"Fenerbahçe’nin hatıra defterinden bir maçın kısa öyküsü…
20 Mart 2022… Saraçoğlu Ülker Stadı’ndaki maçın ilk yarısı oldukça keyifsiz… Konyaspor 35. dakikada Bytytqi ile 1-0 öne geçiyor. Fenerbahçe ilk yarıyı geride kapatıyor. Tribünlerde hoşnutsuzlukla başlayan mırıltılar sonrasında protest homurdanmaya dönüşüyor.
Teknik Direktör İsmail Kartal, soyunma odasında taktik değişiklikleri anlatırken Mesut Özil’e de “Çıkıyorsun… Pelkas, sen de oyuna giriyorsun” diyor.
Sessizlik… Sonra Mesut Özil’in öfkeyle dillendirdiği sözler:
“- Sen kimsin ki beni oyundan alacaksın!”
Ortalık karışıyor sesler yükseliyor. Soyunma odasında iki tecrübesiz yönetici var. Onlar şaşkınlıktan kendilerini alamıyor olaya seyirci kalıyorlar. Ozan Tufan da Mesut’u destekliyor.
Oyuncuların sakinleştirme çabaları bir yere kadar etkili oluyor ama İsmail Kartal’ın öfkesi, şu sözlerle patlamaya dönüşüyor:
“- Buraya bak, kimse bu armadan daha büyük değil!”
Hoca işaret parmağıyla göğsündeki Fenerbahçe armasını gösteriyor.
Mesut Özil’le Ozan Tufan o günden itibaren kadro dışı. Devre arasındaki tartışmadan sonra Fenerbahçe’nin son oyuncu değişikliğinde çıkan Serdar Dursun… Oyuna giren Ozan Tufan.. Kazanan Fenerbahçe. Goller Kim Min Jae ile Pelkas'tan…
Galibiyet ve takımın giderek yükselen performansı olayı unutturamıyor gölgeleyemiyor. Sonrası sezona damga vuran kararlara dönüşüyor. Yönetimin aldığı kadro dışı kararında gevşeme yok, geri dönüş yok!
Pazar günü Ozan Tufan, Pazartesi Mesut Özil Fenerbahçe’den ayrılmak zorunda kalıyorlar. Başkan Ali Koç’un asla hoşgörü göstermediği iki olay daha… Emre Belözoğlu’ndan Volkan Demirel’e uzanan “dışlama” kararlarının son örneği Mesut ve Ozan.