geri kalanı ‘İspanya, İsveç, Avustralya ve Japonya’daki geleneksel aile şirketleri’ne ait.
- Perakendeye girme fikri, derginin okularına özel fiyatla çanta sunmasıyla başlamış. 72 saatlik bir yolculukta, Up In The Air’de George Clooney misali gerekli eşyaların sığabileceği çanta 5 bin adet satmış.

HAFTANIN GAZA GELENLERİ

İCLAL AYDIN: Eski kocanın tuzağına düştü. Bir başka deyişle haftanın ‘Jaws’ı olup, Tuna Kiremitçi hakkında yıllardır sakladığı duygularını açık etti. Bildiğimiz kadarıyla Kiremitçi, fazlasını hak ediyordu, o da ayrı mesele!

OKTAY KAYNARCA: Ahmet Hakan’ın ‘birikimi yok’ diye yazması üzerine öfke nöbetine tutuldu. “Fırıldak Hakan, seviyesiz Hakan, Nişantaşı playboy’u” sözleriyle seviyesiz kavgalara bir yenisini ekledi.