MGK ve Kırmızı Kitap Zaman yazarlarını çıldırttı! Firavun'un ordusu yetmedikçe...

Paralel yapılanmanın konuşulduğu tarihin en uzun MGK'sı Zaman gazetesi yazarlarının tepkisine yol açtı. Zaman gazetesi yazarı Bülent Korucu, "Kim korkar Kırmızı Kitap'tan!" başlıklı yazısında MGK'ya yüklenirken; Kerim Balcı ise MGK kararı sonrası Erdoğan'a çok ağır ithamlarda bulundu. Balcı, Cemaat'in bundan sonra ne yapacağını da yazdı.

Hükümeti yolsuzluklara suçlayan yazara göre Hizmet hareketi, kırmızı kitaba karşı bağışıklık sistemi fazlasıyla güçlü.

"Paralel yapılanmayla mücadelenin kararlılıkla sürdülüceği" açıklamasının yapıldığı MGK kararları cemaat yazarlarının gündeminde.

Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin diğer adı olan kırmızı kitaba cemaatin konu olmasını bugünkü köşesinde ele alan Bülent Korucu'nun hedefinde iktidar partisi vardı:

17 ARALIK'A BAŞKA TÜRLÜ NASIL TAKİPSİZLİK VERİLECEKTİ?

"Hizmet Hareketi söylemi bu işin sadece kılıfı. Muhayyel bir öcü kurgulayıp, onunla savaşır görünürken çıkan gürültü ve toz bulutu asıl yapılanları örtüyor. 700 bin liralık saat, milyon dolarlık kutularla ilgili kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapamadan 17 Aralık'a başka türlü nasıl takipsizlik kararı verilecekti? Sağlık Bakanlığı'nda herkesin tanıdığı ve paralel olmadıkları müsellem bürokratlar nasıl kıyılacaktı? GDO'lu pirinç ya da rüşvet operasyonu yapan savcı ve polislerden nasıl intikam alınacaktı? Paralel paravanı çok kullanışlı bir araç. Şimdi de ülkeyi Ak Saray'dan yönetecek bürokratik devletin inşasını örtecek.

CEMAAT UYDURMA MGK KARARLARINA RAĞMEN BUGÜNLERE GELDİ

Kırmızı Kitap'ın hukukta karşılığı olmadığını herkes biliyor. Mahkemeler "Kırmızı Kitap'ın 111. sayfası 3. paragrafı mucibince" şeklinde karar verecek diye bekleyen yoktur herhalde. Hizmet Hareketi'nin nabzına gelince "Kırmızı Kitap'la var olmadık ki, onunla yok olalım" rahatlığı hissediliyor. Gerçekten de bu hareket Kırmızı Kitap'a ve uydurma MGK kararlarına rağmen bugünlere geldi. Bu konuda bağışıklık sistemi fazlasıyla güçlü."

EŞKİYA, BİÇARE, TUZAK KURDUN...

Zaman gazetesi yazarı Kerim Balcı ise, Gülen Cemaati'nin Milli Güvenlik Kurulu'nda (MGK) 'milli güvenliği tehdit eden unsur' olarak Kırmızı Kitap'a alınmasına ateş püskürdü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Evliya olabilecekken eşkıya defterine yazdırmışsın adını, ah biçare!" diye seslenen Kerim Balcı, MGK kararı için "Dönüp örgüt desen, güvenlik tehdidi desen, terörist desen inanan olmaz? Biz, kırmızı kaplı kitaplardan okumuşuz, Kırmızı Kitap'ta işimiz olmaz" sözleriyle tepki gösterdi.

Cemaat'in karar sonrası ne yapacağına açıklık getiren Kerim Balcı, "Kapı kapı dolaşacağız memleketi, sen istediğin planı yap, istediğin tuzağı kur! Biz, herkesin müdafaadan ümidi kestiği yerde taarruzu başlayan bir milletin ahfadıyız; bütün âlem düşman kesilse bize, bu yoldan dönmeyeceğiz, kararlıyız..." dedi.

