09 Eki 2016 12:55
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:35
Metin Feyzioğlu'ndan çok konuşulacak Rüzgar Çetin yorumu!
CNN Türk’te Hakan Çelik’in sunduğu Hafta Sonu programına konuk olan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu çok konuşulacak açıklamalarda bulundu.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Yargıtay’ın şehit polisinin eşinin şikayeti geri çekmesinin ardından tahliye edilen Rüzgar Çetin kararında verilen cezayı az bulabileceğini söyledi.
CNN Türk’te Hakan Çelik’in sunduğu Hafta Sonu programına konuk olan Feyzioğlu şunları söyledi:
"Kanunda bir boşluk yok bizim. Uygulamadan bazı sıkıntılar, tereddütler, güvensizlikler var.
"Bu olayda savcı 22.5 sene ceza istemişti. 1 ölü, 1 yaralı olduğunda ya da 1'den çok ölü olduğunda ama 1 ölü 1 yaralı da dahi istenebiliyor. 2 yıldan 15 yıla kadar cezanın üst sınırı. Ve eğer çarpan kişi 'bilinçli taksir' dediğimiz yani öngörmüş sonucu ama "olmaz, ben becerikli bir şoförüm, aradan sıyırıp geçerim" demişse bu da cezanın 1/ 2 oranında artırılması anlamına geliyor. Yani 7.5 yıl daha ekliyorsunuz. 22.5 yıla kadar verilebilecek bir ceza var.
"Meskun mahalde anormal bir hızla gitmek ve üstüne üstlük bir de alkollü araç kullanmak bu Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre bilinçli taksir. Yani temel cezayı 15 yıl olarak verse mahkeme, bunu artırdığında 22.5 yıl oluyor. Bu en üstü. En aşağı da işte 2 küsur yıl.
"Bizim sıkıntımız kanundan kaynaklanmıyor. Bizim sıkıntımız, her davayı soruşturmayı toplum krize dönüştürmeye meyilli uygulamadan geliyor.
"Hakime her somut olayda o olayın özelliklerine belirlenebilecek çok geniş bir marj tanınıyor. Bizim sıkıntımız kanundan kaynaklanmıyor. Bizim sıkıntımız her davayı bir toplumsal krize dönüştürmeye meyilli olan uygulama sorunundan kaynaklanıyor.
Buradaki uygulama sorunu ne?
"Buradaki uygulama sorunu şu. Temel cezanın olması gerekenden daha aşağıda belirlenmiş olması. Kanun diyor ki 2 yıldan 6 yıla kadar bir temel cezayla başlayabilirsin diyor. Sonra diyor ki, birden çok kişi ölmüş veya bir ölünün yanı sıra bir yaralı varsa alt sınır yine 2 ama 15 yıla kadar çıkabilirsin diyor. Yani hakim 2 ila 15 yıl arasında bir ceza verecek.
"'Alkol var mı' var, 'meskun mahalde anormal bir hız var mı' var, 'daha önce defalarca uyarılmış mı', 'Bu cezalarla yaptığı işin yanlış olduğunu bilecek hale geldi mi kişi?' Geldi. 'Demek ki ben burada bu süratle gidersem bir kişinin ölümüne sebebiyet verebilirim' dediğini varsayarak 1/2 artırabilir.
Başlangıç cezası 2 ila 15 yıl arasında belirlenecek ilk adım. Onun üstüne inşa edilecek temel ceza. Anladığım kadarıyla halkın vicdanını rahatsız edecek şekilde düşük verilmiş.
"Rüzgar Çetin olayı ABD'de yaşansaydı"
"Son derece yüksek bir ceza olurdu. Ve toplum içine bu kadar kolay salmazdı.
“Yargıtay cezayı az bulacaktır"
"Yargıtay düzletene kadar bu yanlışlık orada duracak. Benim kanaatim Yargıtay’ın yerleşik içtihadı bu cezayı az bulacaktır."
CNN Türk’te Hakan Çelik’in sunduğu Hafta Sonu programına konuk olan Feyzioğlu şunları söyledi:
"Kanunda bir boşluk yok bizim. Uygulamadan bazı sıkıntılar, tereddütler, güvensizlikler var.
"Bu olayda savcı 22.5 sene ceza istemişti. 1 ölü, 1 yaralı olduğunda ya da 1'den çok ölü olduğunda ama 1 ölü 1 yaralı da dahi istenebiliyor. 2 yıldan 15 yıla kadar cezanın üst sınırı. Ve eğer çarpan kişi 'bilinçli taksir' dediğimiz yani öngörmüş sonucu ama "olmaz, ben becerikli bir şoförüm, aradan sıyırıp geçerim" demişse bu da cezanın 1/ 2 oranında artırılması anlamına geliyor. Yani 7.5 yıl daha ekliyorsunuz. 22.5 yıla kadar verilebilecek bir ceza var.
"Meskun mahalde anormal bir hızla gitmek ve üstüne üstlük bir de alkollü araç kullanmak bu Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarına göre bilinçli taksir. Yani temel cezayı 15 yıl olarak verse mahkeme, bunu artırdığında 22.5 yıl oluyor. Bu en üstü. En aşağı da işte 2 küsur yıl.
"Bizim sıkıntımız kanundan kaynaklanmıyor. Bizim sıkıntımız, her davayı soruşturmayı toplum krize dönüştürmeye meyilli uygulamadan geliyor.
"Hakime her somut olayda o olayın özelliklerine belirlenebilecek çok geniş bir marj tanınıyor. Bizim sıkıntımız kanundan kaynaklanmıyor. Bizim sıkıntımız her davayı bir toplumsal krize dönüştürmeye meyilli olan uygulama sorunundan kaynaklanıyor.
Buradaki uygulama sorunu ne?
"Buradaki uygulama sorunu şu. Temel cezanın olması gerekenden daha aşağıda belirlenmiş olması. Kanun diyor ki 2 yıldan 6 yıla kadar bir temel cezayla başlayabilirsin diyor. Sonra diyor ki, birden çok kişi ölmüş veya bir ölünün yanı sıra bir yaralı varsa alt sınır yine 2 ama 15 yıla kadar çıkabilirsin diyor. Yani hakim 2 ila 15 yıl arasında bir ceza verecek.
"'Alkol var mı' var, 'meskun mahalde anormal bir hız var mı' var, 'daha önce defalarca uyarılmış mı', 'Bu cezalarla yaptığı işin yanlış olduğunu bilecek hale geldi mi kişi?' Geldi. 'Demek ki ben burada bu süratle gidersem bir kişinin ölümüne sebebiyet verebilirim' dediğini varsayarak 1/2 artırabilir.
Başlangıç cezası 2 ila 15 yıl arasında belirlenecek ilk adım. Onun üstüne inşa edilecek temel ceza. Anladığım kadarıyla halkın vicdanını rahatsız edecek şekilde düşük verilmiş.
"Rüzgar Çetin olayı ABD'de yaşansaydı"
"Son derece yüksek bir ceza olurdu. Ve toplum içine bu kadar kolay salmazdı.
“Yargıtay cezayı az bulacaktır"
"Yargıtay düzletene kadar bu yanlışlık orada duracak. Benim kanaatim Yargıtay’ın yerleşik içtihadı bu cezayı az bulacaktır."