-İkizinizin davası sonuçlandı mı?
Hayır. Onun davası ertelendi. Davası sonuçlanınca benim gibi kardeşim de tazminat davası açacak.
- Annenize kırgın mısınız?
Kırgın olduğum dönemler var. Beni çok yalnız bıraktı. Ben anneme hep sevgimi gösterdim. Ama o bizimle hiç vakit geçirmedi. Annem, bizi bakıcıya bırakıp gitmiş. Bizi bir süre sonra yurda vermişler. Ben çok hastalanmışım. Bir gazeteye haber olmuşuz 'İkizler hasta, anneleri bırakıp gitti' diye. Annem de o sırada cezaevindeyken haberi görüyor ve gazeteciye uzun bir mektup yazıyor. Mektupta kimin kızı olduğumuz da yazıyor. O mektuba ulaştım. Çok uzun bir mektup yazmış, önemli bilgiler vermiş. Anneme, kendi annesi cezaevine gidip çocuklarını evlatlık vereceksin diye kağıt imzalatmış. Ondan sonra da zaten annemle kopuyoruz.
Annem 1992 yılında evlenip, başka bir hayat kurdu. Benim kalbimi kıran şey, annemin ne benim ne de diğer üç kardeşim için mücadele vermemesi. Dört kardeş olarak yetiştirme yurdunda büyüdük. En büyük ablam yurtta çok zor günler geçirdi. Yurttan kaçıp, sokaklarda yaşadı. Üçümüz de evlatlık verildiğimiz için ablama göre şanslıyız. İkizim ve ben annemle hiç vakit geçiremedik. 2 aylıkken bizi bakıcıya bırakıp, gitti. Bir ablamı 4, diğerini de 2 yaşındayken yurda vermiş. Biz gazeteye haber olunca 8 aylıkken yurda verildik.
-Babanız bir gecelik ilişki sonucunda olduğunuzu açıklamıştı. Siz bu açıklamayı görünce neler hissettiniz?
Kendi itibarını düşünen bir adam. Çocuklarının ya da annemizin itibarını düşünmeden sadece kendini düşünerek yaptı bu açıklamayı. Onun bu açıklaması sonrası linç yedim. Metin Akpınar gerçekler ortaya çıksın istemiyor. Bir kadın olarak da rencide oldum. Annem de ben de hakaretlere maruz kaldık. Yaşadığı ilişkinin tek sorumlusu annem değil. Beni öfkeli, nefret dolu bir insan gibi göstermek istiyor babam. Benim tek derdim her şeyin ortaya çıkması. Kimseye kin duymuyorum sadece kırgınım.
'ANNEM İLE İLGİLİ O SÖZLERİ BENİ ÇOK ÜZDÜ'
Metin Akpınar sanatçı duruşundan dolayı takdir edilen bir isimdi. Bu son yaşananlardan sonra imajı da olumsuz etkilendi tabii ki..
Babam kendinin filozof olduğunu söylüyordu. 2 kamyon kitap okudum diyordu. Bize bu yaşattıkları nerede yazıyor? Dilekçede yazdıklarını okuyunca Akpınar'ın vicdansız ve merhametsiz bir insan olduğunu daha iyi anladım. Yaşadıklarımı öğrendikten sonra zaten vicdanı olsaydı bizi el üstünde tutardı. Toplumun Metin Akpınar'ı tanıdığı, kendisi gösterdiği şekilde bir Metin Akpınar tanımadım. Beni büyük hayal kırıklığına uğrattı. Bana görüşmelerimizde de çok üzücü ifadeler kullandı. Mesela, Yunan adalarını tekneyle tatile çıktığı dönemde annemle birlikteymiş. Bundan dolayı da bana 'Yunanistan'a tohumlarımı serpmeye gidiyordum, ananı gördüm ona da serptim' dedi. Bunu duyunca hem çok üzüldüm hem de çok kırıldım. Bu sözünü senelerce kaldıramadım. Bir kadın için bu söylenmez. İşte benim tanıdığım Metin Akpınar böyle bir adam.