Kerim Balcı'nın 'Kırmızı Kitap' başlıklı yazısı şöyle:

EVLİYA OLABİLECEKKEN...

Ezmanın tagayyürü ile ahkâm dahi tagayyür eder. Bu sana! Esmanın tagayyürü müsemmanın dahi tagayyürünü gerektirmez.

Bu da bana! Zaman senin hakkındaki hükmünü değiştirmiş, ne çare! Evliya olabilecekken eşkıya defterine yazdırmışsın adını, ah biçare! Kazanma kuşağında kaybettin, kaybettirdin şu mazlum millete... Bilmem ki cibilli mi halin, yoksa sonradan mı kapıldın bu illete...

Bize gelince diyeyim; telkîs müsemmayı değil müsemmîyi tenkis eder. Kötü lakap, lakap takanın şanını eder heder. Haşhaşi demekle haşhaş bulaşığı olmaz ya boyamız... Sıbğatullah ile boyanmışız, başka boya tutmaz bizim mayamız. Dönüp örgüt desen, güvenlik tehdidi desen, terörist desen inanan olmaz? Biz, kırmızı kaplı kitaplardan okumuşuz, Kırmızı Kitap'ta işimiz olmaz.

FİRAVUN'UN ORDUSU YETMEDİKÇE...

Uğraş, daha gücün kaldıysa, uğraş bizimle, tâ esbâb bi-külliye sükût edene kadar... Şartlar dayanılmaz olsa, ıztırar hali yaşansa, kaçacak köşe kalmasa ne yazar! Sebeplerden yüz çevirir, tevhid-i kıble ederse kul, yetişir Rahmet-i Rahman... Zulüm ilelebet devam etmez, kendisine uzanan elleri boş çevirmez Hazreti Yezdan... Bu defa Mevla'nın başımıza sardığı imtihan belası sensin... Kartalı kırlangıca musallat eder ki Mevla, kanatları güçlensin... Hakk'ın rızasına giden bu Hizmet yolu uzundur, çilelidir, hedefe kolay varılmaz... Biliyoruz, arkamızdan Firavun'un ordusu yetmedikçe, önümüzde denizler yarılmaz...

Evet, bize bir yara isabet etti, lakin Allah ve elçisinin davetine icabetteyiz... "Emr-i bi'l-ma'ruf" işimiz, her dem "nehy-i ani'l-münker"deyiz... Diyorlar bize; cahil dostlar zalim düşmanlara eklendi, korkun onlardan! Başka cemaatler sustu, biat etti, vefa beklemeyin artık dostlardan! Oysa biz düşman arttıkça imanı ziyadeleşenlerdeniz; "Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!" diyenlerdeniz...

KAPI KAPI GEZECEĞİZ...

Mağduruz, mazlumuz, binler elhamdülillah! Susarak dahi zalimlerden olmaktan korusun Allah... Zinhar! Mazlumiyetimizi mahcubiyete tahvil etmeyeceğiz... Sokakları sen ve büyülenmiş takipçilerine terk etmeyeceğiz... Şimdi Zaman Hervelesi mevsimindeyiz, başımız dik, bakışlarımız vakur... Kapı kapı dolaşacağız memleketi, sen istediğin planı yap, istediğin tuzağı kur! Biz, herkesin müdafaadan ümidi kestiği yerde taarruzu başlayan bir milletin ahfadıyız; bütün âlem düşman kesilse bize, bu yoldan dönmeyeceğiz, kararlıyız...

Anlamıyorsun değil mi, yok olmaktan korkmuyor bu cemaat, yokluğumuzda biliyoruz şart-ı izhar-ı vücudunu Rabb'in! Malı sıfırlamak değil marifet, sıfır bileceksin kendini, çekileceksin ki sahneden; dest-i kudret ayan olsun, Cemal-i Hak hissedilsin min verâ-i bin perdeden...

Çarpıyorsun, bölüyorsun hâlâ kafanda bizi; boşa gayret! Sıfıra çarpan çarpılır, olur sıfır... Sıfırı bölmeye uğraşıyorsun ya, hayret!