18 Ağu 2017 11:14
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 23:03
Milliyet yazarından Gül, Davutoğlu ve küskün bakanlara sert sözler: Bu pısırık halinizle...
Milliyet yazarı Fuat Bol, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Davutoğlu ve küskün bakanlara sert sözlerle yüklendi.
Türkiye gazetesinden Milliyet gazetesine transfer olan köşe yazarı Fuat Bol, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve AKP’li eski Bakanlara sert sözlerle yüklendi.
Fuat Bol “Ayıptır, günahtır, zulümdür!” başlıklı yazısında, “En hayati sorunlarımızda bile hiç kimse en ufak bir sorumluluk almak istemiyor ve elini taşın altına koymuyor” ifadelerini kullandı.
“Savaş halinde bile bir araya gelemeyenlerin cesetlerinin bir araya getirileceğini düşünemeyecek kadar ebleh miyiz? Yoksa köşeyi döndüler de artık kim gelirse gelsin, bize bir şey yapılamaz mı diyorlar?!” diye soran Fuat Bol AKP’li siyasileri şöyle eleştirdi:
“YOKSA ONLARLA OLAN ORTAK ÇIKARLARINIZA HALEL Mİ GELİR?”
“Hangi partiden olursa olsun, siz hiç FETÖ ile mücadele eden belediye başkanı duydunuz mu? Beldelerinde yığınla sorun dururken, en basitinden asfaltı ve kanalizasyonu halletmemişken, pavyon şarkıcılarının reklamlarını aratmayan sırıtık boy fotoğraflarıyla şehrin köşe başlarını tutmalarına ne demeli? Yahu! Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı FETÖ ile mücadelede yırtınıyor, neden onları yalnız bırakıyorsunuz? Daha düne kadar tüm teşkilatlarınıza (özellikle akçeli işlerde) FETÖ’cülerden adım atılmıyordu. Hani, nerede bunlar? Onlar bir şekilde sinip, güneşin doğmasını bekliyor. Siz de mi aynı düşüncedesiniz? Yoksa onlarla olan ortak çıkarlarınıza halel gelir mi düşünüyorsunuz?
“BU ÜLKE SİZİ CUMHURBAŞKANI YAPTI”
“Bu ülke sizi cumhurbaşkanı yaptı, başbakan, parti başkanı, bakan, milletvekili, belediye başkanı ve her çeşidinden bürokrat yaptı. Sizleri yetkilendirerek sorumlu kıldı” diyerek isim vermeden Abdullah Gül, Ahmet Davutoğu, Bülent Arınç ve AKP’li eski Bakanlara yüklenen Fuat Bol yazısını şöyle sürdürdü:
“Biriniz çıkıp da televizyonlarda veya yazılı medyada bu savaşın bir yerinden tutup konuşmuyor veya beyanat vermiyorsunuz. Hani haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandı?
Bu pısırık halinizle, şeytanın maskarası olduğunuzu görmüyor musunuz?
Sizin suskunluğunuz, insana ister istemez, bunların FETÖ ile ortak paydaları mı var sorusunu sorduruyor! Neden bu töhmetten kendinizi kurtarmak için bir şeyler yapmıyorsunuz?
Bu milletin size sunduğu onca makamın hiç mi kıymet-i harbiyesi yok? Nerede sizin sorumluluklarınız?
Kızılca kıyamet koparken, bu tavrınız ayıptır, günahtır ve zulümdür!”
Fuat Bol “Ayıptır, günahtır, zulümdür!” başlıklı yazısında, “En hayati sorunlarımızda bile hiç kimse en ufak bir sorumluluk almak istemiyor ve elini taşın altına koymuyor” ifadelerini kullandı.
“Savaş halinde bile bir araya gelemeyenlerin cesetlerinin bir araya getirileceğini düşünemeyecek kadar ebleh miyiz? Yoksa köşeyi döndüler de artık kim gelirse gelsin, bize bir şey yapılamaz mı diyorlar?!” diye soran Fuat Bol AKP’li siyasileri şöyle eleştirdi:
“YOKSA ONLARLA OLAN ORTAK ÇIKARLARINIZA HALEL Mİ GELİR?”
“Hangi partiden olursa olsun, siz hiç FETÖ ile mücadele eden belediye başkanı duydunuz mu? Beldelerinde yığınla sorun dururken, en basitinden asfaltı ve kanalizasyonu halletmemişken, pavyon şarkıcılarının reklamlarını aratmayan sırıtık boy fotoğraflarıyla şehrin köşe başlarını tutmalarına ne demeli? Yahu! Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı FETÖ ile mücadelede yırtınıyor, neden onları yalnız bırakıyorsunuz? Daha düne kadar tüm teşkilatlarınıza (özellikle akçeli işlerde) FETÖ’cülerden adım atılmıyordu. Hani, nerede bunlar? Onlar bir şekilde sinip, güneşin doğmasını bekliyor. Siz de mi aynı düşüncedesiniz? Yoksa onlarla olan ortak çıkarlarınıza halel gelir mi düşünüyorsunuz?
“BU ÜLKE SİZİ CUMHURBAŞKANI YAPTI”
“Bu ülke sizi cumhurbaşkanı yaptı, başbakan, parti başkanı, bakan, milletvekili, belediye başkanı ve her çeşidinden bürokrat yaptı. Sizleri yetkilendirerek sorumlu kıldı” diyerek isim vermeden Abdullah Gül, Ahmet Davutoğu, Bülent Arınç ve AKP’li eski Bakanlara yüklenen Fuat Bol yazısını şöyle sürdürdü:
“Biriniz çıkıp da televizyonlarda veya yazılı medyada bu savaşın bir yerinden tutup konuşmuyor veya beyanat vermiyorsunuz. Hani haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandı?
Bu pısırık halinizle, şeytanın maskarası olduğunuzu görmüyor musunuz?
Sizin suskunluğunuz, insana ister istemez, bunların FETÖ ile ortak paydaları mı var sorusunu sorduruyor! Neden bu töhmetten kendinizi kurtarmak için bir şeyler yapmıyorsunuz?
Bu milletin size sunduğu onca makamın hiç mi kıymet-i harbiyesi yok? Nerede sizin sorumluluklarınız?
Kızılca kıyamet koparken, bu tavrınız ayıptır, günahtır ve zulümdür!”